Kurtar bizi baba! Ama kendinden de e mi?

Çıldır çıldır, bitmiyor... Bu devletin -ki Kadından Sorumlu Devlet Bakanı, ekseri maçodur- birimlerinin öncül vazifesi, kadın denen ‘tür’le dalga geçmek olsa gerek...

Bildiğiniz üzre, Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun son icraati, Meltem Arıkan’ın, gerçek yaşam öykülerinden yola çıkarak kaleme aldığı ve çocukken cinsel travma yaşayan kadınların hikáyelerini anlattığı ‘Yeter Tenimi Acıtmayın’ adlı kitabını toplatmak oldu...

Sebep: ‘Kurmaca gayrı ahláki ilişkilerin Türk aile yapısını sarmalamış olağan ilişkiler şeklinde genelleştirerek sunan’ kitabın, ‘halkın ar ve haya duygularını inciten, cinsi arzuları tahrik ve istismar edici nitelikte genel ahláka aykırı’ bir yayın olması!!!

Bir madde ki erkek kahvehanelerine şenlik! Neresinden tutsanız, elinizde kalıyor.

Güdülen, her zamanki politika: Kol kırk yerinden kırık ama olsun varsın, nasılsa yen içinde kalıyor...

Zira biz bu halkın ar ve haya duygularını korumanın metodunu devekuşu atalarımızdan devraldık... En başarılı olduğumuz alan, en bildik atasporumuz aymazlık...

Gelin görün ki her Allah’ın günü gazetelerde sayısız taciz haberi yer alıyor. Eskiden elektrik kesintileri bahane gösterilirdi, şimdilerde zavallı çocuklar ‘üvey babaları tarafından tecavüze uğradıkları için ders çalışamadıklarını’ sınav káğıtlarına bir imdat feryadı olarak not düşüyor. Málûmunuz, bu ülkede tecavüze uğrayan kadınların namusu da mütecavizle evlendirilmek suretiyle ‘kurtarılıyor.’

Fakat hayatın acı gerçeklerinden bize ne di mi? Biz her zamanki gibi ‘vitrin’e bakarız... Yok ‘muş gibi’ yaparız, konuyu kapatırız... İcabında, taciz mağduru kadınlara işkence etmek suretiyle babalarının Hulusi Kentmen olduğuna dair ifade bile imzalatırız.

Zira Meltem Arıkan da o kitabı, porno neşriyat bábında yayınlatmıştı... Millet alsın, okusun, cinsel açıdan tahrik olsun diye... Hem zaten Allah bilir, kendisi de taciz mağduru olan Meltem Arıkan denen aşüfte, babasına kuyruk da sallamıştır.

Kadın kuyruk sallamasa, erkek adam taciz maciz etmez kardeşim!

Ay yine çok haklısınız; Kurul Amca, size baba diyebilir miyim?


Asparagas

Ben Önal, Hatun Önal Ayşe Hatun Önal

‘Gençliğinde MİT ile ilgili kitaplar okuduğunu ve MİT’de çalışmayı arzuladığını, ancak güzelliğinden dolayı kendini saklayamayacağı için şimdilerde böyle bir isteği bulunmadığını’ açıklayan Ayşe Hatun Önal’ın esas niyeti belli oldu. Ajanlık becerisini KKK’nın bünyesinde sergilemeye karar verdiğini beyan eden Ayşe Hatun Önal, Laila-Reina cemaati ile Etiler çevresini, basen çevresi kadar yakından tanıdığını, ayrıca kar maskesinin kendisine çok yakıştığını, bu görev için biçilmiş kaftan olduğunu ifade etti ve kaymakam olmak için kimden özel ders almak gerektiğini sordu. Önal, sadece Mülkiye mezunlarının kaymakam olabildiğinin ve istihbarat birimi mensuplarının genellikle kar maskesi kullanmadığının söylenmesi üzerine omuzlarını silkti: ‘Ay n’apalım, ben de Ercan’a söylerim, o bana torpille Charlie’nin kadrosundan bir meleklik ayarlar...’
Yazarın Tüm Yazıları