ANKARA İTİRAF edelim ki, Avrupa Birliği muhalifleri en azından bir noktada haklı.
Hani hep, "Yasalarımızı Avrupa istediği için değil, ihtiyacımız olduğu için değiştiriyoruz" deniliyor ya. Galiba yalan, çünkü uygulamadaki samimiyetsizlik tam tersini işaret ediyor.
Müziği duymadan dans eden balerinler misali, emir tekrarı havasındayız.
Oysa inanmadan yasalaşan reformlar asla uygulanamaz, kimseye faydası dokunmaz.
Dün seri katilleri yakalamaktan aciz hukuk sürecini anlattık, bugünkü örneğimiz azınlık vakıfları.
* * *
Meclis’teki yasayla amacın azınlık vakıflarının mallarının iadesi olduğu söyleniyor.
Peki ama malların ne kadarı iade edilecek, kimse üzerinde durmuyor.
Yani yasayla şekil şartını yerine getirmek yeterli görülüyor, amaç ıskalanıyor.
Patrikhane’nin kaba hesabıyla yasa böyle çıkarsa mallarının sadece dörtte biri iade edilecek.
Ama Patrikhane’nin bu konudaki uzmanı Metropolit Meliton’a göre o kadarı bile zor.
56 yaşındaki Metropolit, son dört yıldır azınlık vakıflarının mal varlığını inceliyor. "Özür dileyerek gerçekleri söylüyorum, ben de bu ülkenin vatandaşıyım" diye söze başlıyor ve ilk örneğini veriyor:
Burgazada manastırı:
Burgazada’daki Aya Yorgi Karipi Manastırı’nın üç adet gayrimenkulü ve müştemilatı (azınlık vakıfları mal edinemediği için) şahıs üzerine kayıtlıydı. Zarifi Ailesi yurtdışına gidince 56 dönüm, 10 dönüm ve 8 dönüm büyüklüğündeki üç arazi ile müştemilat Hazine’ye geçti. Hazine geçenlerde bu gayrimenkulleri Silahtar Abdullah Ağa Vakfı’na trampayla devretti.
* * *
Diğer örneklere de göz atalım:
Mazbut vakıf malları:
Mevcut yasayla "mazbut vakıf" mallarının iadesi söz konusu değil. "Mazbut vakıf" denilince karışık gelebilir, ama mal varlığına bakılırsa mesele daha iyi anlaşılır.
Mesela, Büyükada’daki iki kilise ve manastır ile Kınalıada’daki bir manastır iade edilmeyecek.
Metropolit Meliton, "Geçenlerde Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden bir yetkili elinde tapuyla kiliseye geldi. Oysa Lozan’ın ikinci maddesi açık. Kiliseler, havralar, mezarlıklar azınlık cemaatlerine aittir hükmü çiğneniyor" diyor.
Ortaköy’deki okul
ve park:
Ortaköy’deki Rum kilisesine komşu okul, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne geçti.
Belediye okulun yanındaki bahçeyi park yaptı, okulun yerine otel inşa edilecek.
* * *
Din, uzmanlık alanım değil. Ama İslam’ın sadece "Bu ülke nüfusunun yüzde 99’u Müslüman" diye övünmekten ibaret olmadığına kuvvetle inanıyorum. Hele, "Hani bunun ilk sahibi" diye sorgulayan bir geleneğe ters düşülmesine hakikaten üzülüyorum.