Paramız olsa 200 trilyon koyar, İmar’ı kurtarırdık

TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Uzanlar’a ait malların satışını hızlandırıyor, Cem Uzan yeniden kapıya dayanıyor. Cem Uzan, iki helikopterlerinin 9.1 trilyona satıldığı gün TMSF’nin yolunu tutuyor.Önce kapıda tartışma patlıyor. Çünkü, Cem Uzan’ın silahlı korumaları TMSF’nin yönetim katına kadar girmek istiyor. TMSF’deki güvenlik görevlileri bu talebe karşı çıkıyor. Elbette Cem Uzan’ın korumalarının yönetim katına silahlarıyla çıkmaları engelleniyor.TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, ‘Biz mallarının satışını hızlandırdık, galiba Uzanlar anlaşma yolunu arıyor’ diye umutlanıyor. Ancak, Cem Uzan, silahlı korumalarının yönetim katına alınmamasından dolayı kızgınlığını gösteriyor. Uzan, daha sonra yeni teklifini aktarıyor:‘Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik konusunda TMSF’nin bir ilgisinin olmadığını kabul ediyorum. O şirketleri bu pazarlığın dışında tutalım. Siz en iyisi Telsim’i bize verin. Diğer şirketlerimizden istediğinizi alın. Hem Telsim’in Motorola ve Nokia ile sorununu biz daha rahat çözeriz.’TMSF yönetimi bu sözlerden Cem Uzan’ın hiç de anlaşma niyetinde olmadığı yorumunu hemen çıkarıyor, ancak görüşmeyi kesmiyor:‘Bakın Cem Bey, sizin önce bize ne kadar nakit para aktaracağınızı görmemiz lazım. Biraz para koyun ortaya, ödeme niyetinizi görelim. Sonra şirketler üzerinde görüşmeye geçeriz.’Paranın ucunu göstermek bir yana, Cem Uzan’dan hemen itiraz geliyor:‘Benim size tek kuruş borcum yok. Ben babamla kardeşimin borçları için sizinle görüşmeye geldim. Hem paramız olsa, İmar Bankası’nı siz kapatmadan önce 200 trilyon lira koyar, orayı kurtarırdık. Bunlar da başımıza gelmezdi.’Cem Uzan, bir de TMSF’ye ‘iyilik yapıyormuş’ havasına giriyor:‘Aslında Kemal Bey (Uzan) uzlaşma arayışına girmemizi istemiyor. Ben şahsen risk alarak sizinle bu görüşmelere geliyorum.’TMSF, Cem Uzan’ın yine ‘İnandırıcı hesapla gelmediğini’ görünce, görüşme uzlaşmaya bir adım bile yaklaşamadan kesiliyor.TMSF, ‘Paramız olsa İmar Bankası’na koyardık’ diyen Cem Uzan’ın Genç Parti’ye (GP) trilyonlar akıttığını bilse de, görüşme kapısını hep açık tutuyor.TMSF yabancıların çok ilgisini çeken ve yüksek fiyata satabileceğini umduğu Telsim’i Uzan Ailesi’ne bırakmayı hiç düşünmediğini de ortaya koyuyor.Cem Uzan, zaman zaman ‘anlaşalım’ diye gitse de, TMSF el koyduğu Uzan mallarının satışını hızla sürdürmekten geri durmuyor...Otomobiller, helikopterler, şaraplar derken sıra Star Grubu’na, çimento fabrikalarına ve Telsim’e geliyor...İmar Bankası’ndan uçan 6.5 milyar doların tamamı olmasa da, söz konusu satışlardan TMSF’nin ciddi bir kaynak sağlaması bekleniyor.Anayasa’ya uygun olup olmadığı tartışılsa da 5020 sayılı ‘Batık Bankacılarla Mücadele Yasası’nın Uzan örneğinde çok işe yaradığı görülüyor.5020 darbesi sadece Uzan ve Erol Aksoy’la mı sınırlı kalacak?Diğer batık bankacılara ne zaman sıra gelecek?Metin Hoca’nın eli Kadıköy’e değecekÇEKÜL Vakfı’nın Başkanı Prof. Metin Sözen ve ekibinin Türkiye’deki tarihi-kültürel dokunun canlanmasına yaptığı katkılar biliniyor. Prof. Sözen ve ekibi çeşitli kentler arasında sürekli mekik dokuyor. Aynı ekip şimdi de Kadıköy’deki tarihi yapıları canlandırmak için harekete geçiyor.Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, çalışma arkadaşlarına, ‘Bu görevde üçüncü dönemim. Kadıköy’de farklı şeyler yapıp, damgamızı vurmalıyız’ diyor. Bunun üzerine Başkan Yardımcısı Zekai Dede, ÇEKÜL Vakfı’ndan destek istiyor.Birlikte öncelikle ‘Kadıköy-Tarihi Çarşı Canlandırma Projesi’ni güneme almaya karar veriyorlar.Prof. Sözen her zamanki gibi, sivil toplum örgütlerinin, o bölgede yaşayan vatandaşların projede rol alması gerektiğini vurguluyor. İşe çarşı esnafı ve dükkan sahiplerini projeye katmakla başlanacak, sonra da kollar sıvanacak.Kısacası, Prof. Sözen’in eli değecek, Kadıköy’de tarih canlanacak.