İstanbul’a iki saat uzaklıktaki cennet! 60 TL’ye unutulmaz bir hafta sonu tatili…

İstanbul’dan2-2,5 saat uzaklıkta Avrupa kıtasındaki komşularımıza en yakın ve hatta sınıra yakın olması nedeniyle Bulgar ve Yunan turistin ağırlıkta olduğu mükemmel bir hafta sonu rotası Edirne… Üç günlük yolculukta gez gez bitiremediğim ve yine gitmek için bol sebebimin olduğu Edirne’de gezilecek ve görülecekler yerleri sizler için hazırladım. Hatta 60 TL’ye konaklama yapacağınız çok şirin bir kamp alanı da var. İşte size sakin bir hafta sonu rotası Edirne gezi rehberi…

Fotoğraflar: Alamy, Seymen Bozaslan

Kültürel mirasımızın en büyük izlerinin hepsi neredeyse Edirne’de… Görkemli camiler, köprüler, kiliseler, külliyeler ve daha fazlası… Şehirde adım attıkça sanki bambaşka yüzyıla seyahat ediyormuş gibi hissediyor insan…

Üç dine ev sahipliği yapmış, içinden üç nehrin geçtiği bu güzel kentte keşfedecek çok şey var. Sırasıyla başlayalım…

Selimiye Camii
II. Selim, Mimar Sinan'a, "Rüyamda, Peygamberimiz efendimiz bir cami istedi" deyince Mimar Sinan cami yapımı için çalışmalara başladı.

Mimar Sinan ve II. Selim Edirne’ye giderler ve cami yapımı için son kararlar verilip caminin yapımına 1569 yılında, yüzlerce kurban kesilerek başlanır. İçinde çok fazla hikâye bulunduran özel bir yer. Mutlaka uğranılmalı…

Adalet Kasrı
Meşhur Kırkpınar yağlı güreşlerinin yapıldığı Sarayiçi’nde yer alan Adalet Kasrı, Kanuni döneminde kanunların yazıldığı ve yayınlandığı yer olarak biliniyor. Benim Edirne yolculuğumda hemen yanındaki köprüde restorasyon çalışmaları vardı. Bu sebeple yakından bir çekim yapamadım. Fakat fotojenik bir yer gerçekten.

Uzunköprü
Üç kıtaya hükmeden Osmanlı ocağının, Osmanlı topraklarındaki ilk eser Uzunköprü.

Unutulmaz miraslardan birisi ve günümüzde hâlâ sapasağlam ayakta duran bir köprü. 1425 yılında inşasına başlanmış.

1444 yılında tamamlanmış. 174 kemerli, 1293 metre uzunluğunda. Adını ilçeye vermiş. 1917 yılında bölgenin adı Uzunköprü olmuş.

Ali Paşa Çarşısı
Mimar Sinan'a yaptırılan bir yer. Kırmızı beyaz taşları ile meşhur bir çarşı. Edirne'nin ticari hayatı burada geçiyor. Halkın ağırlıklı tercih ettiği çarşıda 130 dükkân var. Evliya Çelebi seyahatnamesinde çarşı için “Kandillerin yandığı yer, 60 gece bekçisi bekler” demiş.

Eski Camiiİnşasına 1403'te başlanmış, 1414'te tamamlanmış. Tüm iç duvarlarda olan hat yazmaları. Duvarların üzerindeki simsiyah yazılar, güçlü bir mabed oluşturuyor. Camii içinde ayrıca Kabe’den gelen taş var.

Üç Şerefeli Camii
Sultan II. Murat tarafından yapılmış bir camii. 1447 yılında ayakları felçli Konyalı bir mimar tarafından yapılmış. Mimarisi direkt kendini belli eden güzel bir camii…

Karaağaç
Karaağaç’ta gezilecek yerlerin başında Lozan Anıtı ve Müzesi, Trakya Üniversitesi Rektörlük Binası ve Kara Tren bulunuyor.

Lozan Anıtı, Karaağaç’ın tekrar Türk topraklarına kazandırılmasını temsil ediyor.

Bölgede bir de tarihin detayını anlatan Lozan Müzesi bulunuyor.

Karaağaç’ta bulunan tren garı ise II. Abdülhamit tarafından yaptırılmış. İstanbul’daki Sirkeci Garı örnek alınarak inşa edilmiş. Geçmişte Şark Ekspresi olarak da bilinen kara tren ise burada bulunuyor.

Türkiye ile Yunanistan sınırında bulunan bu tren 1950’lere kadar kullanılmış. Günümüzde ise ziyarete açık bir kompleks...

Sağlık Müzesi
Edirne’de görülecek yerlerin başında geliyor. 1484 yılında II. Beyazıt’ın talebiyle yapılmış bu Darüşşifa. Bir veya iki kısımdan oluşuyor genelde Darüşşifalar o dönemde. Fakat burası üç bölüm. Bu külliyede şuruphane, çamaşırhane, mutfak, ilaçhane kısımları yer alıyor. Altıgen ve geniş olan avluda hastaların hava alması planlanmış.

Ayrıca iç mekânın kubbe olması ve tepesinde fener olması da ferah bir iç mekân olarak tasarlanmış. Dört yazlık ve altı kışlık kısım bulunan Darüşşifa’da hoş koku, müzik ile tedavi amaçlanmış. Bu arada bu darüşşifa’da ücret asla ödenmezmiş. Gerçekten Allah rızası için yapılıyormuş yani. Hastalar doktor, ilaç ve yatak ücreti asla ödemezlermiş. Hatta pazartesi ve perşembe günleri halka ücretsiz ilaç dağıtılırmış.

Meriç Nehri ve Köprüleri
Edirne merkezden Karaağaç’a doğru giderken köprüler üzerinden geçersiniz. Meriç ve Tuna nehirlerinin üzerinde bulunan köprülerdeki balkonlardan zamanında padişahlar manzara izlermiş.

Bu açıdan pek kıymetli bir yer açıkçası. Bu balkonlarda manzaralar kadar bir diğer güzel mesele ise tavan resimleri. Köşk balkonlarından manzaraya bakarken tavana da bakın lütfen…

Nerede kalmalı?
En sakin ve sessiz yer Demircioğlu Camping… Huzurlu ortamı ve dere kenarında kuş sesleri içinde sunduğu konaklamayla şehirden kaçmak için mükemmel bir seçenek.Edirne Keşan’da Mecidiye yolu üzerinde yer alıyor. Edirne’den 1,5 saat uzaklıkta ve dört bungalov evden oluşuyor. Birkaç ay içerisinde ise bu sayı 14’ü bulacak.

Her bungalovda üç kişi kalabiliyor. Konforun zayıf, ama samimiyetin yüksek olduğu bu camping alanında bungalovlar sobayla ısınıyor. Görevliler siz rezervasyonu yaptırdıktan sonra odayı sıcacık yapıyor ve sizin gelmenizi bekliyor.

Yani camping alanına girdiğinizde sıcacık odanız hazır. Kişi başı konaklama 60 TL. Bu fiyata kahvaltı dâhil değil. Kahvaltı veya gözleme isterseniz ise işletme sahipleri mutfakta maharetlerini gösteriyorlar.

Camping alanında ayrıca alkollü alkolsüz içecekler, ızgara çeşitleri ve yemek imkânı da mevcut. Bungalovlarda tuvalet veya banyo bulunmuyor. Bu ihtiyaçlar ortak kullanım alanı olan tuvalet ve banyolarda gerçekleştirilebiliyor. Bölgeye geldiğinizde ister doğa yürüşü yapabilir isterseniz ise Gökçetepe Tabiat Parkı, İtalyan Koyu gibi en fazla 8 km yolculuk yaparak keşfedebileceğiniz doğal güzellikleri ziyaret edebilirsiniz.

Edirne’de nerede hangi lezzetti tatmalı?
Kesinlikle ciğer yemelisiniz. Aydın, Niyazi ve Akgünler’de ciddi bir rekabet var.

Ve herkes farklı farklı ciğerciler beğeniyor. Bence üçü de başarılı fakat benim tavsiyem Akgünler, Niyazi ve Aydın sıralaması.