Bakan Çavuşoğlu: İki ülke arasında ayrım yapmak bana göre adaletli bir tutum olacak
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Portekiz Dışişleri Bakanı Joao Gomes Cravinho ile bakanlıkta bir araya geldi. Çavuşoğlu ile Cravinho, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu, Portekiz ile diplomatik ilişkilerin 180'inci yıl dönümüne işaret ederek, "180 yıldır ilişkilerimiz mükemmel düzeyde seyretti. Portekiz Parlamentosu'nda Türkiye Dostluk Grubu da tesis edildi, bundan memnuniyet duyuyoruz. Ticari ilişkilerden savunma sanayiye birçok konuyu ele alma fırsatımız oldu. Şirketlerimizin de Portekiz'e ciddi yatırımları olmaya başladı. Denizcilik alanında önemli bir ülke olan Portekiz ile bu alanda da iş birliğimizi daha da geliştirmek istiyoruz. Portekiz ile eğitim alanında da ilişkilerimiz güçlü. 2014 yılından bu yana 800'den fazla Portekizli öğrenci Türkiye'ye geldi. 6 binden fazla öğrencimiz de Portekiz'e gitti. Ukrayna'daki savaş konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Yaptığımız çabalar ve çalışmalar hakkında bilgi verdim. Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya üyeliği gelişmelerini de konuştuk. Kafkasya'daki gelişmeler, Güney Kafkasya'nın istikrarı ve son gelişmelerle ilgili de görüş alışverişinde bulunduk" diye konuştu.
'NATO'NUN GENİŞLEMESİNE KARŞI DEĞİLİZ'
Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Finlandiya'ya farklı mesaj verdiğimizde İsveç şok olacak' sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanı'mızın yaptığı açıklama, sürecin başından beri gerek Cumhurbaşkanı'mız gerek Dışişleri Bakanı olarak benim yaptığım açıklamaların bir teyididir. Biz başından beri iki ülkenin üyelik süreci başladığında göreceli olarak Finlandiya ile daha az sorunumuz olduğunu vurguluyorduk. Gerek iki ülke gerek NATO iki ülkenin üyelik sürecinin birlikte ilerlemesini istedi. Bu nedenle 3'lü ahitnameyi Madrid'de imzaladık. O günden bu yana Finlandiya tarafından olumlu açıklamalar geldi. Türkiye'ye yönelik yaptırımlar ile ilgili savunma sanayi ürünlerinin ihracatı ile ilgili izinlerde olumlu girişimler olduğunu söyleyebiliriz. İsveç'teki provokasyonlar da gerçekleşmedi. Orada da Finlandiya'nın üyeliğini engellemek isteyen radikal gruplar var. Türkiye olarak biz, NATO'nun genişlemesine karşı değiliz. Başından beri üye olmak isteyen ülkelerin de üye olması gerektiğini her toplantı vesilesi ile söyleyen bir ülkeyiz. Bizim Finlandiya ve İsveç ile kategorik olarak problemlerimiz yok. Onların güvenlik endişelerini anlıyoruz, meşrudur; ama bugün NATO'nun belgelerinde geçen iki tehdit var; biri Rusya diğeri de terörizm. Dolayısıyla Türkiye'nin endişelerinin sadece anlaşılması yetmez, karşılanması gerekiyor."