CIA’in elinde ikinci ses kaydı mı var?

TRUMP: Cemal Kaşıkçı’nın kaybolduğuna dair haberlerden endişe duyuyorum.

Haberin Devamı

Tarih, 9 Ekim 2018.

“Bu durumdan hiç hoşlanmadım, sonuna kadar gideceğiz. Türkiye ve Suudi Arabistan’la çalışıyoruz. Ne olduğunu çözeceğiz, o içeri girmiş ve çıkmamış.”

Tarih, 11 Ekim 2018.

“Kaşıkçı’nın acı çekmesini dinlemek istemiyorum. Bu çok vahşi, çok kirli ve iğrençti.”

Tarih, 18 Kasım 2018.

“Veliaht prens pekâlâ bu trajik olay hakkında önceden bilgi sahibi olmuş olabilir, belki oldu, belki olmadı.”

Tarih, 20 Kasım 2018.

Kaşıkçı cinayetinde bunca gelgite rağmen gerçek Trump hangisi?

CIA’in “Kaşıkçı cinayetinin emrini veliaht prensin verdiği gün gibi aşikâr” raporuna rağmen Suudi Arabistan’la yaptığı 450 milyar dolarlık anlaşmadan söz edip “Aptalca bir iş yapıp kontratları iptal etmememiz lazım” diyen Trump...

Böylece parasını verdiğin sürece istediğin cinayeti işleyebilirsin dönemine geçiş yapmış durumdayız.

Haberin Devamı

Peki Trump bu tavrıyla şaşırttı mı? Asla.

Ancak dünya Trump’tan ibaret değil.

Kaşıkçı cinayetinin üstü örtüldüğü takdirde bunun yeni siyasi cinayetlere, muhalif gazetecilerin ortadan kaldırılmasına bir davetiye olacağı gün gibi aşikâr.

Kaşıkçı cinayetinin üstü örtüldüğü takdirde veliaht prensin dünyada muhalif gazeteci avına çıkacağından kimsenin kuşkusu olmasın.

CIA’DEN İKİNCİ SES KAYDI

Hatırlarsanız, Kaşıkçı cinayetinden önce CIA’in bir kaydından söz edilmişti. Suudi yetkililerin aralarında Kaşıkçı’nın Riyad’a kaçırılmasına dair konuşmalarının CIA’in dinlemesine takıldığı yönündeydi. Peki CIA bu istihbaratı ülkesinde gazetecilik yapan Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı ile paylaşmış mıydı? O yönde bir bilgi yok. Tam aksine Suudi Arabistan’ın Washington büyükelçiliğine başvuruda bulunan Kaşıkçı’nın Türkiye’ye yönlendirildiğini biliyoruz. Bu noktada yeni ulaştığım bir kulis bilgisini paylaşmak istiyorum.

Trump, Kaşıkçı’nın öldürülme anına ilişkin ses kaydını dinleyip dinlemediğinin sorulması üzerine “Kaşıkçı’nın acı çekmesini dinlemek istemiyorum. Bu çok vahşi, çok kirli ve iğrençti” yanıtını vermişti.

İKİ PRENSİN KONUŞMASI

Amerikan medyasının Trump’a yeni bir soru sormasını gerektirecek başka bir ses kaydından söz ediliyor. Hatta CIA başkanı Gina Haspel’ın Türkiye ziyareti sırasında da bunun bir işaretini verdiği söyleniyor. CIA’in veliaht prens Muhammed bin Selman ile Suudi Arabistan Washington Büyükelçisi Prens Halid bin Selman arasında geçen bir konuşmadan söz ediliyor. Veliaht prens Bin Selman’la Washington büyükelçisi Halid bin Selman kardeş. Ama aynı zamanda ağabey ülkenin “gerçek kralı”, diğeri ise Washington büyükelçisi. Önemli iki koltukta oturan ağabey ile kardeş arasındaki konuşmanın Cemal Kaşıkçı’ya dair olduğu, Kaşıkçı’nın faaliyetlerinden duydukları rahatsızlığı paylaştıkları konuşuluyor. Veliaht prensin “Cemal Kaşıkçı’nın bir an önce susturulması” için talimat verdiği söyleniyor. Veliaht prensin bu talimatının CIA’in dinlemesine takıldığı ifade ediliyor. Zaten cinayetle sonuçlanan Kaşıkçı olayı, bu süreci doğruluyor. Trump, infaz anına ilişkin kayıtları “çok vahşi, çok kirli, çok iğrenç” bulduğu için dinlememişti ama CIA’in elinde olduğu söylenen bu kayıtları dinleyip dinlemediğinin sorulması gerekiyor.

Haberin Devamı

Türkiye elindeki ses kayıtlarını aralarında ABD’nin de bulunduğu 5 ülke ile paylaştı. CIA elindeki kayıtları paylaşacak mı, emin değilim. Belki Amerika’daki ekip çatışmasından kaynaklı bazı sızıntılar yaşanabilir. Ama uluslararası bir soruşturma açıldığı takdirde küçük dilimizi yutacağımız kanıtlar ortaya çıkabilir. Bu konuda CIA’in elinde bilinenden çok öte dinlemeler olduğu söyleniyor.

İKİ KULİS

Bu arada kulağıma gelen iki kulis bilgisini paylaşmak istiyorum.

İngiltere’de yaşayan prens Ahmet bin Abdülaziz, bu olaydan sonra Riyad’a dönmüştü. Suudi krallığında bir geçiş yaşanıp prens Ahmet’in veliaht olacağı söyleniyor.

İkinci söylenti ise Ürdün Kralı Abdullah’ın veliaht prensi kurtarmak için arabuluculuğa soyunduğu yönünde. Trump’ın açıklama yaptığı saatlerde BAE’nin etkin ismi Abdullah bin Zayed’in Ürdün’de olması tesadüf olmasa gerek.

 

Yazarın Tüm Yazıları