Ülkeyi kapatın daha pratik...

Belediye halkı uyardı.

Polis halkı uyardı.

Karayolları halkı uyardı.

Hükümet halkı uyardı.

*

Kardeşim!

Adımız üstümüzde, biz halkız.

"Yetkili" olan sizsiniz.

Uyarı maharetse eğer...

Habire biz de sizi uyarıyoruz, "şu yolları düzgün yapın, metro yapın, raylı sistem yapın, deniz ulaşımına ağırlık verin, yeni köprüler yapın" diye.

Yaptınız mı?

*

"Uyarmadı demeyin" diyorsunuz ama... Halk dangalak olduğu için mi, 8 bin köy yolu kapalı? Sığır olduğumuz için mi, 3.5 saatte gelebiliyoruz işimize?

*

İzliyorsunuz mutlaka...

AKOM diye bir yer var.

Afet Koordinasyon Merkezi.

Dev bir salon. Yüzlerce plazma ekran. Bilgisayarlar. Dijital saatler. Kameralar. Devamlı canlı yayın. Uydu telefonlarıyla talimat yağdıran kravatlı birtakım insanlar. Cep telefonları zırıl zırıl. Sağa sola koşuşturanlar. Bir telaş, bir hummalı çalışma ki, sorma gitsin... Zannedersin NASA’dır, uzay mekiğini gönderiyorlar!

*

Halbuki, alt tarafı kar yağıyor.

Ve, bizim bu müthiş "koordinasyon" merkezinden, hep aynı "koordinasyon" çıkıyor:

"Okulları kapatın!"

"Trafiğe çıkmayın!"

*

Denize lağım bağlamışlar, "yüzmeyin."

Deniz, çeşmeye karışır, "içmeyin."

Yağmur yağar, "evleri boşaltın."

Poyraz olur, "vapurları durdurun."

Sis olur, "deniz otobüsü iptal."

Lodos olur, "sobaları söndürün."

Deprem olur, "evlere girmeyin."

Kar düşer, "okulları kapatın."

Buzlanır, "trafiğe çıkmayın."

*

"Uyarmadı demeyin" diyorsunuz ama, "uyarmadın" demeyin... Böyle koordinasyonu babam da yapar, babam da.