HABER

Tesadüfen bulunan tarihi beze paha biçilemiyor

Osmanlı Devleti'nde bir dönem her yıl ramazan ayının 15'inde Topkapı Sarayı'nda ziyarete açılan "Hırka-i Saadet"e dokundurulduğu için büyük manevi öneme sahip el bezlerinden (destimal-i şerif) biri Bursa Kent Müzesi'nde sergileniyor. Bursa Kent Müzesi Müdürü Ahmet Erdönmez yaptığı açıklamada,  "Yaklaşık 1,5 yıl önce Bursa'nın köklü ailelerinden Çengiç ailesinin son ferdi Leyla İlova'nın, atalarından kalan kılıç, ateşli silah, tılsımlı gömlek, tekstil malzemeleri, ferman, barutluk gibi eşyaları müzeye bağışlandı. Bu eşyalar, bir yıl boyunca sergide kaldı. Bir gün silahları ve barutlukları temizlerken, barutluğu açtık, içinden bir bez tülbent çıktı. Tülbenti açtığımızda üzerinde bazı Osmanlıca yazılar olduğunu gördük. Ne olduğunu çözemedik. Daha sonra Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesindeki hocalar vasıtasıyla bunun destimal-i şerif olduğunu öğrendik" dedi.Osmanlı Devleti zamanında Çengiç ailesinden birçok paşanın görev yaptığını ifade eden Erdönmez, “Bir ramazan ayında, Peygamber Efendimizin hırkası üzerine bu bez seriliyor ve Topkapı Sarayı eşrafı hırkayı ziyaret ediyor. Sonunda padişah, sevdiği, yakın hissettiği birine bu destimal-i şerifi hediye ediyor. Bu da Çengiç paşalarından biri. O da bunu saklıyor ve tesadüfen barutluğun içinden çıkıyor. Bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre, destimal, Farsçada el bezi, mendil anlamına geliyor. Destimal-i şerif ise Topkapı Sarayı'nda, kutsal emanetlerden Hazreti Muhammed'e ait Hırka-i Saadet ziyaretlerinde dağıtılan ince tülbentleri ifade ediyor. Her bir misafir bu mendilleri ömür boyu özenle saklar, vefat ettiğinde kefenlenmeden önce yüzlerine kapatılmasını vasiyet ederdi" şeklinde konuştu. BURAK TÜRKER - İHA
Osmanlı Devleti'nde bir dönem her yıl ramazan ayının 15'inde Topkapı Sarayı'nda ziyarete açılan "Hırka-i Saadet"e dokundurulduğu için büyük manevi öneme sahip el bezlerinden (destimal-i şerif) biri Bursa Kent Müzesi'nde sergileniyor. Bursa Kent Müzesi Müdürü Ahmet Erdönmez yaptığı açıklamada,  "Yaklaşık 1,5 yıl önce Bursa'nın köklü ailelerinden Çengiç ailesinin son ferdi Leyla İlova'nın, atalarından kalan kılıç, ateşli silah, tılsımlı gömlek, tekstil malzemeleri, ferman, barutluk gibi eşyaları müzeye bağışlandı. Bu eşyalar, bir yıl boyunca sergide kaldı. Bir gün silahları ve barutlukları temizlerken, barutluğu açtık, içinden bir bez tülbent çıktı. Tülbenti açtığımızda üzerinde bazı Osmanlıca yazılar olduğunu gördük. Ne olduğunu çözemedik. Daha sonra Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesindeki hocalar vasıtasıyla bunun destimal-i şerif olduğunu öğrendik" dedi.Osmanlı Devleti zamanında Çengiç ailesinden birçok paşanın görev yaptığını ifade eden Erdönmez, “Bir ramazan ayında, Peygamber Efendimizin hırkası üzerine bu bez seriliyor ve Topkapı Sarayı eşrafı hırkayı ziyaret ediyor. Sonunda padişah, sevdiği, yakın hissettiği birine bu destimal-i şerifi hediye ediyor. Bu da Çengiç paşalarından biri. O da bunu saklıyor ve tesadüfen barutluğun içinden çıkıyor. Bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre, destimal, Farsçada el bezi, mendil anlamına geliyor. Destimal-i şerif ise Topkapı Sarayı'nda, kutsal emanetlerden Hazreti Muhammed'e ait Hırka-i Saadet ziyaretlerinde dağıtılan ince tülbentleri ifade ediyor. Her bir misafir bu mendilleri ömür boyu özenle saklar, vefat ettiğinde kefenlenmeden önce yüzlerine kapatılmasını vasiyet ederdi" şeklinde konuştu. BURAK TÜRKER - İHA
GÜNCELLENME

Bunları da beğenebilirsiniz

Son Dakika Haberler