Paylaş
1- Deşarj eden deniz
Ayvalık’ta Mayıs itibariyle deniz sezonu açılıyor. Atlas Okyanusu’ndan, Pasifik Okyanusu’na kadar birçok denizde yüzmeme rağmen Ege’nin berrak sularının yeri benim için çok ayrı. Yumuşacık kumlarının üzerinde güneşlendikten sonra çarşaf gibi dümdüz olan buz gibi denizinde ferahlamak oldukça deşarj edici… Kış ayının sizde bıraktığı yorgunluğu burada kısa süre içinde üzerinizden atabilirsiniz. Üstelik buradaki plajlar fiyat olarak Çeşme, Bodrum plajlarından çok daha uygun. Sarımsaklı’daki Aytaş Beach, Patricia Koyu’ndaki Sobe Beach ve Cunda Adası’ndaki Ortunç Beach (fiyat olarak diğerlerinden biraz daha fazla) benim favorilerim arasında. NOT: Bu yerleri tercih edecekseniz, önceden rezervasyon yaptırmayı unutmayın.
2- Tadı damakta kalacak lezzetler
“Rakı, balık, Ayvalık” sözünden anlaşılabileceği gibi Ayvalık’ta oldukça fazla balıkçı bulunuyor. Ayvalık’a tatile gelen birçok kişinin en büyük keyfi bu balık lokantalarına gidip, birbirinden leziz mezeler ve rakı eşliğinde güneşi batırarak akşam yemeği yemek. Ancak bu yerler dışında da Ayvalık’ta gidilebilecek çok güzel restaurantlar ve farklı lezzetler bulunuyor. Akşam yemeği için Cunda Adası’ndaki Ayna Restaurant’ı tavsiye ederim. Şık ve sade dizaynıyla İstanbul’daki lüks yerleri aratmayan bu mekânda benim favorilerim arasında meze tabağı ve karidesli makarna var.
Akşam yemeği için diğer önereceğim yer Yelken Restaurant. Güler yüzlü garsonları, geniş menü seçeneği ve mükemmel manzarasıyla bu restauranta güneş tam batmadan gitmenizi tavsiye ederim. Güne veda ederken, kızıl- pembe bir renge bürünen gökyüzünü Yelken Restaurant’tan izlemek oldukça keyifli. Sabah kahvaltı için ise Ayvalık tostu bir numaralı tercihim. Ayvalık’ta Ayvalık tostu yedikten sonra, yiyeceğiniz hiçbir tost sizi tatmin etmeyecektir. Eğer daha sağlıklı bir kahvaltı düşünüyorsanız Sızma Han Butik Otel’in denizin üzerindeki geniş terasında güne keyifli bir başlangıç yapabilirsiniz. Bunların dışında, Cunda Adası’nda yer alan Uno Restaurant’ta pizza yemenizi, Ayvalık’ın içinde yer alan Pino isimli küçük ve sempatik mekânda hamburger tatmanızı, Çamlık dondurmacısında isterseniz külahta isterseniz helva arasında dondurma denemenizi şiddetle tavsiye ederim.
3- Manzara, alışveriş ve dokusu bozulmayan Rum evleri
Yemyeşil doğasına hayran kalacağınız Ayvalık’ta içinize bol bol oksijen çekin. Kuş cıvıltılarıyla uyanıp, doğa yürüyüşleri yapmak burada gerçekten çok keyifli. Bu yemyeşil manzarayı görebileceğiniz en güzel nokta ise Şeytan Sofrası. Bu tepeye çıktığınızda ayak izinin içine bozuk para atma geleneğini ihmal etmeyin. Alışveriş deyince aklınıza büyük AVM’ler gelmesin. Ayvalık’ın çarşısında gezinebilir, Cunda Ada’sında tezgâhlarını kuran takıcılara bakabilir ve küçük antika dükkânlarında alışveriş yapabilirsiniz. Son zamanlarda adı oldukça sık duyulmaya başlayan Küçükköy ise alışveriş için ikinci durak. Burası bana küçük sevimli dükkânları ve kafeleriyle Alaçatı’yı andırıyor. Ayvalık’ın içinde ve Cunda Adası’nda sokakları keşfetmek için küçük bir yürüyüşe çıkarsanız dokusunu koruyan Rum evlerini görebilirsiniz. Kocaman taş binarın renkli kapıları, daracık sokakların gizemli havası ve arnavut kaldırımları fotoğraf çekmek için ideal.
Fotoğraflar: Dila ATSAN
Paylaş