Deniz, kum ve güneş üçlüsünün en sakin adresi: Gökçeada

Gökçeada denince herkesin aklına sokaklarında dolaşacağı Rum köyleri ve muhteşem sahilleri gelir. Gökçeada’nın bilinen turistik yüzü bu… Ama adada birkaç gün zaman geçirerek keşfe çıkınca, bir anda farklı bir ada görmeye başlayacaksınız. Hazır bayram tatili de yaklaşıyorken mutlaka burayı listenize eklemelisiniz. Şu sıralar en çok satılan turların başında Gökçeada var. İşte Gökçeada’ya gitmek için altı neden...

Fotoğraflar: gezegeni keşfet, Yonca Evren, seyahat dergisi, Panoramio, gökçeada rehberim, gezimanya

1- Kolay ulaşım
Rotanızı Gökçeada'ya çevirmeye karar verdiğinizde adaya ulaşmak için feribotları kullanmanız gerekiyor.

Çanakkale açıklarında yer alan adaya Kabatepe'den ve yaz aylarında şehir merkezinden hareket eden feribotlarla doğrudan geçebilirsiniz.

Arabanızla geldiyseniz, arabalı feribotlarla adaya kendi aracınızla birlikte gelerek Gökçeada'nın yemyeşil doğasını daha rahat keşfedebilirsiniz.

Kabatepe'den adaya feribotlarla yapılan yolculuk yaklaşık 1 saat 20 dakika sürüyor.

Gökçeada'da önceki yıllarda kullanılan bir de havalimanı var ancak buraya yapılan uçuşlar bir süredir durdurulmuş durumda.

Adaya gelmek için dilerseniz önce Çanakkale'ye uçarak daha sonra şehirden feribotlara binebilirsiniz.

2- Adanın tarihi ve doğal güzellikleri
Gökçeada'da turunuza Kaleköy, Zeytinliköy ve Tepeköy gibi adanın tarihi evleriyle ve sakin yaşamıyla meşhur köylerini gezerek başlayabilirsiniz.

Bu yerler arasında ziyaretçilerin ilk duraklarından biri olan Zeytinliköy aynı zamanda yemek veya tatlı ve kahve molası vermek için en ideal adreslerden.

Madam'ın Dibek Kahvesi ile meşhur köyde geleneksel yöntemlerle hazırlanan dibek kahvesinin tadına mutlaka bakın.

Yanında sütlü tatlılarla servis edilen meşhur kahvelerden isterseniz birkaç paket satın alarak adadan ayrılabilir ve yanınızda hediye olarak getirebilirsiniz.

Havaların iyice ısındığı yaz aylarında vereceğiniz molalarda ise taze sıkılan karpuz veya kavun suyu imdadınıza yetişecek.

3- Ege'nin serin sularına açılan plajlar
Adada tarihi köylerin yanında denize girebileceğiniz çok güzel plajlar da var.

Kendinizi ada sahillerinden Ege'nin masmavi sularına atmak istediğinizde Aydıncık adıyla da bilinen Kefaloz Plajı'na veya adanın en batısında yer alan Gizli Liman'a yolunuzu düşürebilirsiniz.

Aynı zamanda adanın en güzel plajları arasında sayılan Aydıncık Plajı hemen yanında bulunan çamur banyosuyla biliniyor.

Sörfe merakınız varsa, Kefaloz'da rüzgar sörfü eğitimi alarak kendinizi burada rüzgara teslim etme şansınız da var.

4- Birbirinden nefis lezzetler
Gökçeada'da tatil yaparken tadını uzunca bir süre anımsayacağınız doğal lezzetlerin tadına bakabilirsiniz.

Sabahları kahvaltı için yemyeşil ağaçların altındaki masalarda oturup taze ada lezzetlerini deneyebileceğiniz Mustafa'nın Yeri bu anlamda tercih edilebilecek belki de en doğru seçeneklerden.

Öğle saatlerinde gelirseniz de damla sakızlı muhallebinin ve nefis kahvelerin tadına mutlaka bakın. Üstelik burası lezzetleriyle olduğu kadar uzun yaz akşamlarında arkadaşlarınızla ve sevdiklerinizle keyifli sohbetlere dalabileceğiniz atmosferiyle ziyarete değer.

Gökçeada'da neredeyse her adımınızda etrafınızı saran doğallık sayesinde adada arıcılık ve bal üretimi de gelişmiş durumda. Arıların burada yaşayan halka ve ziyaretçilere hediyesi olan balların yanında ada halkı tarafından yapılan kaymağı, keçi peynirini ve reçelleri tadabilirsiniz.

5- Sakin ve huzurlu ada yaşamı
Gökçeada'da sabahları gözünüzü bademli kurabiye ile açıp, adanın yeşil tepeleri arasında gezinebilirsiniz. Öğleden sonra, hava iyice ısındığında ise adanın merkezinde yer alan dondurmacılardan alacağınız karadutlu veya kavunlu dondurmalarla serinletici bir mola vermeyi unutmayın.

İsterseniz tarihi kaleye çıkarak buradan Semendirek Adası'nın manzarasını izleyebilirsiniz. Hafta sonunu adada geçirecekseniz, pekmez, bal, keçi peyniri ve salça gibi adanın doğal lezzetlerinin yan yana tezgahlarda sıralandığı pazardan alışveriş yapmadan ve pazarcılarla sohbet etmeden buradan ayrılmayın.

Üstelik adada yaşam tam anlamıyla rahatlık ve keyif üzerine kurulmuş denebilir. İsterseniz ağaçların altında sakin bir yeri gözünüze kestirerek burada tüm günü kitabınızı okuyarak veya uyuklayarak geçirebilirsiniz.

6- Mavi dünyanın zenginlikleriAdanın Ege'ye açılan plajlarından denize girmek ve sahilde rüzgar sörfü yapmak kesmezse, Yıldızkoy başta olmak üzere birçok koy ve sahilde şnorkelle dalabilirsiniz.

Kuzulimanı ile Yıldızkoy arasında yer alan ve bu alanda ülkemizin ilklerinden biri olan Gökçeada Sualtı Milli Parkı'nda ise sevimli yunusları ve Akdeniz foku gibi türleri doğal yaşam alanlarında görebilirsiniz.

Burada dalış yaptığınızda su yosunları, deniz yıldızları, deniz kestaneleri ve süngerler ile izmarit, karagöz, gümüş ve papaz balığı gibi pek çok balık türüyle doğal bir akvaryumda yüzüyor gibi hissedecek bir sonraki Gökçeada tatilinin hayalini kurmaya başlayacaksınız.

Kaynak: enuygun / Murat Ekinay