Sanata ne lüzum var! (1)

YENİ Kültür Bakanı Erkan Mumcu sözünü esirgemeyen, zaman zaman da sağı solu epeyce kırıp dökmekten çekinmeyen bir kişiliğe sahiptir.

Bakalım, kültür ve sanatla pek ilgisi olamayan bir iktidarın bakanı olarak perişan durumdaki bakanlığında neler yapacak?

Biz kendisine bakanlığına bağlı sanat kurumları ile ilgili bazı acı gerçekleri anlatalım, gerisi onun bileceği iş.

Önce hepsi perişan durumda olan senfoni orkestralarından başlayalım.

Ocak ayından bu yana Türkiye'deki 6 senfoni orkestrasına beş kuruş ödenek verilmiyor.

Bu yüzden Cumhurbaşkanlığı (Ankara), İstanbul, İzmir, Çukurova, Antalya ve Bursa Senfoni Orkestraları konserlerini sürdürmekte zorlanıyor.

Önümüzdeki sezon için ise program yapamıyorlar.

Çünkü parasızlıktan yabancı şef ve solist getiremiyorlar.

Oysa orkestraların dünyayla bütünleşmesi, Türk izleyicisinin dünya sanatçılarını dinlemesi, sanatçıların mesleki gelişimi için bu şart.

Dünyanın en ünlü senfoni ve filarmoni orkestraları aynı yöntemi uyguluyor.

Ödeneklerin kesilmesi yüzünden yabancı sanatçıların getirilememesi, Türk orkestralarının elini kolunu bağlamak gibi bir şey.

* * *

Bütün bu olanaksızlıklara karşın İstanbul Senfoni, elemanlarının özverileri sayesinde bu yılkı programını aksatmadı.

Angajman yapılan yabancı sanatçılar borç harç getirildi.

Bir hafta sonra geride bırakacağımız sezonda her şeye rağmen yabancı şef ve solist getirme oranı yüzde 75 oldu.

Ama önümüzdeki yıl bu oran bakanlık tarafından yüzde 20 ile sınırlandırıldı.

Ancak bu yüzde 20 için de ödenek yok.

Büyük olasılıkla İstanbul Senfoni, çok az sayıda yabancı şef ve solist getirebilecek.

Daha kötüsü var. Çukurova Senfoni, ödeneksizlik nedeniyle son iki konserini iptal etmek zorunda kaldı.

Bu orkestranın borçları nedeniyle telefonları da kesik.

Ödeneklerin sakın büyük rakamlar olduğunu sanmayın. İstanbul Senfoni'nin yıllık ödeneği en fazla 200 bin dolar kadar.

Tüm senfonilere gerekli olan ödenek de yıllık 500-600 bin doları geçmez.

Gelelim kadro işine.

İstanbul Senfoni için 14 yıldır kadro açılmıyor. Sanatçı açığı başka senfonilerden gelen geçici sanatçılarla kapatılıyor.

Ama 25 Haziran'dan itibaren bu geçişler de kaldırılıyor.

Peki ne olacak? Onu kimse bilmiyor.

* * *

İstanbul Senfoni, açılış konserini vermek için Japonya'da düzenlenen Asya Orkestra Haftası'na davet edildi.

Orkestranın yol paraları, otel giderleri Japonya tarafından karşılanıyor.

Kültür Bakanlığı, sanatçılara sadece harcırahlarını verecek.

Ancak ödenekler kesildiği için bakanlık bunu vermiyor.

Çok büyük olasılıkla sanatçılar harcırah almadan gidecekler. Çünkü bu sanatsal açıdan onur verici bir davet.

AKP'nin ve 3.5 ay görev yapan ilk Kültür Bakanı'nın kültür ve sanata bakışını anlatmak için yaptığı bir atamayı örnek olarak vermek istiyorum.

Eski Bakan Hüseyin Çelik, senfonilerin bağlı olduğu Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'ne Kahramanmaraş Türk Halk Müziği Topluluğu Şefi'ni atadı.

Osman Nalbant adlı bu genel müdürün yardımcılığına da bir bağlamacı getirildi.

Sayın Erkan Mumcu ne düşünür bilmiyorum ama eminim AKP'liler ‘‘Canım ne var bunda?’’ diyebilirler.

Öyle ya, kültür ve sanatın ne lüzumu var, olsa da olur, olmasa da...

Yarın acı gerçekleri anlatmayı sürdüreceğim.
Yazarın Tüm Yazıları