Sanat için duvara çakılan çivi iz bırakmaz

Hani bakarsınız da göremezsiniz ama televizyon seyrediyorsunuzdur. Aklınız başka yerde, gözünüz başka yerdedir. Bende geçenlerde aynen öyleydim.

Haberin Devamı

Televizyonun karşısında uyukluyordum ama bir başkası beni görse seyrediyor zanneder. Aklım başka yerlerde dolaşıyordu. Ancak bir süre sonra yavaş yavaş gözlerim televizyondaki programa odaklanmaya başladı. Bir olay dikkatimi çekti. Mekan olarak kullanılan evin duvarlarının hiçbirinde tablo ya da fotoğraf gibi bir şey asılı değildi. Zaman zaman tersine çevrilmiş gümüş aynalara rastlasam da, onlarda bir istisna idi.

Evlerin duvarları

Hani ayakkabı boyacıları insanların ayakkabılarına bakarmış ya, biz ressamlar da evlerin duvarlarına bakarız, bir şeyler asmış mı diye. İzleriz, inceleriz. Bu neden böyle diye epey kafa yordum ama bir türlü nedenini bulamadım. Böyle bir alışkanlık bizim geleneğimizde yok desem, var! Çok önceleri duvarlara halı asılırdı. Hatta biz, değerli sanatçı arkadaşım Prof. Dr. Zafer Gençaydın’la 1970’li yıllarda şöyle bir slogan geliştirmiştik. “Evinizin Duvarlarındaki Halıları Atın, Resim Asın” diye televizyonda konuşmuştuk. Demek ki böyle bir şey varmış ki biz bunu söylemişiz. Ama şimdi ne oldu da böyle oldu çözebilmiş değiliz.

Haberin Devamı

Görsel eğitime katkı

Televizyonda ilgiyle seyrettiğimiz dizilerin iç mekan duvarları da aynen bomboş. Elbette hepsini kastetmiyorum. Yani yüzde doksanı öyle, bir tek tablo asılı değil. Oysa televizyonlarımız programlarında özellikle iç mekanlarda ki duvarlara tablo assalar, görsel eğitime büyük bir katkıda bulunmuş olurlar. Zaten bizde insanlar, arkadaşlarının evindeki duvarlarda tablo görürlerse o zaman resme ilgi gösteriyorlar. Ben 1-2 televizyonda dizi yöneten arkadaşlarla görüştüm. Telif haklarından çekindiklerini belirttiler. Bence geçerli bir neden. Çünkü benim sanatçı arkadaşım bir tv dizisinde arka fonda resmini görünce o dizinin yapımcısından telif hakkı istemişti. Sonra ne oldu bilemiyorum. Ancak bunun bir ortak noktası bulunabilir. Örneğin, bildiğim kadarıyla eğer “Eğitim Amaçlı ve Toplum Yararına” ise böyle eserlerin basım ve yayınına telif hakkı ödenmiyor. Örneğin benim bir çok tablom ders kitaplarında yayınlandı ve bana bir ödemede bulunmadılar. Zaten aksi de olsa ben hemen telif hakkını hiçbir hak talep etmeden verirdim. Ayrıca sanatçı için de çok güzel bir şey.

Haberin Devamı

Ressamlara çağrı

Ben ressam arkadaşlarıma bir çağrıda bulunmak istiyorum. Eğer herhangi bir televizyonda eserinizi gördüğünüzde, bunun ülkemiz insanlarının duvarlarına tablo asmak alışkanlığı oluşturmak için yapıldığını düşünüp, öyle hareket ederlerse, biz sanatçılar için de iyi bir davranış olur kanısındayım. Ayrıca bir de duvara çivi çakmak istemeyen insanlarda var. Onlara bir sözü hatırlatmak istiyorum. “Sanat İçin Çakılan Çivi İz Bırakmaz. Tablo İçin Duvara Çakılan Her Çivi Ülkenin Gelecek Temellerine Çakılan Çividir”

Yazarın Tüm Yazıları