KKTC’de üniversite sayısı 7’ye çıkıyor

KIBRIS’ta altı üniversite var: Doğu Akdeniz, Yakın Doğu, Kıbrıs Uluslararası, Lefke Avrupa ve Girne Üniversitesi... En yenisi de ikinci dönem mezunlarını veren Güzelyurt Kalkanlı’daki ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu (ODTÜ KKK... Yedinci üniversite de İTÜ oluyor; hazırlık sınıfları bu yıl açılıyor. Denizcilik eğitimi ağırlıklı olarak üç bölgede fakülteler açacak.)

Haberin Devamı

Ercan Havaalanı’ndan Güzelyurt’taki ODTÜ kampusuna Lefkoşa ve Girne üzerinden yaklaşık bir saatte gidilebiliyor. Oradan da altı km. ötede
Kalkanlı Köyü’nün dibinde bir tepenin üzerinde 3000 dönümlük bir alanda kurulu... ODTÜ’nün ülke dışında kurduğu kampus, daha 2000’lerde Demirel ve Denktaş’ın projesi olarak geliştirilmiş. ODTÜ, Türkiye ve KKTC tarafından davet edilmiş, her iki taraf da imkânlarını esirgememişler. Kamulaştırma ise kamulaştırma, para ise para...
Üniversitenin her şeyi olan Rektör Prof. Turgut Tümer, ODTÜ Makine’yi bitirdikten sonra hoca olmuş, sonra da adaya gönderilmiş.
“Bu bir devlet göreviydi. 2001’de yasası çıktı. Tüm eğitim programları, Ankara’da ODTÜ Senatosu tarafından onaylanıyor. Kuzey Kıbrıs’taki kampusumuzda ders veren öğretim üyeleri, ODTÜ Senatosu ve ODTÜ Yönetim Kurulu’nun Ankara yerleşkesi için kabul ettiği standartlarla işe alınan öğretim üyeleridir. Ankara ODTÜ, Kıbrıs’ta verilen eğitimin kalitesini garanti ediyor. Mezunlara uluslararası düzeyde kabul edelen ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu diploması veriliyor” diyor.
Kampusta İngilizce olarak mühendislik, idari ve sosyal bilimlerde uluslararası düzeyde kabul edilmiş lisans programları sunuyor.
2005-2006’da öğretime başlayan kampusun öğrenci sayısının bu öğrenim yılında 1.500’den 1600-1700’e yükselmesi bekleniyor. Üniversitenin kapasitesi 2015’e kadar 3.500 olarak hedeflenmiş, ancak kapasite 6000 öğrenciye kadar yükselebilirmiş.
UYUM DERSLERİ
Rektör Tümer konuşmalarında önemli bir konuya vurgu yaptı: ‘uyum dersleri’ne...  Öğrencilere, motivasyon için bu dersler veriliyor, bir ek yük getirmeden.. Öğrencilerin girdiği bölüme odaklanmasını eğitimciler çok önemseniyor. Rektör “Öğrenciler üniversiteye geldiğinde, bunların % 28’i başarısız (uyumsuzluk, yatay geçiş gibi...) oluyor. Bu başarısızlığın % 6o’ı hazırlık sınıflarında başlıyor. Bu oranı düşürmek istiyoruz; ODTÜ’lüler mutlaka başarmak ve fark yaratmak zorundadır. Anne ve babalar da, bunu bilmek zorunda...” diyor.
Her üniversite bu açıdan öğrencisini değerlendirmiyor. Üniversite, öğrencisine üniversitesini sevdirmeyi temel ilke alıyor. Yani buraya okumaya geldiysen çalışacaksın, tembellik yapmayacaksın. Casino ve Night Clup’larından uzak duracaksın.
ODTÜ ciddi bir üniversite; ciddi kurumlar da ciddi öğrencileri istiyor.
Kampusta her şey güzel, ödüller alan binaları ve laboratuvarları yeni, zengin yaşamı, spor ve kültürel tesisleri, yurtları, ekilen 50 bin çam ağacı (aynı Ankara’daki gibi) ile ilginç doğası...
Kıbrıs’la ilgili elimizde daha çok malzeme var.

Haberin Devamı

GÜNÜN SÖZÜ

Haberin Devamı

“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.” (Bertrand Russel)

Kılıç nasıl eleştirildi

“Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Suat Kılıç’ın Trabzon ‘2011 Avrupa Gençlik Olimpiyat Oyunları’ törenindeki konuşması, Sayın Başbakan’a övgüler düzmekten ibaretti. Halbuki Başbakan’ın buna ihtiyacı yoktu. Hele hele olimpiyata onca emek verenlerden eski Bakan Faruk Özak’tan hiç bahsetmemesi affedilir değildi. Olimpiyata üç gün kala bakan olacaksınız, olimpiyatın külliyen uzağında duracaksınız, lakin emeği geçenleri hiç hatırlamayacaksınız! O tok sesli genç bakan, kötü bir profil çizdi.
2011 Olimpiyatları’nı Trabzon’a kazandıran Mehmet Atalay’ın adı bile geçmedi.
Suat Kılıç’a dersini ise Başbakan, Faruk Özak’ı överek verdi. (...)
Organizasyonu yapan firma 9 milyon liranın hakkını veremedi...
(Ali ÖZTÜRK Karadeniz Günebakış)

Haberin Devamı

‘Bize plan değil rant lazım!..’

1960’ların başında yeni oluşturulan parlamentoda beşer yıllık kalkınma planları yapılmaya başlanmıştı. Ancak Demirel, bu anlayışa itiraz ederek “Biz plan değil, pilav istiyoruz” diyerek İnönü hükümetini eleştirmişti.
Lafı nereye bağlayacağız.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası’nın ofisinden tahliye edilmesini istemiş. Yani ben plan falan istemiyorum demeye getirmiş işi... Oda buna tepki göstererek bunu “art niyetli bir tahliye” olarak nitelendirmiş. Şehir Plancıları sorunun neden kaynaklandığını şöyle anlatıyorlar:
“İstanbul‘un geleceği adına, bilimsellikten ve kamu yararından uzak plan ve projeler karşısında mücadelesine devam etmiştir. Meslek alanımıza hukuksuzlukla müdahale eden ve rant odaklı planlama anlayışını İstanbul’a dayatarak kamu yararını ve İstanbul’un geleceğini hiçe sayanlara karşı, haklı ve giderek daha güçlü bir şekilde sürdürülen bu mücadelede İstanbul Büyükşehir Belediyesi de çoğu zaman karşımızda olmuştur.
Belediye’nin yıllardır süre gelen uygulamaları karşısında, odamız tarafından yargıya taşınan planlara ilişkin davaların neredeyse tamamının lehimize sonuçlanması ise hukuk mücadelesindeki haklılığımızı açıkça ortaya koymaktadır. Kamu yararı adına gerçekleştirdiğimiz ve haklılığı hukuk tarafından onaylanan müdahalelerimiz karşısında, Büyükşehir Belediyesi‘nin gösterdiği tepki ise kamu kurumu niteliğindeki anayasal bir kurumu kamuya ait bir mülkten tahliyeye zorlamak olmuştur. Büyükşehir’in gösterdiği bu tavır kabul edilebilir değildir. Bu tavrın kamu yararı için yürüttüğümüz çalışmalarımıza engel olmak amacıyla sürdürüldüğü açıktır.”

Haberin Devamı

Bu işin suçlusu belediyelerdir

SİGARA yasağından sonra yiyecek-içecek sektörü, sandalyeleri dışarı attı.
Bu da belediyelerin işine geldi, özellikle Beyoğlu Belediyesi ‘göbek’ attı. Çünkü Beyoğlu’daki bu tür yerlere bir tarife belirledi, örneğin dört masalı bir lokantadan ayda yaklaşık bin lira ‘işgal’ parası almaya başladı.
Beyoğlu Belediyesi bu işten çok kârlı çıktı. Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, belediyenin kasasını doldurmaya başladı... Ta ki, Başbakan Erdoğan’ın bir gün Beyoğlu’ndaki Asmalımescit’ten geçmesine kadar...
Kıbrıs’a gitmiş, casino şikâyetleri almış... Bilindiği gibi Başbakan’ın kumar ve içkiye karşı hassasiyeti var... Ramazan da geliyor.
Ama bölgeye bir çıkın bakın... Pazartesi akşamı her yer bomboştu, sokaklar da öyleydi.
Beyoğlu ölüyorsa Ahmet Misbah Demircan ortaya çıkıp bir konuşsa... Öyle “Şikayet var” diyerek masaları kaldırmak olmaz! Kapıyı başkan açtı, şimdi de kapatıyor. Niye olacaklar baştan düşünülmez. Sorun sigaradır.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları