Paylaş
Bununla birlikte, zor zamanlar, her endüstriyi işlerini sürdürmek için yaratıcı çözümler bulmaya da yönlendiriyor. Etkinlik ve eğlence sektörünü olumsuz etkileyen bu belirsizlik ve negatif süreç devam etse de, teknolojinin ve dijital servislerin doğru kurgulanması ile birlikte oldukça farklı uygulamalar hayatımıza girmeye başladı bile. Yeni dijital kanallara entegrasyon, interaktif kurgular, oyunlaştırma ve yeni teknolojilerin sağladığı etkileşim etkinlik, eğlence ve spor alanındaki deneyimimizi tamamen değiştirecek. Bu hafta, Wunderman Thomson tarafından yayınlanan Gelecek 100 raporundan da yararlanarak bu alanlarda öne çıkan son trendleri analiz ettim.
Sanal performans ve deneyimler öne çıkıyor
En basit tanımı ile sanal performans, performansı gerçekleştiren kişinin izleyici ile aynı yerde bulunmadığı etkinliği ifade ediyor. Bu, bir konser, konferans, gösteri veya herhangi bir etkinlik olabilir.
Aynı ortamdaki heyecan ve coşkuyu barındırmasa da, sanal performanslar, organizatörler ve sanatçılar açısından daha çok kitleye dijital kanallar üzerinden erişim imkanı sağlıyor. Son kullanıcılar da aslında bir etkinliğe katılmak için göze almaları gereken süreçler yerine evlerinin veya ofislerinin konforunda istedikleri etkinliklere katılabiliyorlar. İlerleyen dönemlerde de bu alanda ciddi bir değişim gözlemliyor olacağız.
Konser ve Etkinliklerin Geleceği
İnsanların evlerinden katılım gösterdikleri etkinlikler ve canlı konserler; sektörün geleceğine yönelik de önemli bir zemin hazırlamaya başladı. Sosyal mesafeye uygun konser mekanı iddiası ile İngiltere’de faaliyete başlayan “Virgin Money Unity Arena”, Ağustos 2020'de ilk konserine ev sahipliği yaptı. Açık havada, katılımcıların birbirleri ile mesafeli, kendi özel oturma yerleri olan konser alanı, izleyicilerin konsere arabaları ile ulaştıkları andan itibaren sosyal mesafeye uyacak şekilde organize edilmiş (araba park yerleri bile bu şekilde oluşturulmuş). İzleyiciler yiyecek içecek siparişlerini de mekanın mobil uygulaması aracılığıyla uzaktan verebiliyor.
“Flaming Lips” ise Ekim 2020'de tüm izleyicilerin ve grup üyelerinin esnek plastik balonların içine yerleştirildiği bir konser vererek sosyal mesafeye uygun konser olgusunu yeni zirvelere taşıdı.
Bununla birlikte, konser ve festivallerde bileklik kullanımları sektörde zaten uzun yıllardır vardı. Bu bileklikler hem giriş/çıkış kontrolü, hem de etkinlik içi ödemelerin temassız olarak basit bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak sağlıyordu. Bu bilekliklere yeni sensörler eklenerek, konsere giden kişilerin birbirlerine çok yaklaşıp, sosyal mesafeye uymadıkları durumlarda, titreşerek uyaracakları özellikler de geliştirilmeye başlandı.
Sosyal medya hayranların gücünü artırıyor
Sosyal medyanın artan kullanımı ve bu platformaların yeni teknolojiler ile kazandığı yetenekler sayesinde, “takipçiler” ya da “fan”lar, hayran oldukları ünlüler ile daha yakın etkileşim kurabiliyor. Özel içerik kanalları, kişiselleştirilmiş mesajlaşma platformları ve artırılmış ve sanal gerçeklikle zenginleştirilmiş konserler ile pandemi sırasında bile ünlü sanatçılar hayranları ile yakınlık kurmayı sürdürdüler. Ülkemizde de pek çok sanatçı özellikle “evde kal” konserleri ile sosyal medya üzerinden canlı konserler verdi (tabii bazen, sosyal medyanın azizliğine uğrayanlar da oldu:))
Sanal spor deneyimleri artıyor
2020'de canlı spor müsabakalarına getirilen seyirci kısıtlamaları, sanal spor ve e-sporu hayatımızın yeni normalleri haline getirdi.
Korona öncesinde de özellikle motor sporlarında, profesyonel sporcuların eğitimleri ve yarışa hazırlanması için yarış simülatörlerinden sıkça yararlanılıyordu. Şu anda, benzer uygulamalar, bu tarz yarışlardan hoşlanan son kullanıcılar için de yaygınlaşmaya başladı. Bu alandaki son trend, amatör oyuncuların, profesyonel sporcular ile sanal dünyada yarışabilmeleri. Yani bu alandaki meraklılar için meydan okuma maksimum seviyeye çıkıyor…
Başka bir örnek de Dünya’nın en zor ve alanındaki en önemli yarışlardan olan Tour de France’den… Sarı mayoyu kazanmak için Pireneler’in doruklarına doğru pedal basan bisikletçileri izlemek bile oldukça heyecan uyandırıyor. Artık, bunun ötesinde evlerinizde bu deneyime ortak olabileceksiniz. Çevrimiçi bisiklet ve koşu eğitim platformu Zwift, Temmuz 2020'de ilk Sanal Tour de France'ı düzenleyerek, profesyonel ve profesyonel olmayan sürücülerin aynı parkurda nasıl performans gösterdiklerini karşılaştırmalı olarak sunmaya başladı.
Nascar da, gerçek bir yarış yerine, 35 profesyonel yarışçıyı bir video oyununda yarıştırdı. Canlı olarak yayınlanan bu etkinlik yaklaşık 1 milyon kişi tarafından izlendi.
Mart 2020’de ise Adidas, amatör futbolcuların antrenmanlarında sergiledikleri performanslarını Sports FIFA Mobile oyununa kaydetmelerine olanak sağlayan akıllı kramponlarını piyasaya sürdü. Bu uygulama sayesinde, oyuncuların vuruş gücü, katettikleri mesafeler ve hızlarına yönelik istatistikler dijital olarak kaydediliyor ve sürekli güncelleniyor…
Kovid-19, e-sporu niş bir sektörden geleneksel sporları tamamlayan önemli bir alana dönüştürdü. Gerçek performansların sanal deneyimler ile birleştirilerek geleneksel sporların e-spor ile yakınlaşması önümüzdeki dönemde de hız kazanıyor olacak…
Apple VR gözlük mü çıkaracak?
Daha önce pek çok kez dile getirdiğim üzere, Apple pandemi kaynaklı müşteri alışkanlıklarındaki ve tercihlerindeki değişimi en iyi şekilde analiz edip, bu doğrultuda yatırımlarına hız veren firmalardan oldu. Nisan 2020’de Apple, sanal gerçeklik alanında (VR) faaliyet gösteren Next VR şirketini satın aldı. Next VR, canlı etkinliklerde VR gözlükler ile 360 derece maç izleme deneyimi sunuyor. Bu tarz uygulamalar ve gözlüklerin yaygınlaşması ile alışkın olunan, geleneksel stadyum ve sinema deneyimine benzer "sanal kalabalıklar" oluşturulabilecek. Yani, aslında kendinizi stadyumda, tuttuğunuz takımın tarafları ile birlikteymişçesine hissederek maçı izliyor olacaksınız. Tabii ki izleme deneyimini zenginleştirmek adına teknoloji, bambaşka imkanlar da sağlıyor olacak: Sanal locada ya da yedek kulübesinden maçı izleme, gözlük üzerinden heyecan verici istatistiklerin görüntülenmesi, aynı zamanda "hedefli reklamcılık" için fırsatlar sunulması , vb…
Karma Gerçeklik (Mixed Reality - MR)
VR’ın göreceli olarak hala hantal, bunun yanında da pahalı ekipmanı ve artırılmış gerçeklik (AR) uygulamalarının mobil cihazlara bağılılığı gibi sınırlamalar, karma gerçekliğin gelişiminin önünü açıyor. MR’nin, sanal ve fiziksel dünya arasında sorunsuz bir şekilde köprü kurması, bu teknolojiyi yeni deneyimler sağlamak adına da cazip bir çözüm haline getiriyor.
MR uygulamalarının uyarlanabilirliği ve kullanım kolaylığı, bu teknolojinin özellikle oyun dünyasında hızla yükselmesine neden oluyor. MR gerçek dünyayı sanal bir dünya ile entegre ederek, oyun içerisinde yeni ortamlar oluşturabiliyor. Ekim 2020'de Nintendo, yeni MR destekli oyunu “Mario Kart Live: Home Circuit”ı piyasaya sürdü. Bu oyun, oyuncuların hem sanal hem de gerçek dünya öğeleriyle etkileşime girerek evlerinin etrafında uzaktan kumandalı araçlarla yarışmalarına olanak sağlıyor.
MR odağındaki yatırımlarda da çok ciddi bir artış söz konusu. Hintli bir MR şirketi olan Jio Platforms’a Nisan 2020'de Facebook 5,7 milyar dolar yatırım yaparken; Google aynı yılın Temmuz ayında şirkete 4,5 milyar dolarlık ek yatırım yaptığını açıkladı. 2020'de Apple’ın aldığı patentler, şirketin yakında kendi MR gözlüklerini de piyasaya süreceğinin bir göstergesi.
Taraftarların takımlarını destekleme süreçleri de değişiyor
Spor takımları açısından da dijital kanallardan daha fazla katılımı destekleyebilen oldukça ideal bir ortam içerisindeyiz. Taraftarlar ile dijital etkileşimler sağlamak bundan böyle de kulüpler için vazgeçilmez bir hal alacak ve takım bağlılığını artırmak için önemli bir kanal olacak. Pandemi öncesinde bile oldukça önemli bir gündem olan dijital uygulamalar, artık tüm spor kulüpleri açısından gelir elde etmek adına zorunlu bir hal aldı.
Blockchain tabanlı çözümler sunan bir şirket olan Chiliz, Kasım 2019'da bir taraftar etkileşim uygulaması olarak Socios.com'u başlatmıştı. Sporun sosyal medya, küresel TV hakları ve superstar oyuncuların popülerliği nedeniyle global bir fenomen haline geldiğine işaret eden şirket, "kulüp taraftarlarının genelde % 99'unun stadyumlarda olmadığını” vurgulayarak; taraftarlara gönül verdikleri kulüp ile etkileşim kurmaları için ödüller ve teşvikler sağlıyor. Blokzinciri tabanlı “token”lar satın alan ya da kazanan taraftarlar, anketler ile kulübe yönelik önemli kararlarda söz sahibi olabiliyor. Sanal bir üyelik sağlayan “token”lar, sahibine ödüller, ürünler ve para ile satın alınamayacak deneyimler de sağlayabiliyor. Ülkemizin önde gelen köklü kulüplerinin de bu aralar, kendi dijital “token”larını piyasaya sürmeye başladığını gözlemlemekteyiz.
Başka bir örnek, Eylül 2020'de Mumbai Indians ismindeki kriket kulübünün, taraftarıyla etkileşim sağlamak için Samsung ile hayata geçirdiği ikinci ekran uygulaması. Bu uygulama ile maç günleri, taraftarların kendi aralarında gol/skor tahminlerine yönelik birbirleri ile yarışmaları sağlanabiliyor.
Canlı maç yorumları
La Liga, Kuzey Amerika’da “LiveLike” ismini verdiği bir platform üzerinden maç esnasında, Samuel Eto’o, Diego Forlán gibi efsane olmuş eski futbolcular ile maç boyunca canlı sohbet, soru/cevap destekli uygulamalar ile özel bir deneyim sunmaya başladı. Bu tarz, eğlenceli dijital maç günü deneyimlerinin yanı sıra; taraftarlar sporculara ve kulübe daha yakın olmak adına 7/24 içerik beklentisindeler. Bu nedenle önde gelen futbol kulüplerinden FC Barcelona, 2020 yazında, arşivden özel sahnelerin de yer aldığı maçlardan ve tekrarlardan oluşan 1.000 saatten fazla içeriğe sahip, yeni nesil yayın platformu Barça TV+ 'yı başlattı. Kulüp bu hizmeti sağlamak için, orijinal belgeseller, içerikler, hatta futbol temelli orijinal bir dizi de dahil olmak üzere platform için içerik oluşturmak üzere kendi prodüksiyon firmasını da hayata geçirdi.
Bu yazımda paylaştığım örnek uygulamalar, sektörün gelişimi ve geleceğine yönelik önemli bazı ipuçları sunuyor. Tüm bu farklı uygulamalardan anlaşıldığı üzere, teknolojiden doğru bir şekilde yararlanıldığı takdirde, etkinlik organizatörlerinin, sanatçıların ya da spor kulüplerinin izleyicileri ile daha duygusal bir bağ oluşturması da sağlanabiliyor. Şu bir gerçek ki ilerleyen dönemlerde, teknoloji ile etkinlik ve eğlence deneyimi bambaşka bir hal alıyor olacak.
Paylaş