Güncelleme Tarihi:
Fildişi Sahilleri’nde doğan ve futbol oynayan her çocuğun hayâlidir Didier Drogba gibi olmak. Beşiktaş’ın yeni transferi Eric Bailly gibi bir de onun memleketi Bingerville’de doğup büyüdüyseniz bu istek ve hayâl çok daha fazladır. İlkokul yıllarında futbola başlayan Bailly için hayat her Afrikalı çocuk gibi çok zordu. Ekonomik koşullar onu küçük yaşlarda çalışmaya itti. Abidjan’da ikinci el telefon satan Bailly kazandığı paralarla ailesine destek olmaya çalışıyordu. Telefon dışında bir yandan sokaklarda sigara bile satıyordu. Drogba gibi golcü bir oyuncu olmak isterken asıl yeteneğinin rakipleri durdurmak olduğunu anlaması çok uzun sürmedi. Artık yeni bir idole ihtiyacı vardı. Ve seçimini Sergio Ramos’tan yana yaptı. İyi bir takım bulmak ve iyi para kazanmak için denemeye gitmediği takım kalmadı.
ESPANYOL SAYESiNDE KADERi DEĞiŞTi
2011 yılında düzenlenen bir gençlik turnuvası sayesinde Espanyol tarafından fark edilen Bailly artık İspanya’da oynayacaktı. Espanyol ile özellikle Katalan derbisindeki Barcelona performansı ve Lionel Messi’ye karşı oynadığı oyun büyük ses getirdi. Ve sadece 5 kez formasını giydiği Espanyol’dan Villarreal’e transfer oldu. Burada da iyi performans tez ayrılığı getirdi. Manchester United’ın başına geçen Jose Mourinho hayranı olduğu oyuncuyu ilk transferi olarak Old Trafford’a götürdü. Manchester City ve Barcelona tarafından da istenen oyuncu kendisine özel bir ilgi gösteren ve bizzat arayan Mourinho’yu tercih etti. Şimdilerde Roma’da olan Mourinho çok değil geçtiğimiz sezon da Bailly’yi istedi ama bu transfer gerçekleşmedi.
EN iYi DÖNEMiNDE SAKATLIKLARLA BOĞUŞTU
Eric Bailly, sezonun ilk birkaç ayında Premier Lig’de boy gösteren en iyi defans oyuncuları arasında yer aldı. Sakatlık sorunları yokken, Manchester United savunması büyük bir güven içindeydi. O dönem United ligde başarılı olamadı ancak savunma olarak en iyi dönemlerinden birini yaşadı. Öyle ki Fildişi Sahilli oyuncunun formayı giydiği ilk sezon Kırmızı Şeytanlar, Premier Lig’i 6. sırada bitirdi.
Ancak aynı United 38 karşılaşmada rakiplerine sadece 29 gol izni vardı. Bu istatistikte de Manchester United, 26 gol yiyen Tottenham’ın ardından ligde ikinci basamakta yer aldı.
Ancak sakatlıklar onun uzun süre sahalardan uzak kalmasına ve Manchester United’daki formasından yavaş yavaş uzaklaşmasına neden oldu.
NE MESSi NE RONALDO CEVABIM RAMOS
Eric Bailly, Guillem Balague’nin YouTube kanalındaki röportajında ise idolü Sergio Ramos hakkında çarpıcı sözler sarf etti: “En büyük ilham kaynağım her zaman Ramos olmuştur, futbolda yaptıkları ve üst düzeyde kalmayı başarma şeklinden dolayı ona büyük bir hayranlık duyuyorum. Benim için tarihin en iyi oyuncularından biri. Herkesin kendi fikri var ama o benim için en iyi ve mükemmel referans noktalarından biri. Bana Messi mi Ronaldo mu diye sorarsanız cevabım Ramos olur.”
SAKATLIK GERÇEK OLMAYAN BALON HAYATIN PARÇASI
Bailly, sakatlıklarla boğuştuğu dönemi Players Tribune’e verdiği röportajda şöyle açıklıyor: “Diz sakatlığı yaşadığımdan beri futbol oynamadım. Hiç böyle bir ameliyat olmamıştım. Ne kadar çalışırsanız çalışın, vücudunuzun her an sizi başarısızlığa uğratabileceğini hatırlatmak rahatsız edici. Ama ben hazırlıklıydım. Çünkü bu sakatlık, gerçek olmayan bir hayatın parçası. Demek istediğim, profesyonel bir futbolcu olarak hayatın bir balon olduğu. Normal insan hayatlarıyla çok az ortak noktası var. Sakatlanmak elbette zordu ancak Afrika’da çocukken başıma gelenler daha zordu. Bu zamanlar geriye dönüp bakmama ve buraya nasıl geldiğimi hatırlamama yardımcı oldu.”
GÜÇLÜ VE ÇOK YÖNLÜ BiR OYUNCU
Eric Bailly fiziksel anlamda çok güçlü bir oyuncu. Agresifliği, hızı, hava toplarındaki hakimiyeti ve her iki ayağını da kullanabilmesi onu ön plana çıkaran en önemli özellikleri. Sağ ve sol bek oynayabilmesi de çok yönlülüğünün önemli bir parçası. Onunla ilgili en büyük endişe ise taktik duygusuyla ilgili. Yeteneğine olan güveni savunmada son adam olduğunda basit hatalar yapmasına neden olabiliyor. Zayıf olan pas kalitesi de en büyük handikaplarından biri.