MHP Genel Başkanı Bahçeli Aksaray mitinginde açıklama yaptı: The Economist dergisi nifak saçıyor
MHP Lideri Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Engelleri zorlukları hep birlikte aşarız. Türkiye’nin yeni yüzyılında cumhuriyeti hep birlikte ihya ederiz. Ekmeğimizi büyütmek, kardeşliğimizi güçlendirmek için aziz milletim sıra sende. Söz sizin, karar sizin, bayrak sizin. Geleceğinizi karartmak isteyenler var. Zilleti zemzem diye servis edenler var. Bölücü terör örgütü Kılıçdaroğlu ile yol yürüyor. Terörist Demirtaş, Kılıçdaroğlu’na oy vereceğim diyor.
'THE ECONOMİST DERGİSİ NİFAK SAÇIYOR'
The Economist dergisi manşetiyle nifak saçıyor. Hepsi birden Kılıçdaroğlu'nun propagandasını yapıyor. İtibar suikastlığıyla insanlık değerlini çiğnemektedirler. Hepsi birden Kılıçdaroğlu'nun propagandalarını yapmaktadırlar. İnsanlık değerlerini hedef almaktadırlar. FETÖ geçmişte hak ve hukuk ihlallerine bugün yenilerini eklemektedirler. Zillet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu, ahlaksızlık ve ilişki ağlarının göbeğindedir. Kılıçdaroğlu'nun adalet sözleri baştan aşağı kandırmacadır. Milletsiz bir vatan, hukuksuz bir özgürlük, haksız bir adalet düşü kuran mihrakların bilmek bilmeyen operasyonel faaliyetleri devam etmektedir. PKK, HDP ve küresel emperyalizmin insanlığın ortak hazinesi olan demokrasiye, hukuka, özgürlüğe hazımsızlığı ileri düzeydedir.
Kılıçdaroğlu'nun Aydın ve Kütahya mitinglerinde "size öyle özgürlük vereceğim, beni eleştirebileceksiniz" açıklaması da tek kelimeyle skandaldır. Özgürlük bir insanlık hakkıdır. Kimse tarafından ne verilebilir ne de alınabilir. Herkes ne düşünürse düşünsün, bir insanın başka türlü düşünmeye bunu savunmaya demokratik hakkı vardır.
Batı'nın siyasal düşünürleri demokrasi için, ekonomik gelişmişlik sistemi vaat etseler de evrensel demokratik kazanımlar tam aksine vurgu yapmaktadır. Devlet varsa, özgürlük varsa insanların hür ve adil seçimlerinden bahsediliyorsa demokrasi kaçınılmaz realite olarak karşımıza çıkmaktadır. Zillet İttifakı insan onurunu, demokrasi namusunu kirletmenin gayesi içerisindedir. Kılıçdaroğlu'nun Batılı değerlerden bahsetmesi, Türkiye cumhuriyetini evrensel sözlerden inşa etme sözü yabancılaşmış siyasi aymazlığıdır.
"KAYBEDECEKLERİNİ BİLİYORLAR"
Demokrasi ihanetin kılıfı olamaz, demokrasi egemenliğe kast etmenin kaynağı görülemez. Demokrasi yakıp yıkmanın meşruiyet zemini olarak asla kullanılamaz. İfade ve düşünce hürriyeti öfke ve nefret akımlarının ikmal deposu değildir. Alayı bir olmuşlar saldırıya geçmişler, çünkü kaybedeceklerini biliyorlar. Bu itibarla en ağır insanlık suçu işliyorlar. Montajlarla, düblajlarla ahlak cinayetinin faili olmuş vaziyetteler.
Türkiye’de hukukun üstünlüğü hakimdir. Türk milleti böylesi bir zillete göz yummayacaktır. Kılıçdaroğlu, 11 Mayıs’ta yandaşı olduğu bir gazeteye yaptığı açıklamada Devleti Beka sorunu olarak gördüğünü söylemiştir. Sayın Kılıçdaroğlu, Anayasa’nın 66’ncı maddesinde yer alan vatandaşlık kanunun neresinden rahatsızsın. Kaldı ki Türk vatandaşlığı kapsayıcı ve kuşatıcı değil midir? HDP’nin vaadini gerçekleştirmeyi düşünüyorsan bunun bedelini Türk milleti sana ve ortaklarına çok ağır ödetecektir.
Devleti yıktırmayacağız, vatanı parçalatmayacağız. Katile katil, caniye cani, teröriste hain diyemeyen bölücülerle aynı kareye girmekten sakınmaya kim varsa demokrasiyle arasına gece ve gündüz gibi mesafe koymuştur. Teröristler hem devlet hem de demokrasi düşmanıdır.