Popo üzerine bir pazar uçuşu

YAZININ başlığına bakıp hemen karar vermeyin. Pornografik hatta erotik bir yazı yazmayacağım.

Tamamen sosyolojik ve bilimsel bir yazı olacak.

2000'lerin en önemli trendini açıklıyorum.

90'lar kadınlarda göğsün yükselişiydi.

Ama 2000'ler ‘‘poponun yükselişi’’ olarak tarif ediliyor.

Bunu söyleyen ben değilim.

Fransa'nın en ciddi dergilerinden ‘‘L'Express’’in 11 Haziran tarihli sayısında çok güzel bir ek verilmiş.

Daha doğrusu L'Express, haftalık magazin ekinin bu sayısını ‘‘popo’’ya ayrılmış.

Hemen Türkçe'den önemli bir farkını belirteyim.

İlavede ‘‘fesses’’ kelimesi kullanılmış.

Bunu Türkçe'ye ‘‘popolar’’ diye çevirebiliriz.

Yani Fransızlar iki parça olduğu için ‘‘popo’’ kelimesini çoğul haliyle tercih ediyorlar.

* * *

Derginin kapak konusu, ‘‘David Le Breton’’un ‘‘Gözde Antropolojisi ve Modernite’’ adlı kitabından alınılan bir cümle ile başlıyor.

Dikkat, Breton sıradan bir insan değil. Sapık falan sanmayın.

Kendisi Strasbourg Üniversitesi'nin sosyoloji hocası.

Breton aynen şunu yazıyor:

‘‘Uzun yıllardan beri aşağılanan, küçük görülen, günahla hatta şeytanla eşanlamlı sayılan popolar en sonunda değer kazandı.’’

* * *

Ben şimdi Jean Paul Sartre'ın yıllarca önce vardığı şu yargıya dönüyorum:

‘‘Vatan, şeref, özgürlük... Hiçbir şey değil... Kainat bir çift poponun etrafında dönmektedir. Hepsi bu...’’

Sarter
haklıymış.

Bu sözleri yıllar sonra kanıtlanıyor.

Ünlü Fransız aktrisi Emmanuelle Beart, geçtiğimiz aylarda kadın dergisi Elle'ye kendisini arkadan gösteren bir poz verdi.

Fotoğraf, uyum içindeki Beart'ı, poposunu da sergileyecek bir şekilde arkadan gösteriyordu.

Elle'nin bu sayısı 400 bin adet satmış.

Bu satış, derginin tarihinde rekor kabul ediliyor.

Poponun yükselişine ait somut göstergelere devam ediyorum.

BVA adlı araştırma şirketinin kadın cazibesi üzerine yaptığı bir anket şu ilginç sonucu ortaya koyuyor.

Şirket, erkeklere şu soruyu soruyor:

‘‘Kadın vücudunda size en çok hayal kurduran kısım hangisidir?’’

İşte cevaplar:

Erkeklerin yüzde 38'i ‘‘göğüsler’’ derken, yüzde 50'si ‘‘kadın poposunu ve bacaklarını’’ tercih ediyor.

Bir başka sosyolog, Gilles Lipovetsky şu yorumu yapıyor:

‘‘Kadının göğüsleri sadece erotizmi değil aynı zamanda anneliği de çağrıştırıyor. Ama popo sadece cinselliğe, dolayısıyla hayrani bir cazibeye gönderme yapıyor.’’

* * *

Bütün bunlardan sonra sosyolojik açıdan şu genellemeyi yapabiliriz:

1990'lar, göğüslerin yani Pamela Anderson'un yıllarıydı.

Ama milenyum, cinselliğin haritasını radikal bir biçimde değiştirdi.

Yeni yüzyıl poponun yani Jennifer Lopez'in başlama vuruşuyla açıldı.

Bu yüzyıl artık poponun şeytanın elinden alınıp insanların eline emanet edildiği bir yüzyıl olacak.

İşte size bu yüzyılın en çarpıcı ekonomik rakamları.

G-string tipi külot satışları son iki yılda yüzde yirmi beş arttı.

Pantolonlar bel hizasından giderek aşağıya doğru iniyor.

Kadın göbeği artık tam bağımsızlığını ilan etti.

Popolar ise henüz o noktada değiller. Şimdilik utangaç, çekingen dönemlerini yaşıyorlar.

Ama sırtın alt kısmına yapılan geçici dövmeler, yükselen poponun mukaddimesi olarak şimdiden nereye doğru gittiğimizi ilan ediyor.

Vücudun şimdiye kadar en az görülen iki yerinden biri artık hürriyete doğru koşuyor.

* * *

Giyim sektörü de buna ayak uydurmaya başladı.

34 ve 36 bedenler giderek daha az satıldığı için beden ölçüleri değişmeye başladı.

Kalça ve popo eski Yunan ve Roma'dan sonra estetik haritada kaybettiği ülkeleri yeniden fethediyor.

Ve bugünün reklam sloganlarını altüst ediyor.

Artık yeni slogan şu:

‘‘Sadece güzel göğüslere sahip olmak yetmez...’’

* * *

Ve son detay...

Jennifer Lopez'in beden numarası 42.
Yazarın Tüm Yazıları