Bakan Pakdemirli, Ankara'da düzenlenen programın açılışında açıklamalarda bulundu
Bakan Pakdemirli, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyet tarafından finanse edilen 'Yeni Bir Metodoloji Kapsamında Türkiye'nin Nesli Tehlike Altında Türleri için Tür Eylem Planları Hazırlanması, Uygulanması ve İzlenmesi Projesi' kapsamında Ankara'daki otelde düzenlenen programın açılış törenine katıldı.
Burada konuşan Pakdemirli, son günlerde tüm dünyada yaşanan sel, kuraklık, orman yangınları gibi felaketlerin; iklim değişikliğinin etkilerini açıkça gözler önüne serdiğini belirterek, "Dünyamız, insanlık tarihinde benzeri görülmemiş bir değişimden geçiyor. Bu olumsuz değişimin etkilerini en aza indirmek için yüzümüzü doğaya daha fazla çevirmemiz gereken bir döneme girdik. Bizler de nesli tehlike altında olan türler hakkında farkındalık oluşturmak, bu alanda yaptığımız çalışmaları tanımak ve kamuoyuyla paylaşmak amacıyla bir aradayız" dedi.
'GELECEK NESİLLERE BORCUMUZ'
Bilimsel araştırmalara göre, dünyanın bugüne kadar 5 defa kitlesel yok oluş yaşadığını ancak bunların hiçbirinde yok olma hızının bugünkü seviye ulaşmadığını kaydeden Pakdemirli, "Bugün türlerin neslinin tükenme oranının, insanların gezegene hakim olduğundan önceki döneme göre bin kat daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Son yüzyılda, bitki türlerinin yüzde 40'ı yok oldu. Dünya son 50 yılda; memeli, kuş, sürüngen ve Balık popülasyonunun yüzde 68'ini kaybetti. Cava kaplanı, Karayip keşiş foku, siyah Batı gergedanı, Tazmanya kaplanı gibi büyük memeli türleri maalesef yok oldu. Tatlı sularda yaşayan türlerin üçte birinin nesli tükenme tehdidi altında. Bugün iklim değişikliği ve habitatın tahribatından dolayı yaklaşık 1 milyon tür risk altında. İşte, ekosistemin bozulması, başta insan olmak üzere yeryüzündeki tüm dengeyi ve bütün yaşam formlarını doğrudan etkiliyor. O nedenle, nesli tehlike altında olan türlerimizi korumak, kayıt altına almak ve sürdürülebilirliğini sağlamak, artık bir tercih değil, gelecek nesillere borcumuzdur" diye konuştu.
'2021'DE 225 YABAN HAYVANININ ÜRETİMİNİ YAPTIK'
Türkiye'nin, dünyanın en zengin biyolojik çeşitliliğe sahip ülkelerinden biri olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Bizler, 'Biyoçeşitlilik geleceğimizdir' diyerek, elimizdeki bu değerleri korumak, gelecek nesillere aktarmak için büyük gayret gösteriyor ve bu konuda onlarca projeyi hayata geçiriyoruz. Tür koruma çalışmaları kapsamında bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz bazı faaliyetlerden de bahsetmek istiyorum. 13 yaban hayvanı üretim istasyonumuzda, 2021 yılı içinde 225 yaban hayvanının üretimini yaptık. Bununla beraber 6 kanatlı av hayvanı üretim istasyonundan 105 bin kanatlı av hayvanı ile 3 alabalık üretim istasyonundan yaklaşık 4,5 milyon alabalığı doğaya saldık. 85 yaban hayatı geliştirme sahasında geyik, ceylan, kelaynak, Anadolu yaban koyunu gibi hedef türlerimizi koruyoruz. Yine ülkemiz biyolojik çeşitliliği açısından önemli bir yere sahip olan türler ile nesli tehlike altına düşen veya düşebilecek türlerin korunması amacıyla toplam 100 tür için 'Koruma Eylem Planı' hazırladık. Bu eylem planları sayesinde İzmir'de akzambak, Şanlıurfa'da çizgili sırtlan ve kelaynak, Artvin'de Hopa engereği, Afyonkarahisar'da Eber sarısı, ülkemiz genelinde tepeli pelikan, Çanakkale'de Truva kardeleni gibi birçok bitki ve hayvan türünü koruma altına aldık."
'TÜR KORUMA STRATEJİSİ VE EYLEM PLANINI HAZIRLAYACAĞIZ'
Bugün de Türkiye'deki türlerin korunmasına yönelik yeni proje hazırladıklarını kaydeden Pakdemirli, "Proje kapsamında; tür koruma konusundaki mevcut çalışmaların artırılmasını, model tür eylem planlarının hazırlanmasını, Avrupa Birliği ülkelerindeki iyi uygulamaların incelenmesi ve paydaşlar arasında tür koruma konusundaki bilincin ve farkındalığın artırılmasını hedefliyoruz. Bu proje sonunda, nesli tehlike altında olan türlerin korunması konusunda mevcut çalışmaların etkinliğinin artırılması ile 'Türkiye'nin Tür Koruma Stratejisi ve Eylem Planı'nı da hazırlayacağız. Türkiye'nin yabani türlerinin korunmasından sorumlu olan bakanlıkların kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesi için proje kapsamında eğitimler düzenleyeceğiz. Ayrıca doğal kaynakların, ekosistem hizmetlerinin ve bunlarla bağlantılı olan tehditlerin, tür korumaya dair risklerin daha iyi anlaşılması amacıyla paydaşlarda kapasite artışı sağlanması ve tehlike altında olan türlerin korunması konularında halkın bilgi seviyesinin ve farkındalığının artırılmasına yönelik çalışmalar yapacağız" dedi.
'EVLATLARIMIZA EKSİKSİZ BİR DOĞA TESLİM ETMEK İÇİN ÇALIŞIN'
Bakan Pakdemirli, dün Twitter'daki hesabından 'Yaşadığına dair kanıtlar elimizde. Büyük bir titizlikle onu koruyor ve tüm coğrafyamıza yaymak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Tüm detaylar yarın saat 10.00'da' diye açıklama yapması üzerine bugün herkesin, nesli tükenen canlılar için isim söylenmesini beklediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Tek bir canlı ismi, bu büyük tehlikeyi adreslemeye yetmez. Sosyal medyada, nesli tükenen tüm canlılara dikkat çekmek, çevreyi ve doğal ekosistemi daha güçlü korumak adına bir farkındalık oluşturmak istedik ve bunda da başarılı olduk. Bugün pek çok canlı türü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Doğadaki nesli tüketen değil nesli koruyan toplumlar geleceğe umutla bakabilir. Bizler de üzerimizdeki bu sorumluluğun bilincinde olarak bugün tanıtımını yaptığımız yeni projelerle, nesli tükenme tehlikesi altında olan türlere umut olmaya ve onları korumaya devam edeceğiz. Ayrıca bugün bu toplantıda, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'müzün 15 bölge müdürü de aramızda bulunuyor. Tüm bölge müdürlerimize talimatımdır. Birinci önceliğiniz, nesli tehlike altında olan türleri bulmak ve koruma altına almaktır. Evlatlarımıza eksiksiz bir doğa teslim etmek için dağ tepe demeden 'gece gündüz' demeden çalışın. Ben daima sizlerin yanındayım."