‘Şef’in sırları

Seçime artık sayılı gün kaldı. Başkan adaylarının da temposu arttı. Sabahın erken saatlerinde başlayıp neredeyse gece yarısını bulan başdöndürücü bir hareketlilik söz konusu. Projeler, vaatler adeta havada uçuşuyor. Hürriyet EGE’nin ‘Seçime Doğru’ sayfalarında bütün bunları her partiye eşit mesafede durarak yerimiz ölçüsünde siz okurlarımıza yansıtmaya çalışıyoruz. 143 haftayı geride bırakan ‘Sıradışı’nda ise, siyasete yeni bir pencere açmak istedik. İzmir’i yönetmeye talip olanları, proje ve vaatler olmaksızın, renkli ve çok fazla bilinmeyen yönleriyle tanıtmayı amaçladık. Ne yerler, ne içerler, seçime özel beslenme programları var mı, spor yapıyorlar mı, hangi takımı destekliyorlar, hobileri neler, tatil onlar için ne ifade ediyor, ne tür giyimden hoşlanıyorlar, sosyal medya ile araları nasıl, burçları ne, herhangi bir hayvan besliyorlar mı?
İlk konuğumuz mevcut CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı ve adayı Aziz Kocaoğlu...

İzmirliler onu ‘Dürüst Başkan’ sloganıyla benimsedi. Ama asıl olarak çalışkanlığı, halka yakınlığı, içtenliği ve tevazusu ile beğenildi. Evli ve iki çocuk babası Kocaoğlu, tüm yaşamını ailesine ve çalışmaya adamış örnek bir aile reisi. En büyük hobileri ise çocuk yaşlarından edindiği kitap okuma alışkanlığı, uzun doğa yürüyüşleri, yüzme ve tavla. Müzikle de arası iyi. Ama sadece dinlemeyi seviyor. Kendi ifadesiyle herhangi bir enstrüman çalmak ya da söyleyebilmek gibi bir yeteneği yok. İzmir Devlet Senfoni’nin 2007-2008 konser sezonunun açılışında eline bageti alarak orkestrayı bir süre yöneten ve ‘İzmir’in şefi’ ünvanını alan Kocaoğlu, pazar sabahları mutfağın da şefi. “Sakın gülmeyin, en iddialı olduğum yemek omlet. Ayda yılda bir evde ailecek pazar kahvaltısı yapabilirsek, çocuklara omleti ben hazırlarım. Onlar da parmaklarını yer” diyecek kadar da iddialı! Baklalı bulgurlu yaprak sarma ile kuru bamya hastası. Günde maksimum 6 saat uyuyor, 18 saat çalışıyor. Teknolojide yaşına göre fena değil. Facebook ve Twitter gibi sosyal medyayı seviyor ve olabildiğince aktif kullanıyor. Beslemese de köpekleri çok seviyor. İşte, kendi ağzından Aziz Kocaoğlu...

KİMDİR?
Adı: Aziz Kocaoğlu
Doğum yeri ve yılı: Tokat Erbaa, 1948
Burcu: Aslan
Eğitimi: Ege Üniversitesi İktisat Fakültesi
Medeni durumu: Dr. Türkegül Kocaoğlu ile evli, iki erkek çocuk babası.

HAYAT FELSEFESİ
Dürüst olmak ve çok çalışmak... Başkan olmadan önce de bu böyleydi.

OTOMOBİL
Gösterişten uzak olmalı

* İlk arabam 1969 model bir Volkswagen’di. Çok sevdiğim bir araçtı. Onunla yolculuktan müthiş keyif alıyordum. Hala bir yerlerde görsem gözüm takılır.
* Şimdi 2012 model bir otomobilim var. Yine Volkswagen. Tiguan.
* Boş zamanım olmadığı için epeydir kullanamıyorum. Ama kendi kullandığım aracımla uzun yola çıkıp dağ-bayır dolaşmayı çok özlediğimi itiraf etmeliyim.
* Büyük ve çok gösterişli arabalardan hoşlanmıyorum.
* Kurallara mutlaka uyarım.

BESLENME
Omleti ben hazırlarım

* Kahvaltı yapmadan evden çıkmamaya özen gösteririm. İlle de klasik kahvaltı olsun isterim. Çoğunlukla peynir, zeytin, bir dilim ekmek ve çay bana yeter. Bazen de çorba içerim. Kahvaltı soframda olmazsa olmazım zeytindir.
* Öğlenleri sulu sebze yemeğini tercih ederim. Zamanım uygun olursa ve ideal yer bulabilirsem, önceliğim bir esnaf lokantasıdır.
* Akşam yemekleri, genellikle iş yemeği şeklinde geçiyor ve uzun oluyor. Aldığım kiloların nedeni işte bu yemeklerdir. Özel bir tercihim olmaz. Genelde konuklarımın ya da ev sahibinin arzusuna uyarım.
* Ara öğüne hiç fırsatım olmuyor. Eğer ofisteysem, yoğun toplantı arasında arkadaşlar meyve hazırlayıp getiriyor. Dışarıdaysak hep koşturuyoruz.
* Seçime özel bir beslenme programım yok. Ancak eşimin doktor olması benim için büyük avantaj. Dengeli beslenme konusunda, gereken durumlarda ve gerektiği gibi devreye giriyor.
* Yemek ayırt etmem. Ama baklalı bulgurlu yaprak sarma ile kuru bamyanın benim için yeri ayrıdır diyebilirim.
* Zamanım olursa mutfakla aram iyidir. Sakın gülmeyin, en iddialı olduğum yemek omlet. Ayda yılda bir evde ailecek pazar kahvaltısı yapabilirsek, çocuklara omleti ben hazırlarım. Onlar da parmaklarını yer.

MEKAN
Leziz, temiz, sessiz olmalı

* Ege ve Girit mutfağını çok severim. Yemekleri lezzetli, temiz ve sessiz yerler öncelikli tercihimdir. Gideceğim yerin ünlü ve şık olması hiç önemli değil!

SPOR
Başkan olmadan önce yapardım

* Yazları yüzer, kışları da bol bol yürürüm. Tabii bu cümleyi “Yüzerdim, yürürdüm” diye kurmak daha doğru olacak. Başkanlıktan bu yana sevdiğim bu sporlar için maalesef yeterli vakit bulamıyorum.
* Profesyonel spor yapmadığım için herhangi bir başarım yok! Ama yazları fırsat buldukça aynı parkurda yüzüyorum. Orada kendi çapımda kırdığım her rekor, benim için başarı sayılır.

TATİL
Mutlaka doğanın içinde

* Eşimle birlikte yılda birkaç gün sessiz, sakin bir köşeye kaçabilirsek benim için en büyük tatildir. Tercihim yurt içidir. Öncelikle de Ege... Tatil dediğin mutlaka doğanın içinde olmalı.

HOBİ
Hobi demek boş vakit demek

* Çok arzu etmeme rağmen hobilerim olmadı. Çocuk yaşlardan itibaren hep çok sıkı çalışan biriyim. Hobi demek boş vakit demek. Ama ben kendimi bildim bileli, 6 yaşımdan bu yana hep çalışıyorum.
* Kitap okumanın benim yaşamımda çok önemli bir yeri var. Bu alışkanlığı çocuk yaşlarımda edindim. Neredeyse 60 yıldır yatmadan önce mutlaka kitap okurum.
* Müzik dinlemeyi severim. Ama sadece dinlemeyi... Herhangi bir enstrüman çalmak ya da söyleyebilmek gibi bir yeteneğim yok! Bunu yapabilmeyi ister miydim? Evet.
* Konser, tiyatro ya da sinemaya gitmeyi çok severim. Ama dedim ya, zaman fakiriyim. Günün 18 saatinde çalışıyorum. Bu süre bazılarına abartılı gelebilir. Ama eve geldiğimde bile dosya okuyorum, ertesi günün hazırlıklarını yapıyorum.

KARİYER
Önce iktisat, sonra işletme

* 1973’te Ege Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldum. Hemen bir yıl sonra İstanbul Üniversitesi’nden işletme dalında master derecesi aldım.
* İş yaşamımda hem kamuda, hem de özel sektörde çalışarak farklı deneyimler kazandım.
* 1975-1978 arasında bir kamu kuruluşunda muhasebe uzmanı olarak görev yaptım. 1978-1979’da da özel sektörde yöneticiliğim oldu.
* 1979’da kendi işimi kurdum. 1986’da da toprak sanayi dalında çalışmaya başlayarak sanayiciliğe de soyundum.
* Çocukken ne olmak istediğimi gerçekten hatırlamıyorum. Ama unutmadığım bir şey var ki, o da babaannemin mühendis olmamı çok istemesidir.
* Dedem, Cumhuriyet’in ilk yıllarında Tokat’ta genel meclis üyeliği, geçtiğimiz günlerde kaybettiğim babam ise CHP’den iki dönem belediye başkanlığı yaptı. O nedenle çok küçük yaşlardan itibaren hep siyasetin içinde oldum. Ancak aktif siyaset yaşamım çok daha sonra, İzmir’de, CHP Gençlik Kolları’nda başladı.
* 2001-2003 döneminde CHP Bornova İlçe Başkan Yardımcılığı yaptım. 28 Mart 2004 seçimlerinde CHP’den Bornova Belediye Başkanı seçildim. Önemli projelerle bu ilçeye uzun yıllar hizmet etmeye hazırlanırken, sadece 3 ay sonra, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina’nın ani vefatının ardından, 21 Haziran 2004’te gerçekleştirilen meclis toplantısında oybirliğiyle onun yerine getirildim.

GÜNE BAŞLANGIÇ
6 saat uyku bana yetiyor

* 24.00’ten önce yatmıyorum. Maksimum 6 saat uyurum.

MODA
Ben seçerim, eşim onaylar

* Modayı takip etmem. Rahat giyim önceliğimdir.
* Tercih ettiğim renkler mecburen gri, lacivert ve siyah.
* Kıyafetlerimi bazen kendim alırım, bazen de eşim.
* Sabahları ne giyeceğime ben karar veririm. Eşim ise çek eder.

SOSYAL MEDYA
Giderek sevmeye başladım

* Teknolojide yaşıma göre fena sayılmam. Facebook ve Twitter’a zaman ayırmaya çalışıyorum. Giderek de sosyal medya işini sevmeye başladım. Fırsat buldukça mesajlarımı takipçilerimle paylaşıyorum. Keşke daha çok zamanım olsa da onlardan gelen sorulara tek tek yanıt verebilsem.

SEVİMLİ DOSTLAR
Zamanım olursa köpeğim olsun

* Hayvan beslemiyorum. Ama ilgilenecek zamanım olursa bir köpeğim olsun isterim. Hem de çok.