Dila ÖZDOĞAN / Fotoğraflar: Atila Ege

Haber Giriş: 19 Mayıs 2019 - 08:00 | 19 Mayıs 2019 - 08:01

50’sinden sonra rekortmen oldu! Çılgın Türk'ün ilginç macerası...

50 yaşından sonra dünya miraslarını gezmeye başlayan ve seyahatlerini hep dünya miraslarını görmek üzere planlayan Atila Ege bugün 75 yaşında. 25 yılda 126 ülkeden 890 dünya mirasını ziyaret etti. Bu rakam ile bir dünya birinciliğini de elinde tutuyor. Eşi Nihal Ege de kadınlar arasında aynı rekorun sahibi. Ege çiftinin 2019 planları hazır: Filipinler, Mısır, Cezayir, Kazakistan, Tacikistan ve Rusya’yı gezecekler.

50 yaşından sonra dünya miraslarını gezmeye başlayan ve seyahatlerini hep dünya miraslarını görmek üzere planlayan Atila Ege bugün 75 yaşında. 25 yılda 126 ülkeden 890 dünya mirasını ziyaret etti. Bu rakam ile bir dünya birinciliğini de elinde tutuyor. Eşi Nihal Ege de kadınlar arasında aynı rekorun sahibi. Ege çiftinin 2019 planları hazır: Filipinler, Mısır, Cezayir, Kazakistan, Tacikistan ve Rusya’yı gezecekler.

Atila Ege ilk seyahatini dil öğrenmek için 1971 yılında İngiltere’ye yaptı.

Bu ilk seyahatle birlikte her şey değişti, gezmek onun için bir tutkuya dönüştü. Eşi Nihal Ege de tutkusuna ortak olunca seyahat etmeden duramadılar.

Kaderlerini değiştiren an ise 2001’de Şili’de yaşandı. Orada İsviçreli bir çiftten öğrendiler UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne özel gezginlik biçimini.

“O andan sonra ‘Dünya Mirası Turisti’ olmaya karar verdik. O gün bizim için yeni bir günün ve aynı zamanda yeni bir hayatın başlangıcı oldu” diye anlatıyor Atila Ege...

“2001’de listede 700 küsur nokta vardı. Bunların bir bölümünü geçmişte gezdiğimi fark ettim.

Fakat ziyaret ettiğim yerlerin gerçek kıymetini bilmediğimden çoğunu sil baştan yapmaya karar verdik.

Eskiden boş boş baktığım taşların, ağaçların, heykellerin, göllerin, öylesine dinlediğim şarkıların binyıllara dayanan hikâyelerine vâkıf oldum.

Şili’den Türkiye’ye hemen dönmedik ve Avrupa’da UNESCO Listesi’ndeki bazı yerleri ziyaret etmeye karar verdik.

Muhteşem yerlerle karşılaştık. Avrupa’yı gezenlerin normal olarak uğramadıkları yerlerdi bunlar. Almanya’da Wies Katedrali, İtalya’da Alberobello şehri gibi yerleri gördük ve çok ama çok etkilendik!

Daha sonra detaylı olarak dünya miraslarının listesini çıkarıp dolaşmaya başladık.”

Karavana dönüştürdükleri bir minibüsü var Ege çiftinin. Uçak da sık kullandıkları bir ulaşım aracı.

Lüks otellerde de kalıyorlar, sırt çantalarıyla dolaşıp uyku tulumlarında da yatıyorlar. Konforlu bir hayata alışkınlar ama fırtınalı çöllerde açıkta uyuyabiliyorlar.

Yaşlanmaya fırsat yok
Yıllar geçse de Atila ve Nihal Ege seyahat tutkularından bir şey kaybetmemiş. Hâlâ köşe bucak dünyanın çeşitli noktalarına seyahat ediyor, zor-kolay ayırmıyor, engel tanımıyorlar.

“Gezerken kendimi 20 yaşında gibi hissediyorum. Eşimle daha 10-15 yıl seyahat etmeyi planlıyoruz.

75 yaşındayım ve halen seyahatten dönüp eve girdiğimde ‘Benim burada ne işim var’ diye kendime kızıyorum.

Benden geçti diye bir şey yok. İnsanın içinde keşfetme isteği varsa yaşın bir önemi yok.

Ayak basmadığım, görmediğim bir yer kalmasa bile evde oturacağıma en baştan gezmeye başlarım.

Yeni yerler görmek bana çok iyi geliyor hatta yaşlanmamı geciktiriyor.

Seyahat planlarken zamanlama çok önemli. Bir dakika bile uçak bileti fiyatlarında fark ediyor.

Rotamı belirlerken özel olarak dikkat ettiğim bir şey yok.

0 yıl sonra rotamı yaşıma göre seçerim ama şu an kendimi rotaya göre ayarlıyorum” diye anlatıyor ve ekliyor:

“Dünya mirası görmek bitmeyen bir yarış. Gittiğim yerlerde sadece miraslar değil aday olan yerleri de görüyorum.”

Ege çifti seyahat etmenin dışında dünya miraslarıyla ilgili konferanslar veriyor, insanları dünya mirası turisti olmak için teşvik ediyor.

Hatta ‘Dünya Gezginleri’ adlı bir dernekleri var ve arada katılacak insanları kendilerinin belirlediği turlar da gerçekleştiriyorlar.