KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, canlı yayında açıklamalarda bulundu

CNN TÜRK'ten Dicle Canova'nın sorularını yanıtlayan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle...

"Papazlar 1880'lerden beri hep Kıbrıs Yunanistan'a bağlansın diye hareket başlatmışlar. Ada İngiltere'nin yönetimindeyken de böyle olmuş. Papazların ne dediğini çok önemsenince böyle oluyor.

Ben de tepkimi koydum, adanın gerçeklerine göre davranmaları lazım. Bana Rum yönetiminden değil ama papazlardan tepki geldi. Tatar saçmalıyor dediler, hakaret ettiler. Ancak bunu gün yüzüne çıkarmamız yerinde olmuştur. Artık ulusal medyaya çıktı, yerinde oldu tepkimiz."

KIBRISTA ANLAŞMA OLACAKSA KİLİSE BİRAZ GERİ DURMALI

"Müzakere nasıl olacak kilise bu kadar işin içine girince? Her halk kendi geleceğini tayin etme hakkına sahiptir ancak Kıbrıs üzerinde oynanan oyunlar haksız bir çatışmayı ortaya çıkarmıştır.

Bu soğukkanlılıkla izlenmesi gereken bir durumdur. Biz de değerlendirmeler yapıyoruz ama eşitlik temelinde bir anlaşma istiyoruz. Yan yana yaşayan 2 devlet istiyoruz.

60 yıldır kendi devletimizi güçlendiriyoruz Dünya bizi tanımasa da. Artık 60 yıldan sonra federasyon görüşmelerinden sonra üniter bir yapıyı çağrıştıracak anlaşmayı istemiyoruz.

Türkiye'yi ve bizi doğu Akdeniz'den çıkarmak istiyorlar. Bu, diplomasiye uymaz ve hukuk dışıdır.

Türkiye her zaman iyi niyetini ortaya koymuştur ve bunu da uluslararası teamüllere uygun olarak yapmıştır. 1974'ten sonra Doğu Akdeniz'de değişen konjonktür çerçevesinde, zenginliklerin paylaşımında, hava sahasının kontrolünde bizim de söz sahibi olmamız lazım.

Rumlar Mavi Vatan'da ve hava sahası haklarında kayıplarımız olmasını istiyorlar, adanın yönetimi AB'ye geçsin ve tamamen Rum adası olsun istiyorlar. Türkiye'nin garantörlük statüsünü kaldırma niyeti de bundandır."

YUNANİSTAN'LA POZİTİF GÜNDEM

"Ben Rum lideri Nikos Anastasiadis'e de çağrıda bulundum. Diyalog olmalı, devam etmeli.

Ancak bunlar resmi müzakereler değil. Resmi müzakere isteniyorsa uluslararası arenada eşitliğimizin kabul edilmesi lazım.

Biz bu toplantılara resmi bir devlet olarak değil bir cemaat olarak kabul ediliyoruz. Eğer resmi müzakere olacaksa o masaya eşit statüde oturmamız gerekir."