At ve kartal diyarı

Kırgızistan'ın en büyük şehri ve başkenti olan Bişkek, doğal güzellikleriyle göz dolduran bir şehir. Eskiden İpekyolu üzerinde olan Bişkek, göçebe hayatında etkisiyle ‘yurt’ adı verilen yuvarlak çadırlardan ve kervansaraylardan oluşmuş. Daha sonra Rus baskısıyla yerleşik hayata geçirilen Kırgız şehri klasik Rus mimarisiyle öne çıkıyor. Burada öyle şeyler deneyimledim ki, çok şaşıracaksınız. İşte size Bişkek gezi rehberi…

Haberin Devamı

Manas havaalanı şehir merkezine 25 dakika uzaklıkta, şehre ulaşım için taksi tek çözüm. Turist olduğunuz için sizlere yüksek ücretler söyleyecekler ancak ücreti 600-800 Kırgız somuna indirinceye kadar pazarlık yapmak serbest. Kırgızistan’da araba kiralamayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin çünkü bazı araçların direksiyonu sağdayken bazıların ki solda. Tabi ki bu durum şehirde karmaşaya ve birçok trafik kazasına sebep oluyor, iki senedir devlet tarafından sağ taraftaki direksiyonlu araç alımı yasaklanmış olsa da şehirde birçok araç seyrine devam etmekte.

At ve kartal diyarı

Bişkek şehrinde gezilecek yerler yürüme mesafesinde olsa da mutlaka görülmesi gereken Burara Arkeoloji ve Tarih Kompleksi şehir dışından 1 saat, Issık gölü ve Roh Ordo Kompleksi ise 3 saat uzaklıkta olduğu için şoförlü rehber tutmanız sizler için daha iyi olacaktır. Bu turla beraber Issık gölü kenarında ata binebilir hatta yol üzerinde atalarından kalma kartal avcılığına şahit olabilirsiniz. Kendisini Kırgızistan’ı keşfet sayfasıyla tanıdığım, Kırgızistan’a gelen Türklere rehberlik yapan Ulukman beyin rehberliğinde gezimizi gerçekleştirdik.

Haberin Devamı

 Gezimize Balasagun’dan başlıyoruz. Gözlem kulesi olan Burana Minaresi, kazı sonucunda çıkarılan şehir kalıntıları ve Türk ata kültür emsallerinden mezar taşlarını burada görebilirsiniz. Kırgızistan’ın sembolü keçeden yapılan geleneksel boz üy ya da yurt adı verilen Kırgız evleri. Yazları insanlar tası tarağı toplayıp yurtlara yerleşiyormuş, kışa doğru ise tekrardan şehir merkezine göç ediyorlarmış. Gittiğim mevsim pek uygun olmadığımdan yurtta konaklama yapamadım ancak yaz dönemi gidenlere buranın kültürünü daha iyi anlamak adına bir gün de olsa mutlaka yurtta konaklama öneririm. 

At ve kartal diyarı

Çok eski zamanlarda bir meslek olan kartal avcılığı zamanla önemini yitirse de son 10 yıldır tekrar popüler olmuş hatta yazları Salbuurun Festivali düzenleniyormuş. Kırgızlar yırtıcı bir kuş olan kartalı 3-4 aylıkken yuvalarından alıp eğitmeye başlıyorlarmış ve uzun süren eğitim tamamlandıktan sonra kartal avcılığı yapılıyormuş. Yol üzerinde kartal yetiştiren bir ailenin evini ziyaret edip kartal avcılığıyla ilgili bilgi aldık.

Haberin Devamı

2002’de açılan Ruh Ordo Kültür Merkezi ise bir diğer görülmesi gereken yer. Burada Kırgızistan’ın tarihini ve kültürünü yakından inceleyebilirsiniz. Mustafa Kemal Atatürk’ün de heykelinin bulunduğu bu kompleks dünyada ki önemli insanların heykelleriyle, tüm dinlerin ibadet yerleriyle ve Dünya edebiyatında yer alan en önemli Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’un kitaplarında geçen kahramanların heykelleriyle donatılmış.

At ve kartal diyarı

Dünyanın en büyük ikinci krater gölü olan Kırgızistan’ın meşhur Issık Gölü’nün kenarında ata binerek güneşi batırarak günü bitiyoruz ee Kırgızistan’a kadar gidip ata binmemek olmaz çünkü Kırgız atları pek bir meşhur. Ata binmenin dışında atın etinden ve sütünden de yararlanıyorlar. At sucuğu yemeklerde başlangıç olarak sunuluyor gayet leziz, at eti ise birçok yemeğin içinde mevcut. İlkbaharda doğum yapan atların sütleri tüm sene boyunca kullanılıyor, at sütü kımız Kırgızistan’ın meşhur içeceği.

Haberin Devamı

Ben tadını pek sevmedim tadı ve kokusu bozuk sütü andırıyor. Biri vefat ettiğinde üzüntülerini belli etmek için biri evlendiğinde ise kutlamak için mutlaka at kesilirmiş. Ülkede çok fazla at var diye at fiyatlarını ucuz sanmayın, 1000 dolardan başlıyor 3000 dolara kadar çıkıyormuş. Şehir merkezine dönersek 1984 de yapılan Parlamento Binasını ’da içinde bulunduran Ala-Too meydanıyla başlıyoruz, burası şehrin tam göbeği tüm kutlamalar bu büyük meydanda yapılıyormuş.

At ve kartal diyarı

Ülkede iki adet önemli pazar bulunuyor bunların birincisi şehir merkezinde ki Osh Pazarı. Yarı açık yarı kapalı büyük bir alana yayılan bu pazarda yiyecekten içeceğe, mutfak eşyasından kıyafete aklınıza gelebilecek her şeyi bulabilirsiniz. Şehir merkezinin biraz dışarısında yer alan Dordoy Pazarı ise elektronik eşya cenneti. Şehir merkezinde ki müzeler ise Kırgızların tarihini ve kültürünü anlatan fine arts müzesi ve Rus Devrimci Mikhail Frunze anısına açılan müze.

Haberin Devamı

At ve kartal diyarı

Parklara gelirsek Oak Park, buraların en eski parkı ve içinde sayısız heykel mevcut. Bir diğer park ise meydanın hemen yanında bulunan Panfilov eğlence parkı. Hemen yakınında ki Rus Ortodoks Kilisesi ’de görülemeye değer yapılardan. 

At ve kartal diyarı

Kırgız Yemeklerine gelecek olursak  2 kilo alacağınız garanti, benden söylemesi. At ya da koyun eti, erişte ve soğanla yapılan en meşhur Kırgız yemeği beshbarmak yemeden dönmeyin. Çatal bıçak kullanmadan beş parmak ile yenildiğinden dolayı bu ismi almıştır. Yemeklerden önce sofraya mutlaka gelen atıştırmalık borsok, bizde ki pişinin küçüğüdür. Lagman ise bizimkine oranla daha büyük ve uzun eriştenin içine sulu et, sebze ya da tavuk karıştırılarak yapılıyor.

Haberin Devamı

At ve kartal diyarı

Kırgız mantısına bayılacaksınız, mantıların boyutları bizimkine göre çok büyük. İsterseniz suyun içinde haşlanıyor isterseniz kızartılıyor ikisi de çok lezzetli. Kuurdak ise yine buranın meşhur yemeği et, soğan ve patatesten karışımından oluşuyor. Buraya özgü olan çürçüva çorbasının içinde mantılar var. Yemekten önce masaya gelen yumurtalı ekmeğin ismi ise lebyoşka. Kendilerine has olan chak chak tatlısının da tadına bakmalısınız.

At ve kartal diyarı

 Çay tüketimi en fazla olan ülkelerden birisi olan Kırgızistan’da bizdekinin aksine yemekten sonra değil yemekten önce ya da yemekle beraber çay servisi yapılıyor. Peki bu yemekleri nerede yemeliyiz favori restoranın neresi derseniz şehre birazcık uzak ama gittiğinize değecek. Yemeğinizi yurt çadırınca ortada yanan sobanın etrafında yemek istemez misiniz, işte Supara tam sizlik. Hem yemek yiyip hem dans etmek isterseniz şehir merkezinde ki Ir Kese favorim. Tamamı ahşap yapılı olan Taksim Cafe iç dizaynıyla Kırgız kültürünü bizlere anlatsa da duvarda ki resimlerle İstanbul’u anlatıyor, burada da güzel bir kahvaltı yapabilirsiniz.

 Fotoğraflar:  Selin UZDİL



Amazon'un Ortasında Bir Kent: Manaus 

Yazarın Tüm Yazıları