Paylaş
Adı, Helen Buket Adlı.
Aslen Malatyalı.
İstanbul Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği mezunu.
IQ ve algı uzmanı.
En büyük hobisi de matematik.
İstanbul’da uzun yıllar bir eğitim merkezi işletti.
Sonra eşinin tayini çıkınca, kapatıp birlikte Fethiye’ye taşındı.
ÜNİVERSİTEDEN HOCAMI DİNLEDİM VE
Başlangıçta günleri şimdi 8 yaşında olan ikiz erkek çocuklarını büyütmekle geçti.
Sonra, “Ne yapabilirim?”in arayışına başladı.
Bu sırada zeytin ve zeytin ağacıyla tanıştı, çok etkilendi.
Yaşadığı Çamköy’ün endemik açıdan çok uygun olduğunu ve bu zenginliğin zeytin meyvesine farklı bir nefaset kattığını keşfetti.
Bu konuda çalışmalara başladı, okudu, araştırdı ve zeytin ağacının ölümsüzlüğünü ulaşabildiği herkesle paylaşmaya karar verdi.
Ardından, üniversiteden bir hocasının önerisi üzerine de ‘polifenol’ü ve ‘zeytinyağındaki polifenolü’ incelemeye başladı.
Tam 1 yılını bu işe ayırdı.
Diyor ki:
DÜZLÜKLERİ DEĞİL YAMAÇLARI SEÇTİK
“2015 sonu itibariyle iki arkadaşımla birlikte ilk zeytinlerimizi toplama başladık.
Kendi bahçelerimizle beraber, beğendiğimiz ve tanıdığımız zeytinliklerin bakım ve hasadını üstlendik.
Muğla ve Aydın yöresinde orman arazilerinden zeytin toplama izni aldık.
Düzlüklerde herkesin sahiplendiği ağaçlar yerine, yamaçlarda kimsenin dokunmadığı ağaçları tercih ettik.
Bazen yakın gördüğümüz ağaçlara ulaşmakta zorluk çektik, bazen elimizin değdiği ağaçların dalına uzanmak için merdiven kuracak düzlük bulamadık.
Yolu olmayan koylara tekneyle gittik.
Günlük 100 kilo toplayan ekiplerin getirdiği 25 - 30 kilolara isyan etmeden çalıştık, çalıştık.
Düz arazide aşılı ağaçlardan 10 kilo üründen 3 - 4 litre yağ alınırken, yeri geldi 1 litre yağ için 10 kilodan fazla zeytin sıkmak zorunda kaldık.
Ekiplerimize ‘yeşil’, ‘az lekeli’ ve ‘çok lekeli’ zeytinleri ayrı sepetlere toplamalarını söylediğimizde uzaylı gibi karşılandık.
Sabah gün ağarırken yollara çıktık, dağlarda, yamaçlarda zeytinlerimizi yere düşürmeden ellerimizle topladık.
Aynı saatler içinde sıkımını tamamladık ve uygun koşullarda depoladık.
2016 - 2017 hasat mevsiminde genelde ‘Memecik’, ‘Delice’ ve ‘Dilmit’ tipi 50 yaş üzeri ağaçlardan 4 farklı ürün elde ettik.”
İSPANYOLLARI DA SOLLAYIP GEÇTİK
Helen Buket Adlı kendisine hedef olarak, İspanya’dan ithal, kanser tedavilerinde ve kozmetikte kullanılan 400 polifenol değerli zeytinyağı kalitesini tutturmayı, hatta geçebilmeyi koymuş.
İlk yıl çok zorlanmış, bir fabrikanın makinesini kiralayarak elde ettiği zeytinyağından istediği kaliteyi elde edememiş.
İkinci yıl butik fabrikasını kurmuş, 618 polifenol ile Türkiye rekoruna oynamış.
“200 polifenol ve üzeri içimlik zeytinyağı olarak kabul edilirken, bizim en düşük polifenol değerimiz 218.
Umarım; şifası, ihtiyacı olanlara ulaşır” diyor.
3 MARKAM VAR, HEPSİ ÇOCUĞUM GİBİ
Helen Buket Adlı’nın üç markası var:
‘Tlos’, ‘Zeytin Hanım’ ve ‘Fenolive’...
Bu yıl Zeytindostu Derneği’nin yarışmasında bir altın, bir de gümüş madalya kazanmış.
“2017 itibariyle, milletime daha faydalı olmak adına iç pazarlamaya ağırlık verdim.
Yine de ilk ihracatımı gerçekleştirmek üzereyim.
Seneye fabrikamı geliştirip daha çok dış satım hedefliyorum.
Çok büyümek gibi bir amacım yok.
Butik kalıp kaliteli üretim yapayım bana yeter.
Sağlık için, sağlığınıza için” diye de ekliyor.
Bir sonraki yazıda başka bir bölgeden başka bir üreticiyle karşınızda olmak dileğiyle...
***
BİR SORU
Kim ‘Dur’ diyecek?
İZMİR - Menemen arasında çalışan dolmuşlarla ilgili şikayetler bitmek bilmiyor.
Açın Google’ı, “Menemen dolmuşları hakkında şikayet” yazın, tamı tamına 31 bin 400 haber başlığı geliyor.
Şimdi, “Menemen dolmuşları trafikten çekilmeli” başlığıyla www.change.org’da imza kampanyası başlatılmış.
Altında yüzlerce yorum var:
* Trafik kuralı tanımıyorlar, uyarıları dikkate almıyorlar, hayatımızı hiçe sayıyorlar.
* İnsan taşıdıklarının farkında değiller.
* Menemen Hava Yolları demek daha doğru.
* Resmen kelle koltukta gidiyoruz.
* Trafikte değil da yarış pistinde, safaride gibiler.
* O dolmuşları bu dünyada yaşamayan canlılar sürüyor.
* Silah kadar tehlikeliler.
Vs, vs, vs...
Tabii bir kısmı abartılı olabilir, o hattaki her sürücü için geçerli de olmayabilir.
Ama ortada bir vaka olduğu gerçek.
Sahi; hem Menemen, hem de tüm hatlar için, “Yollar benim diyen” dolmuşlara ‘Dur’ diyecek birilerileri yok mu?
***
YILLIK İZNİMİN BİR BÖLÜMÜNÜ KULLANACAĞIM, 2 HAFTA SONRA GÖRÜŞMEK DİLEĞİYLE...
Paylaş