Paylaş
Barış Pınarı harekâtıyla Türkiye’nin hamlesi, İskender’in kılıcı gibi oldu. Bir kılıç darbesiyle birçok düğüm çözüldü. Ancak burası Ortadoğu, bu coğrafyada bir düğüm çözülmeden yeni bir düğüm atılır.
Rusya ile 150 saat dolmadan bir gün önce Rus askeri heyeti, Ankara’ya gelmişti. İkinci tur görüşmeler yapıldı. Rus heyetiyle müzakereler üç nokta üzerinde yoğunlaştı.
1) Müşterek denetim ve doğrulama merkezinin kurulması.
2) 10 kilometrelik sınır hattındaki ortak devriye.
3) Kamışlı hariç Türkiye’nin kuracağı kontrol noktaları ve bunların işlevi. Türkiye, bu kontrol noktalarının İdlib’den farklı olarak askeri hareket kapasitesine sahip olmasını istiyor. 12 ya da 13 gözlem noktası üzerinde duruluyor.
Soçi Mutabakatı’ndaki “Kamışlı hariç” maddesi ilk başta anlaşılamamıştı. Hatta Kamışlı’nın YPG’ye bırakıldığı şeklinde yorumlara yol açmıştı. İletişim Başkanlığı, terör unsurlarının 30 kilometre aşağıya çekilme şartının Kamışlı’da da geçerli olduğu bilgisini paylaşarak yanlış anlaşılmayı gidermiş oldu.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, pazartesi günü yapılan AK Parti MKYK toplantısında Barış Pınarı harekâtı ve ABD ve Rusya ile varılan mutabakatlar hakkında bir sunum yaptı. Akar, orada Kamışlı’nın kontrolünün Rusya destekli rejim güçlerinin eline geçtiğini söylüyor. Türkiye ile rejim güçlerinin karşı karşıya gelmemesi için Kamışlı’nın ortak devriyenin dışında tutulduğunu ifade ediyor. “Kamışlı’da terör örgütünün iktidar mekanizmaları devredışı kaldı. Rus askerî polisi ve rejim güçleri kontrolü sağladı” diyor.
KARARLILIK VURGUSU
Hulusi Akar, 150 saat dolduktan sonra 30 kilometrenin altına çekilmeyen YPG unsurları tespit edildiği takdirde yapılacak olanı, “Biz oradayız. Karşılaştığımız ilk yerde terörist unsurları etkisiz hale getirmekte kararlıyız. Bu kararlılığımızı kimse elimizden alamaz” diye anlatıyor.
Barış Pınarı harekâtı başlamadan önce 4-5 Ekim tarihlerinde AK Parti’nin Kızılcahamam kampı vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazırlıklarımızı yaptık, harekât planlarımızı tamamladık, gereken talimatları verdik. Kararı verilen ve süreci başlamış olan barış pınarlarının önünü açma vakti, belki bugün, belki yarın denebilecek kadar yakındır” demişti. 9 Ekim’de ise Barış Pınarı harekâtının başlaması talimatını vermişti. Hulusi Akar, o kampta milletvekillerine “Biz orada varız. Bizim hazırlıklarımız tam. Ya terör örgütünü sınırlarımızdan aşağıya çekerler ya da biz gereğini yaparız. Kararlıyız” demişti.
Cumhurbaşkanı ve Milli Savunma Bakanı seviyesinden Türkiye’nin zirvesindeki kararlılığını yansıtmak istedim.
GÜNDEM BAĞDADİ DEĞİL
DEAŞ lideri Bağdadi’nin ortadan kaldırıldığı operasyon dünyanın bir numaralı gündem maddesi. Ancak ilginç bir şekilde Ankara, Bağdadi operasyonunu çok gündemde tutmuyor. AK Parti’nin MYK ve MKYK toplantılarında da Bağdadi operasyonu konuşulmuyor. Ancak Barış Pınarı harekâtına çok geniş yer ayrılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, harekâtın başarısından duyduğu memnuniyeti ifade ediyor. Barış Pınarı harekâtı bölgesinde etkisiz hale getirilen teröristlerle ilgili son bilgileri veriyor, “Sınırımızda kurulmak istenen terör koridoruna karşı kararlılığımızı ortaya koyduk. Herkes bunu anladı” diyor. Rusya ile varılan mutabakattan umutlu olduğunu ifade ediyor. Erdoğan’ın kafasında “Putin verdiği sözü tutar” imajı var. Putin de Erdoğan’la ilgili aynı kanaate sahip. S-400 sürecindeki yaptırım tehditlerine ve baskılara karşı Erdoğan’ın kararlı duruşunu övmüş, “Delikanlı gibi ülkesinin menfaatlerini savundu” demişti.
AK Parti’de Barış Pınarı sonrası Suriye süreci geniş bir şekilde değerlendiriliyor.
ABD ve Rusya ile yapılan mutabakatlarla Suriye’de yeni dengelerin ortaya çıktığının altı çiziliyor. Suriye sürecinin artık yeni bir aşamaya geçildiği belirtilerek, “Türkiye’nin Suriye’de güçlü bir aktör olarak kalması gerekir” deniliyor. Suriye şekillendirilirken, Türkiye’nin sahada ve masada güçlü bir şekilde olmasının altı çiziliyor.
ANKETLER NEYİ GÖSTERİYOR?
Barış Pınarı harekâtına ilişkin bir anket sonucu paylaşılıyor. AK Parti, MHP ve İYİ Parti seçmeninin Barış Pınarı harekâtına desteğinin yüzde 90’ın üzerinde olduğu belirtiliyor. “CHP’lilerin yüzde 68’i, HDP’lilerin dahi yüzde 30’u harekâtı destekliyor” deniliyor. Barış Pınarı harekâtının sadece askeri boyutu değerlendirilmiyor. Siyasi sonuçlarının da masaya yatırılması isteniyor. Ama yapılmıyor. Sanıyorum o tartışma 6 Aralık tarihli MKYK’da yapılacak.
Ankara’da Bağdadi konusunun konuşulması pek sevilmiyor ama bu ulaştığım bilgileri paylaşmama engel değil. ABD’nin, Bağdadi’ye yönelik operasyonda DEAŞ’ın para kaynaklarına da ulaştığı ifade ediliyor. ABD, DEAŞ’ın parasının izini sürmeye başlamış. Bir ucunun Meksika’da çıktığı söyleniyor.
Paylaş