Paylaş
Takımların bulunduğu konumlar ve içinde olduğu durumlar fark etmez; Türkiye’de derbi her zaman derbidir. Beşiktaş adına şampiyonluk umutları tükenmiş, camia kaos ve belirsizlik içinde olsa da bu olumsuzluğun taraftar için hiçbir ehemmiyeti olmadığı aşikar. Diğer taraftan Fenerbahçe için şampiyonluk yolunda önemli bir müsabakaydı ve üç puan için sahaya çıktı. İlk yarı çok yüksek bir tempo ve takımların birbirlerine net bir üstünlüğü yoktu. İkili mücadelelerin ve temaslı oyunun kısmen yaşandığı bu bölümde Fenerbahçe Dzeko ile iki kez pozisyona girdi; birini Emirhan çizgiden son anda çıkardı. Bunun yanında Dusan Tadic’in serbest vuruşta direkten dönen ve kornerde Djiku’nun kafayla tehlike yarattığı pozisyonlar vardı.
OĞUZ’DAN VERiM ALAMADI
Beşiktaş ise aynı pozisyon içnde Rafa Silva ve İmmobile’nin vuruşlarında gole ulaşamadı. Fenerbahçe özellikle kanatları kullanmak istese de maksimum ve Oğuz’dan gerekli verimi alamadı. İkinci yarı aslında ilk yarı olduğu gibi maç, Beşiktaş’ın istediği gibi geçti ve oynandı. İkinci yarı başında Dzeko yüzde yüzlük pozisyondan yararlanamadı. Son 20 dakika içerisinde iki takımın değişiklikleri, teknik adamların dokunuşları biraz da maçın skorunu etki edici faktörler oldu.
CHAMBERLAiN MAÇI DEĞiŞTiRDi
Oxlade-Chamberlain’in oyuna girmesi özellikle Beşiktaş’a bir dinamizm getirdi. Fenerbahçe’nin değişikleri ise istenilen sonucu veremedi. Fenerbahçe’nin bu kadar kötü olmasının sebebi Beşiktaş’ı, içinde bulunduğu durum itibari ile rahat yenebilecek düşüncesi içerisinde olmasıydı. Açıkçası çok iyi olmasa da elindeki imkanlarla ve bulunduğu ortam itibariyle ne oynadığını bilen bir Beşiktaş ve kötü olan bir Fenerbahçe’nin derbisiydi.
HAKEM TÜRKMEN ÇOK iYi MAÇ YÖNETTi
Beşiktaş-Fenerbahçe maçının hakemi Mehmet Türkmen bir derbi göz önüne alındığında bence iyi değil, çok iyi bir maç yönetti. Sakinliği ve olaylar karşısındaki dinginliği çok olumluydu. Evet, faul ve fena hareketler ve bazı disiplin hataları yapmış olsa da neticede bir derbi maçı yönetmek genç hakem için kolay değildi.
Türkmen’in ikili mücadeleleri oynatıp, temaslı oyuna izin vermesi kendisi için artıydı. Belki Gedson’un ilk sarı kartı tartışılacak ama genel yönetim itibari ile başarılıydı. Bir tavsiyede bulunacağım; oyunun akışı içinde avantaja bıraktığı veya ani geçişli ataklarda sadece topa odaklanmayıp çevre kontrolü yaparsa ve verdiği faullerde oyuncuların reaksiyonlarına göre değil kendi görüp inandığını verirse güvenirlilik anlamında kendisi için daha iyi olur.
Paylaş