Paylaş
İsraf olmasın diye Çankaya Köşkü’nün lambalarını söndürdüğüne dair bir söylenti çıkmıştı.
*
Çok dalga geçilmişti Sezer’in bu çabasıyla.
“Koca Cumhurbaşkanı. İşi gücü bırakmış lamba söndürmekle uğraşıyor” falan diye.
*
Elektrik faturalarının kabarmasıyla birlikte...
Hepimiz evlerimizde birer Ahmet Necdet Sezer’e dönüştük.
İşimiz gücümüz evlerde fazladan yanan lambaları söndürmek oldu.
*
Hey gidi Ahmet Necdet Sezer, hey!
İntikamın çok acı oldu.
BUGÜNKÜ KILIÇDAROĞLU PROFİLİ NASIL ORTAYA ÇIKTI?
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na akıl verenlerin hem sayısı artmış durumda hem de çeşitliliği...
Her kafadan ayrı bir akıl çıkıyor ve Kemal Bey hepsine uyum sağlamaya çalışıyor.
*
Mesela...
AK Parti’yle arası açılan muhafazakâr yazarlar, şu aklı veriyorlar: “Muhafazakâr kesimleri etkileyecek bir açılım yapın.”
Kemal Bey, hemen helalleşme çağrısı yapıyor.
*
Mesela...
Atatürk çizgisinin bir parça ihmal edildiğini düşünenler, şu aklı veriyorlar: “Hiç Atatürk demiyorsunuz, biraz Atatürk deyin.”
Kemal Bey, bir anda acayip Kemalist kesiliyor.
*
Mesela...
Kürt oylarının önemine dikkat çekmek isteyenler, şu aklı veriyorlar: “Kürtlere bir selam çakın.”
Kemal Bey, başlıyor hemen Diyarbakır zindanlarında çekilen acılardan dem vurmaya.
*
Mesela...
Eylemciliğe yatkın aşırı sol çizgiden gelenler, şu aklı veriyorlar: “Çok pasif kalıyorsunuz. Biraz daha etkili bir şeyler yapmalısınız.”
Kemal Bey, anında radikalleşip “Fatura ödemeyeceğim” diyor.
*
Mesela...
Sosyal medyanın asla ihmal edilmemesi gerektiğini düşünenler, şu aklı veriyorlar: “Sosyal medyayı kullanmayı başarmalısınız.”
Kemal Bey, derhal Sedat Peker taklidi yapmaya başlıyor.
*
Sonuç?
Sonuç olarak şöyle bir profil çıkıyor ortaya:
*
Yunus Emre / Mevlânâ kıvamındayken bir anda sertlik yanlısı Tamil gerillasına geçiveren kaotik bir profil...
EMRAH İÇİN ÖZLÜ SÖZ
EROL Köse’nin Emrah’la ilgili söylediklerini duydunuz mu?
Şöyle demiş:
*
“Emrah’ın cimriliği dillere destandır. Üç kez yemeğe çıktık kendisiyle. Üçünde de tam hesap istenecekken tuvalete gitti.”
*
Bu tanıklıktan yola çıkarak Emrah için bir özlü söz uydurdum.
Kendisine takdim ediyorum:
*
“Gelen hesabı başkalarına kilitlemek için yaşanılan stresin maliyeti, ödenecek hesaptan çok daha fazladır.”
SABANCI KESER Mİ ELEKTRİĞİ?
BAŞKENT Elektrik, Sabancı’ya aitmiş.
Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun evinin elektrik faturasını, Sabancı kesiyormuş.
*
Bakalım Sabancı ne yapacak?
*
Kılıçdaroğlu’nun elektriğini kesecek mi?
Yoksa idareimaslahat mı yapacak?
*
Faturanın son ödeme gününden beş gün sonrasını deli gibi merak ediyorum.
BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN
KUMAR, yasadışı bahis ve çete faaliyetleriyle adını duyurmuş bir şahsın tabutunun bayraklarla donatılmasıyla ilgili olarak...
Sadece bir yasa maddesini hatırlatmakla yetineceğim:
*
“Türk Bayrağı, layık olduğu manevi değeri zedeleyecek herhangi bir şekilde kullanılamaz.”
POT KIRAN AYŞENUR ABLA
AYŞENUR Abla, Halk TV ekranında put kırmıyor ama bol bol pot kırıyor.
*
En son yine bir pot kırdı.
Toparlaması ise Halk TV’nin bilumum ekran yüzlerine düştü.
Ayşenur Abla’nın kırdığı bir cümlelik pot için binlerce cümle kurmak durumunda kaldılar Halk TV’nin ekran yüzleri.
*
İnsan üzülüyor onların Ayşenur Abla’nın potunu toparlamak için harcadıkları muazzam enerjiyi gördükçe.
*
Kıbrıs Barış Harekâtı’nın şifresi şuydu:
“Ayşe tatile çıksın.”
*
Ayşenur Abla için uygun şifre ise şu:
*
“Ayşenur Abla tatile çıksın.”
*
Kafa dinlemek, farklı okumalar yapmak, konuşmayıp dinlemek, sinemaya gitmek, yoga yapmak, dizi izlemek, gelen geçeni seyretmek, AVM dolaşmak falan kendisine iyi gelecektir.
*
Bir tane hayatı var Ayşenur Abla’nın.
Ve hayat, Erdoğan’ı devirme gayretinden ibaret bir şey değil.
SÜLEYMANİYE
İLİM Yayma Vakfı’nın yaptığı yurt binası...
Süleymaniye’nin siluetini bozuyor diye çok eleştirildi.
*
İlim Yayma Vakfı da yoğun eleştiriler üzerine, “İnşaatı durduruyoruz. Her türlü fedakârlığa hazırız” diye bir açıklama yaptı.
*
İstanbul Belediyesi ise sanki böyle bir açıklama hiç yapılmamış gibi tuttu inşaatı mühürledi.
*
Eğer Belediye, “Duyarlılığınız, eleştirilere kulak vermeniz nedeniyle teşekkürler İlim Yayma Vakfı” demiş olsaydı...
İklim değişir, Akdeniz olurdu ve biz de gülümserdik.
Paylaş