Paylaş
Rönesans’ın ve aslında genel olarak insanlık tarihinin en parlak zekalarından biri olan da Vinci’yi ressamlığı kadar bilime katkıları ve icatlarıyla da tanıyoruz hepimiz. Ancak ben bu icatların mutfak alanına da yayıldığını bilmiyordum doğrusu. Meğer üstat tirbuşondan sarımsak eziciye, makarna makinesinden yumurta dilimleyiciye mutfaklarımızda bugün bile işimizi kolaylaştıran birçok vazgeçilmez aletin mucidiymiş.
Hatta deniyor ki da Vinci sadece bir mucit olarak değil, bir aşçı olarak da mutfakta yer sahibiymiş. Daha Toskanalı bir çocukken büyükbabası Antonio ve amcası Francesco ile un değirmenlerini gezerlermiş ve yemeğe ilgisi o sayede gelişmiş. Daha sonra ek gelir olsun diye Taverna delle Tre Lumache sul Ponte’de aşçı yardımcısı olarak çalıştığını ve bir başka ünlü İtalyan ressam olan Sandro Botticelli ile birlikte Le Tre Rane adlı bir han açtığı bile iddia ediliyor. Bu kesin bilgi değil ne yazık ki ama kesin olan bir şey var, o da Leonardo da Vinci’nin Milano’da Ludovico Maria Sforza’nın maiyetinde 30 yıl boyunca ziyafetlerin organizasyonundan sorumlu olduğu…
Şimdi diyeceksiniz ki, “Hayırdır inşallah, nereden çıktı bu da Vinci ilgisi?” Şöyle ki bendeniz bugün hayatta az denk gelecek bir şansla, Leonardo da Vinci’nin sevdiği yemeklerin günümüze uyarlanmış hallerinden oluşan bir menüyü tatma şerefine eriştim.
18-24 Kasım 2019 tarihlerinde İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği tarafından düzenlenen İtalyan Mutfağı Haftası kapsamında gerçekleşen “Leonardo ile Öğle Yemeği” etkinliğinde Türkiye’de yaşayan ünlü İtalyan şef Giancarlo Gottardo’nun ve ekibinin elinden çıkmış benzersiz yemekler yedik. Üstelik da Vinci’nin yaşadığı dönemde geçerli İtalyan mutfağı pratiklerine de yakından bakma şansı bulduk.
Şef Gottardo’dan öğrendiğimiz kadarıyla da Vinci döneminde özellikle yavaş pişirme tekniği ve av hayvanlarının tüketilmesi çok yaygındı. Geyik, ördek, bıldırcın, tavşan gibi hayvanların etleri çok sık tüketiliyordu. Ürünler uzun süreler marine ediliyor, ardından düşük derecelerde uzun süreler boyunca pişiriliyordu. Bugün yediğimiz yemekler de malzemelerinin aslına uygun olacak şekilde güncellenmesinin ardından uzun saatler boyunca pişirilerek tabağımıza geldi.
Hepsinin, özellikle de kestane püresi ve kavrulmuş fındıkla servis edilen ayva tatlısının enfes olduğunu söylemeliyim. 3 saat boyunca kısık ateşte su, şeker, tarçın, yıldız anason ve vanilyayla birlikte pişen o tatlı, meyveli tatlılara genelde uzaktan bakmayı tercih eden benim bile hayranlığımı kazandı.
Bu arada menünün bu yıl Leonardo da Vinci’nin sevdiği yemeklerden oluşturulmasının sebebi ise 2019’un üstadın ölümünün 500’üncü yıldönümü olmasıymış. Geçtiğimiz yılın etkinliklerinde de İtalya’nın dünya çapında tanınan üç dev ismi yönetmen Federico Fellini, modacı Giorgio Armani ve besteci Gioacchino Rossini’nin gözde yemekleri yer almıştı menüde yanlış hatırlamıyorsam.
“Yediğin içtiğin senin olsun” diyenlere de güzel haberlerim var. Bu hafta boyunca İstanbul, Ankara ve İzmir’de bir dolu etkinlik var. Bütün programa İtalya’nın Ankara Büyükelçiliği’nin internet sitesinden ulaşabilirsiniz ama Şef Gioacchino dell’Aquila ile ev yapımı makarna hazırlama dersi ve atölyesi, Eataly’den Şef Cosimo Rotolo ile peynir yapımı gibi başlıklar ilk bakışta benim dikkatimi çekti. Velhasıl İtalyan mutfağı sevenler için bulunmaz fırsatlar kapımıza geliyor. İmkanı olan değerlendirsin…
Paylaş