Mekke'de çektirilmeyen fotoğraf

BUNDAN yıllar önce başımızdan, bize zor anlar yaşatan bir gazetecilik olayı geçmişti.

Dönemin Başbakanı Tansu Çiller, Kudüs'e gitmişti.

Orada camide kadınlarla birlikte namaz kılmıştı.

ÇİLLER'İN NAMAZI

Camiye gazeteci alınmadığı için Çiller'in namaz kılarken fotoğrafını çekememiştik.

Ancak rakip bir gazetenin kadın muhabirinin camiye girdiğini ve elindeki küçük makine ile Çiller'i namaz kılarken fotoğrafladığını öğrendik.

İşte o andan itibaren çılgın bir yarış başladı.

Bu fotoğrafı biz de bulmalıydık.

Sonunda Filistinli bir fotoğrafçının da çektiğini öğrendik.

Ama elimizde fotoğrafçının ne adı, ne adresi vardı.

Arkadaşlarımız ne yapıp etti, fotoğrafçıyı buldu. Fotoğrafı satın aldık. Ama bu defa başka bir sorun çıktı.

O günün teknolojisiyle fotoğrafı İstanbul'a nasıl geçecektik?

Sonunda fotoğraf Kudüs'ten Frankfurt'a, oradan da İstanbul'a geçildi ve bunu şehir baskılarına yetiştirdik.

Geçen gün, aynı sıkıntıyı yine yaşadık.

Bu defa Başbakan Tayyip Erdoğan'ın umre sırasındaki fotoğrafı sorun oldu.

Erdoğan umre sırasında fotoğrafının çekilmesine izin vermemiş.

Ama bir gazetecinin elindeki kameralı cep telefonu ile bunu çektiği istihbaratını aldık.

Yine bir çılgın yarış.

Ama bu defa fotoğrafı bulamadık.

YAYINLASAYDIK

Biz bu fotoğrafı yayınlayamadık, ama ertesi gün başka hiçbir gazetede de bu fotoğraf yoktu.

Sonra bu fotoğraf üzerinde düşündüm.

Başbakan Erdoğan yayınlanmasını istemiyor.

Yani, ‘‘umre şovu’’ yapmak istemiyor.

Bizim siyasetçilerimizde pek görmediğimiz bir davranış gösteriyor.

Ama biz de mesleki içgüdüyle ne pahasına olursa olsun yayınlamak istiyoruz.

Peki yayınlasaydık ne olacaktı?

Bazı insanlar, ‘‘Bak yine dini siyasete alet ediyor’’ demeyecekler miydi?

SİYASİ İÇTİHAT

Başbakan'ın bu tavrını çok beğendim.

Arkadaşlar güzel bir arşiv çalışması da yaptılar.

Geçmişte umreye giden siyasetçilerin neredeyse hepsi boy boy fotoğraf çektirmiş.

Çektirmeyen tek kişi var.

Yedinci Cumhurbaşkanı Kenan Evren.

Çekmemiz gereken asıl fotoğraf bu değil mi?

Askeri rejimin getirdiği bir cumhurbaşkanı ile ‘‘dinci’’ denilen kesimden gelen bir başbakanın aynı kareye girmesi sizce ilginç değil mi?

Başbakan Tayyip Erdoğan, umrede fotoğraf çektirmeyerek bence siyasetimize çok önemli bir içtihadı getirdi.

Bundan böyle dini mekanlarda fotoğraf şovu yapan siyasilerin işi zor olacak.

Erdoğan, çok ilginç bir uluslararası iklimde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı oldu.

Türkiye'nin konumu ve kendi özellikleri, ona önemli bir uluslararası ağırlık verdi.

Bu ağırlığı iyi kullandığı takdirde, hem Müslüman ve Hıristiyan dünya arasındaki ilişkilerin düzelmesine yardımcı olabilir, hem de Türkiye'nin ağırlığını artırabilir.

Bana göre Erdoğan bugüne kadar bu misyonu başarılı biçimde yerine getirdi.

Bu çizgiyi değiştirmediği, içinden çıktığı İslami kesimin radikal provokasyonlarına kulağını tıkayabildiği ölçüde başarısı artacaktır.

HAREKETİN SLOGANI

Bu politikanın mottosu, ‘‘Mekke'de çekilmesine izin verilmeyen fotoğraf’’ olmalıdır.

Çünkü çekilemeyen o fotoğraf, dinin siyaset meydanından çekilmesinin en çarpıcı işaretlerinden biridir.
Yazarın Tüm Yazıları