Sevilen sanayici

SIRADIŞI’nın bu haftadaki konuğu Coşkun Güner... O bir duayen. Türkiye’nin sayılı bağcılarından ve şarap üreticilerinden. 1940 Bulgaristan doğumlu. 74 yaşında. Ama ‘74’ demek için bin şahit ister. Hani derler ya, ihtiyar delikanlılardan! Bunu 7 yaşından beri çalışmasına borçlu. Tabii bir de ilkokul çağından beri hayatından eksik etmediği spora... 2 yıl öncesine kadar aktif iş yaşamının içinde olan Coşkun Bey, gençlerin önünün açılması gerektiği düşüncesinde. İşte bu nedenledir ki, abisiyle birlikte babadan devraldığı bayrağı günümüzde oğulları Murat ve Enis’e devretmiş. Kendini sosyal aktivitelere vermiş. Spor ise şu anda hayatının en önünde. Üniversite sona kadar voleybol ve basketbol oynayan, Türkiye şampiyonluğu yaşayan Coşkun Güner, şimdilerde tenis oynuyor, turnuvalara katılıyor. Ayrıca; balık tutuyor, yelken yapıyor. Evde de iş hayatında da hoşgörülü bir karaktere sahip. Rakiplerine karşı bile son derece yumuşak. Öyle ki; onları rakip değil, sektördeki arkadaşları olarak görüyor. Bilgisi dahilinde yardımcı da oluyor. Bildiğini, öğrendiğini kendine saklamıyor, paylaşıyor. İşine, toprağa, üzüme aşık! İnsanları seviyor. Keza, oğulları, onu anlatırken, “Biz babamızın insanı sevmesini seviyoruz” diyor. Hayaller kurmaya, kurduğu hayalleri paylaşmaya devam ediyor. Tipik başak erkeği. Titiz, düzenli. Bir o kadar da hijyene önem veriyor. İşte çok da fazla bilinmeyen yönleriyle Coşkun Güner...

KİMDİR?
Adı: Coşkun Güner
Doğum yeri ve yılı: Vidin (Bulgaristan), 1940
Eğitimi: İzmir İktisadi Ticari İlimler Akademisi İşletme
İşi: Sanayici
Burcu: Başak
Medeni durumu: Nurten Güner’le evli. Murat (45-DEÜ İnşaat) ve Enis (43-Bilkent Turizm) adında iki çocuk babası.

HAYAT FELSEFESİ
Çalışmak, başarılı olmak, sağlıklı mutlu ve huzurlu aile ortamında yaşamak.

OTOMOBİL
Sağlam, seri ve güvenilir olmalı

* İlk kullandığım araç 1960’da sarı renkli Dodge marka bir kamyonetti. 1967’de teğmenken kendime ait beyaz 1962 model Volkswagen otomobilim vardı. Şu anda 2012 E 350 dört çeker siyah bir Mercedes kullanıyorum. Şoförüm yok, direksiyon bana ait! Bir arabadan beklentim -genelde uzun yol yaptığım için- sağlam, seri ve güvenilir olması. Trafikte tam 54 yıldır kaidelere dikkat eden, tedbiri elden bırakmayan bir sürücüyüm.

BESLENME
Yatılı okudum, her yemeği yerim

* Sabah çok erken yola çıksam bile eşim muhakkak kahvaltımı hazırlar. Peynir, domates, salatalık ve filtre kahveden vazgeçmem. Öğlen seyahatte değilsem genelde işyerimde yerim. Liseyi yatılı okuduğumdan her çeşit yemeğe alışığım, seçmem. Bir tek kurban eti ve sakatat yiyemiyorum. Akşamları mümkün mertebe ağır lezzetleri tercih etmem. Taze balığı tercih ederim. Mutfağa kahvaltı dışında girmem. Evde fazla boş zaman olmadığından kendimi oradan soyutladım.

MEKAN
Güler yüzle karşılanma öncelikli

* Genelde balık restoranlarını tercih ederim. Bir de şirketimize ait bağ içinde et restoranımız var (İsa Bey Bağ Evi), oraya giderim. Bir mekanda ilk önce güler yüzle karşılayan bir yetkili, sonrasında sağlık, hijyen, kalite, servis, tazelik ve fiyatta uygunluk ararım.

SPOR
Voleybol, basketbol, şimdi tenis

* İlkokuldan üniversite sona kadar voleybol ve basketbol oynadım. 1955’te Netay genç takımında Türkiye şampiyonu olduk. İdarecimiz rahmetli Ali Barçın’dı. Şimdilerde Crea Tenis Kulübü’nde tenis oynuyor, turnuvalara katılıyorum. Diyebilirim ki, spor şu anda hayatımın en önünde. Çok yaşlılarla birlikte olmayı sevmiyorum. Yaşıtım arkadaşlarım sürekli, ‘Oram buram ağrıyor’ diyorlar. Bu nedenle spor yaptığım insanlarla olmayı seviyorum.

TATİL
İş gezilerim bir anlamda tatil

* İş seyahatlerim bana tatil gibi geliyor. Bu yaşıma kadar 3-4 kruvaziyer seyahatinin dışında özellikle ‘Tatile çıkıyorum’ diye çıkmadım. Temiz denizi ve doğayı severim. Her yeri kendi içinde değerlendirdiğimden sıkıntı yaşamam. Bulunduğum yerin lüks olmasına bakmam. Temizlik ve hijyenin ön planda olmasını isterim. Maalesef millet olarak bu hususta sıkıntılıyız!

HOBİ
Çalışmak, balık, spor ve yelken

* En büyük hobim çalışmak, balık tutmak, spor ve yelken yapmak. Maalesef çocuk yaşta babam bizi iş hayatında fazla çalıştırdığından kitap okumaya fırsat bulamadık. Bugün bile kitab okuma alışkanlığım yok. Ama gazete okurum. Genelde uzun yolda araçta müzik dinlemeyi severim. Ruh halime göre Klasik Türk Müziği, Batı Müziği devamlı çalar. Zaman zaman eşimle sinemaya gideriz.

KARİYER
Erken başladım, erken büyüdüm

* Sırasıyla İzmir Hakimiyeti Milliye, İzmir Saint Joseph, Galatasaray ve İzmir İktisadi Ticari İlimler Akademisi İşletme Bölümü’nü bitirdim. Küçük yaştan itibaren hep işin içinde oldum. Yaz hiç tatil yapmadım, arkadaşlarımın gezdiği günlerde ben babamın yanında çalıştım. O anlamda çocukluğumu yaşadığımı söyleyemem. Ancak, çalışmaktan da hiç korkmadım. İş hayatına erken atılınca erken yaşta büyüyorsunuz. Biz bir aile şirketiyiz. Oğullarım, abim ve onun oğulları hep beraber çalışıyoruz. Benim için artık sosyal aktiviteler ön planda. Uzun dönem Şarap Üreticileri Derneği Başkanlığı’nı yürüttüm. EBSO’da da görevler üstlendim. Küçükken gemi kaptanı olmak isterdim. İlk paramı, 8-10 yaşlarında bayramlarda toptancılardan aldığım oyuncak, maytap ve çikolataları mahallede akranlarıma satarak kazandım.

GÜNE BAŞLANGIÇ
Her sabah 05.30’da ayaktayım

* 22.30-23.00 gibi yatar, 05.30’da kalkarım. Her sabah mutlaka 15 dakika spor yaparım. Duş, giyim, kahvaltı... 07.00’de de evden çıkarım.

MODA
Temsil görevi bitti, rahatım

* Resmi ve temsil görevlerini devrettiğim için takım elbise yerine rahat giyimi tercih ediyorum. En sevdiğim renkler lacivert ve koyu gri tonları.

TEKNOLOJİ
E-mail dışında işim olmuyor

* Elektronik postalarım dışında bilgisayara vakit ayırmıyorum. Gazeteyi dijitaldan çok elime alıp okumayı seviyorum.

SEVİMLİ DOSTLAR
Köpeklerin yeri bambaşka

* Fabrikada bakımını üstlendiğimiz birkaç köpeğimiz var.