HABER

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'dan ABD'nin kararına tepki

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar CNN Türk ekranlarında , ABD'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu kaldırma kararını değerlendirildi. Kararın çok yanlış olduğunu vurgulayan Tatar, "1974'den beri uygulanan bu ambargonun kaldırılması sonrası Kuzey de tedbirini alacak ve gerilim yükselecek. Gerek yoktu diye düşünüyorum" dedi.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) bu sabah 2023 mali yılı için Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu kaldırdığını duyurdu. CNN Türk yayınına katılan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,ABD'nin kararını  "Bu kararı çok yanlış olarak değerlendiriyorum. Adada hem kuzeyde hem güneyde olumsuz algının yerleşmesi için bir hava gelişecek. 1974'den beri uygulanan bu ambargonun kaldırılması sonrası Kuzey de tedbirini alacak ver gerilim yükselecek.Gerek yoktu diye düşünüyorum" sözleri ile değerlendirdi.

"ANLAŞMA OLACAKSA DA OLMAZ"

Ersin Tatar konuşmasına şöyle devam etti;

"Silah ambargosunun kaldırılmasından bahsediyoruz. Diledikleri silahı ABD'den alabilecekler. Ege'de yaşanan gerginliği görüyoruz. Lozan'a rağmen orada silahlandırmaları görüyoruz.Şimdi bu Kıbrıs'a da yayılacak. Böyle bir şeyin Kıbrıs meselesinin çözümüne hiçbir katkısı olmaz. Aksine bir anlaşma olacaksa böyle bir ortamda olmaz. Türkiye Cumhuriyetinin açıklamalarını destekliyoruz. Biz sadece kendi hakkımız ve hukukumuz peşindeyiz.

SONUN BAŞLANGICI OLUR

Bu karar sonun başlangıcı olur. Bu silahlarla neye hizmet edecekler, neyin peşindeler emin değilim.

Kıbrıs'ta Türk-Yunan dengesi her zaman olmuştur. Bütün bunlar KKTC'nin egemenliğinin önemini göstermektedir. Biz buradan baktığımızda varlığımızı Türkiye'ye borçluyuz. Türkiye büyük bir devlet. Biz de KKTC olarak Türkiye Cumhuriyeti ile birlikteyiz, beraberiz. Ona göre hakkımızı hukuku muzu korumak en büyük dileğimizdir. Bizim egemenliğimiz olmazsa bunlar bizi hap gibi yutar.

Siz bizimle Kıbrıs'ta sürdürülebilir bir anlaşma yapmak isterseniz böyle olaylara girmeyeceksiniz. Bizim kimse ile çatışma niyetimiz yok. Sizin de yoksa neden silah alıyorsunuz?"

ZAMANLAMA MANİDAR MI?

"New York'ta toplantılar var. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan oraya ulaştı. Önemli toplantılar olacak. Biz de orada olacağız ve bütün yetkililerle konuşacağız. Onunla mı bağlantılı bilemiyorum. Rum tarafının "Biz bunu uzun zamandır pişiriyoruz" bir açıklaması var. ABD ile istişare yapmışlar. Bunun bir geçmişi var."

KIBRIS RUS KESİMİNİN ABD ÜSSÜ MÜ OLUYOR?

"Bu silahlanma üs ihtiyacından öte bir şey. Geçmişte buradan uçak kaldırdılar. Bu silahlanmayla Güney Kıbrıs'ı güçlendirecekler ve Türkiye'ye Kıbrıs'ta böyle bir silahlanma var diyecekler. Bu Türkiye'ye bir uyarı olarak da değerlendirilebilir.

Böyle küçük bir adada bir cephanelik oluşturmak hiç hoş değil. Kıbrıs Barış harekatından sonra 48 yıldır kimsenin burnu kanamadı. Silahlanma kararı ile adadaki keyifler kaçacak. Hiç hoş olmayan şeyler çıkar. Ümit ederiz ki bir çatışma ve bir kavga çıkmaz. Umarız gerekli uyarılar yapılır ve bu adımdan vazgeçilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ukrayna-Rusya savaşında yaptığı liderlikle tahıl koridoru olsun, yaptığı diğer şeylerle gerçekten saygınlık kazandırmıştır. Yunanistan'ın bunu kıskandığını biliyoruz. "

TÜRKİYE'DEN KINAMA

Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) silah ambargosunu kaldırma kararının kapsamını genişletmesini kınadı.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "ABD'nin GKRY'ye yönelik silah ambargosunu kaldırma yönündeki 2020 Eylül ayında aldığı kararın kapsamını genişletmesini şiddetle kınıyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) makamlarının, söz konusu karara ilişkin tepkisini tümüyle destekliyoruz. Ada'daki iki tarafın eşitliği ilkesiyle çelişen ve Rum tarafını daha uzlaşmaz kılacak bu karar, Kıbrıs meselesinin çözülmesi yönündeki çabaları olumsuz etkileyecek; Ada'da bir silahlanma yarışına yol açacak ve Doğu Akdeniz'de barış ve istikrara zarar verecektir" denildi.

ABD'ye kararı gözden geçirme ve Ada'daki iki tarafa karşı dengeli politika izleme çağrısı yapılarak, "ABD dahil uluslararası toplum, Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 Antlaşmalarıyla da teyit edilen egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeli ve buna göre hareket etmelidir. Her halükarda Türkiye, garantör ülke sıfatıyla, Kıbrıs Türkünün varlığını, güvenliğini ve huzurunu sağlamak amacıyla, tarihi ve hukuki sorumlulukları çerçevesinde, gerekli adımları atmaya devam edecektir" denildi.

GÜNCELLENME

Bunları da beğenebilirsiniz

Son Dakika Haberler