Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Dünyanın en çok ziyaret edilen şehirlerinden Londra, gezmeye doyamadığımız, her gelişimizde farklı bölgelerini ve hazinelerini keşfettiğimiz bir şehir. Bu yazıda, Londra’nın şehir merkezini, diğer “zone”ları dikkate almadan sadece “Zone 1”i bölgelere ayırarak inceleyeceğim. Bu bölgelerden Westminster – Piccadilly – Soho - Covent Garden’ı başka bir yazı vesilesiyle anlattığımdan sadece Trafalgar, Bloomsbury ve Knightsbridge’i anlatacağım.

Haberin Devamı

Trafalgar Square, müzeleri, restoranları, kafeleri ile gece-gündüz her daim kalabalık. John Nash tarafından tasarlanan bu meydan, Londra’daki açık hava etkinliklerinin ana mekanı. Napoleon’a karşı yürütülen Trafalgar Muharebesi’nin kahramanı Amiral Lord Nelson adına dikilen Nelson Sütunu, 50 metre boyunca Trafalgar Square’in tam ortasında yükseliyor.

Trafalgar Square’in en gösterişli yerinde bulunan ve ulusal sanat koleksiyonunu içeren National Gallery, Erken ve Yüksek Rönesans döneminden eserlerle ve 17.yüzyıl İspanyol ressamlarından kalma resimlerle görülmeye değer. 13. Yüzyıl – 15. Yüzyıl arası “Erken Rönesans (Early Renaissance)” ressamlarından Bellini, Botticelli, Raphael, Leonardo (Galeri’de bulunan Leonardo Da Vinci’nin “Madonna ve Çocuk” tablosunu önünde her daim uzun kuyruklar oluşur); 16 Yüzyıl “Yüksek Rönesans (High Renaissance)” ressamlarından Bronzino, Michelangelo, Veronese; 17. Yüzyıl Barok (Baroque) Dönemi ressamlarından Caravaggio, Rembrandt, Tubens, Vermeer; 18.Yüzyıl – 20. Yüzyıl Rococo dönemi ressamlarından Goya, Monet, Van Gogh, National Galeri’de adeta birbirleriyle yarışıyor. Bu kadar önemli bir galerinin girişinin ücretsiz olması, İngilizler’in sanata bakışının adeta bir özeti: Sanat, sadece cebinde parası olanlara değil, herkese ait!

Haberin Devamı

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

National Gallery’nin yanında bulunan National Portrait Gallery’de Tudor Dönemi İngilteresinden günümüze, İngiltere tarihine iz bırakmış ünlülerin portreleri yer alıyor. Bu müze, kraliyet ailesi üyelerinden şairlere, politikacılardan yazarlara kadar sayısız İngiliz’in bir resm-i geçidi adeta.

Bloomsbury

Bloomsbury bölgesi, dünyaca ünlü British Museum, British Library, Uniersity of London ve Bloomsbury Square’e ev sahipliği yapıyor. 1753 yılında kurulan ve Dünyanın profesyonel anlamda kurulmuş en eski müzesi olarak kabul edilen Bristish Museum, sahip olduğu koleksiyonun verdiği ağırlıktaki entelektüelitesiyle bütün semti etkisi altına almış. Tarih öncesi parçalarıyla Müze, sizi 2 milyon yıl kadar geriye götürüyor. Her yıl British Museum’un yaklaşık 100 galerisini ziyaret eden milyonlarca turist, özellikle Eski Asya, Mısır, Yunan ve Roma döneminden kalma eserleri hayranlıkla inceliyor. Müzede bulunan Mısır Mumyaları, Atina Parthenon’dan getirilen heykeller, efsanevi Rosetta Taşı büyük ilgi odağı olsa da Çin koleksiyonu porselen ve seramikler, Hindistan koleksiyonundaki Buda rölyefleri, Japon samuray kültürünü yansıtan parçalar, Anadolu, Afrika ve İslam koleksiyonuna ayrılmış kısımlar da görülmeye değer.

Haberin Devamı

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Bu bölgede yer alan ve 1997 yılında açılan British Library, başta Shakespeare’inkiler olmak üzere el yazmaları, haritaları ve işitsel arşiviyle sadece Londra’nın değil tüm İngiltere’nin en önemli kütüphanesi. İngiltere’de basılan her kitabın bulunduğu bu kütüphanede sayfaları ekranda görülebilen Lindisfame İncilleri’nin ayrı bir yeri var.

Knightsbridge - Marylebone

Henry’nin av partileri düzenlediği Hyde Park’ta şimdilerde geçler kendi partilerini veriyorlar. 17.yüzyılda halka açılan park, özellikle yaz aylarında tam bir açık hava eğlence alanı. Londra’daki en büyük park olmasa da Londra’daki birçok parktan sadece biri olsa da sahip olduğu konumu itibariyle Hyde Park, Londra’daki en popüler park. Burada göletteki kuğuları besleyebilir, uzun yürüyüşler yapabilir, yemyeşil çimlere uzanıp kitabınızı okuyabilir, sincapların elinizden bir şeyler yemesini seyredebilir veya konserleri dinlerken çimlere uzanabilirsiniz.

Haberin Devamı

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Hyde Park’ın yakınlarında bulunan Harrods, yeni ve daha büyük olanlarının açılmasıyla eski şaşaasını kaybetse de yine de en pahalı markaların birbiriyle yarıştığı bir alışveriş merkezi. 1849’da açılan bu çok katlı mağazada hemen her şeyi bulmak mümkün. Sadece kıyafet ve mücevheratta değil, yeme-içmede de restoranı, fırını ve kafesiyle Harrods, eskisi kadar olmasa da hala iddialı. 

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Kraliyet parklarından en beğenilenlerden biri olan Regent’s Park, balmumu heykelleriyle Madame Tusaud, Sir Arthur Conan Doyle’un kurgu karakteri Sherlock Holmes’un romanları dikkate alınarak oluşturulan Sherlock Holmes Museum ve 1828’de açılan hayvanat bahçesi London Zoo, Marylebone bölgesinde.

Ne Alınır?

Haberin Devamı

Şehrin en havalı alışveriş caddesi Oxford Street ve Regent Street’te yapılacak uzun yürüyüşlerde, mağaza vitrinlerinde ilginizi çekecek bir şey mutlaka karşınıza çıkar. Marble Arch’tan Tottenham Court Road’a uzanan 2,5 km uzunluğundaki meşhur Oxford Street üstündeki Selfridges Alışveriş Merkezi, lükste Harrods’la yarışır. Yine cadde üstündeki Primark ise bütün ülkeye yayılmış diğer şubelerinde olduğu gibi daha uygun fiyatlıdır. 

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Zone 1’in biraz dışında meşhur Camden Town pazarında bir yandan tezgahlardan hediyelikler alabilir, diğer yandan sokak yemeklerinin tadına bakabilirsiniz. Küçük hediyeliklerde İngiltere’ye özgü kırmızı çift katlı otobüs, siyah taksi, kırmızı telefon kulübesi ve yine kırmızı posta kutusu sayılabilir. Bunun dışında Londra, şapka, çanta ve parfüm gibi ürünlerde de iyi bir hediye alternatifi sunar. 

Haberin Devamı

Trafalgar’dan Hyde Park’a Londra

Fotoğraflar: Serhat SARISÖZEN

Yazarın Tüm Yazıları