Paylaş
Maç önünde beklentinin yüksek olması için hiçbir neden yoktu aslında. Monaco, Kızılyıldız’a takılmadığı sürece gruptan çıkması imkansızdı Trabzonspor’un. Taraftar da Fransız ekibinin puan kaybına pek inanmamış olacak ki tribünlerde hatırı sayılır boşluklar vardı. Abdullah Avcı ve teknik ekibinin stratejisi ilk düdükten itibaren net bir şekilde anlaşıldı. Merkezde pas yapıp kalabalık olmak, sonrasında da Trezeguet’yi Wingo ile birebir bırakmak. Bordo mavililer ilk 20 dakikada dört kez bu hücumu denediler ve neredeyse hepsinde de etkili oldular. Bunların ikincisinde topu önünde bulan Bakasetas, Avrupa’da bu sezon defalarca yaptığı gibi topu ağlara gönderdi.
UĞURCAN’A iŞ DÜŞMEDi
Merkezde Siopis ile kesicilik yakalayan, en önde Yusuf Yazıcı ve sağ kenarda Abdülkadir ile pas hızını artıran Trabzonspor, sezon başından beri en heyecan verici, en tempolu ve en akıcı futbolunu oynadı ilk 45 dakikada.
Hücum performansı ikinci yarıda biraz düşse de savunma olarak maçın büyük bölümünde kusursuza yakındı bordo mavililer. Ferencvaros’un ilk isabetli şutu 80. dakikada geldi. Uğurcan’a neredeyse hiç iş düşmedi. Açılış maçında 75 dakika 10 kişi oynayan Macar ekibinden puan alamamamızın acısını bir kez daha fazlasıyla hissettik.
BÜYÜK ŞANSSIZLIK
Trabzonspor, ger- çekten çok ilginç bir Avrupa Ligi macerası geçirdi. Deplasmanda 3’te 3 mağlubiyet, iç sahada 3’te 3 galibiyet. 9 puana, 4-0’lık Monaco galibiyetine rağmen grup üçüncülüğü. Nereden bakarsak bakalım büyük şanssızlık. Konferans Ligi hedef küçültme olarak gözükebilir ancak oyununu oturtmuş, sakatları dönmüş bir Trabzonspor’un bu turnuvada çok üst yerlere gidebileceğine dair bir umut beslemek hayalperestlik olmasa gerek.
Paylaş