Pelin AKKUŞ / Instgaram: @pelinlegez
Ege'nin doğallığı hiç bozulmamış en huzurlu köyü
Ege'nin huzur adresi Söğüt köyü. Yaklaşık 3 bin kişilik nüfusu olan bu küçük köy, Marmaris’e iki saatlik uzaklıkta… Doğallığı hiç bozulmamış bir cennet. Şu sıralar biraz olsun kafa dinlemek istiyorsanız burası tam size göre... İşte size Söğüt hakkında detaylar…
Ege ve Akdeniz arasında huzur adresi Söğüt köyü. Yaklaşık 3 bin kişilik nüfusu olan bu küçük köy, Marmaris’e iki saatlik uzaklıkta… Doğallığı hiç bozulmamış bir cennet. Şu sıralar biraz olsun kafa dinlemek istiyorsanız burası tam size göre... İşte size Söğüt hakkında detaylar…
Fotoğraflar: Alamy, Pelin Akkuş
Fotoğraflar: Alamy, Pelin Akkuş
Yalnız benim ruh halimle o kadar örtüşüyorlardı ki sonucun harika olacağından hiçbir şüphem yoktu. Bu fikirlerle yine yola koyuldum. Ege ile Akdeniz’in arasında kalan bir köydü bu sefer varmak istediğim. Doğallığı gerçekten hiç ama hiç bozulmamış. Marmaris’ten iki saat uzaklıkta olan bir cennet.
Virajlı yollar yeşilin her tonunda ağaçlarla kaplanmış, gökyüzü ara ara size maviliğini gösteriyor, ara ara masmavi deniz “Hoş geldin bu daha ne ki” diyor sonrasında ise irili ufaklı adalar sizlere şapka çıkarıyor. Doğanın uyumu, sessizliğin huzuru ve mutluluğumun pembeliği karışmış adeta…
Virajlı yollar, sizi köyün merkezinden kıyı şeridine doğru götürürken, manzaralar kameranızı isyan ettirecek cinsten. O kadar eşsiz, o kadar oraya özgü, bir o kadar nadide.
Burası bir Ege köyü. Hafızalarınızda yer edecek anılar biriktirmeniz için ideal bir destinasyon. Küçük olması açısından yapabileceklerinizin sınırlanacağını düşünmenizi asla istemem.
Evet evet en güzel günbatımı diyorum, görebileceğinizin en farklısı. Renklerin en turuncusu, en sarısı, en pembesi, en kırmızısı, en moru hatta kartelada olmayan renklerin en karıştığı büyüleyici gün batımı. Bir şölen gibi.
Etrafta birçok doğal ürün olduğunu bilmek ve bunların mutfağa katkısını düşünmek acıktırmıştı bile beni.
Esinti Söğüt Restoran’da vişneli pazı sarma, karidesli börek, sübye kokoreç, patlıcana sarılmış sütte karides ve çıtır kabak yemeden asla dönemezdim. Esen ve Özgür Selçuk kardeşlerin işlettiği bu mekan, 1960’lı yıllarda anneanne ve dedeleri tarafından küçük bir köy kahvesi olarak hizmet veriyormuş.