KİT-VAK bu kez Dokuz Eylül için konuk evi yaptırıyor

Haberin Devamı

KİT-VAK bu kez Dokuz Eylül için konuk evi yaptırıyor

Bir şekilde yolunuz hastanelere düşmüşse, bahçesinde arabada ya da banklarda yatan hasta yakınlarıyla mutlaka karşılaşırsınız. Uzun süreli tedavi gerektiren talihsiz hastalıklara yakalanmış hastaların, şehir dışından gelen yakınları için barınma gerçek bir sorundur. Hastalığın getirdiği mali zorlukların yanısıra bir de yakınların barınma ve yeme-içme masrafları büyük sıkıntı yaratır. İşte bu ortamda KİT-VAK’ın geliştirdiği H.A.Y.D.İ. Projesi gerçek bir fark yaratıyor.
1991’de Prof. Dr. Suat Çağlayan’ın girişimleri ile lösemili çocuklara maddi ve manevi destek vermek amacıyla kurulan KİT-DER daha sonra vakfa dönüşerek KİT-VAK adını aldı. Türkiye’nin dört bir yanından kanserli çocuk hastaların başvurup kemik iliği kök hücre nakliyle sağlık bulduğu ve bugüne kadar 270 çocuğa kemik iliği kök hücre nakli yapılmasını sağlayan KİT-VAK, Türkiye’nin ilk Onkoloji Merkezi olan Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi’nden sonra, yılda en az 20 bin hasta ve hasta yakını ağırlamayı hedefleyen 40 oda, 102 yatak kapasiteli Ege Üniversitesi KİT-VAK Hasta ve Hasta Yakınları Konuk Evi’ni 30 ay gibi kısa bir sürede tamamlamıştı.
KİT-VAK, bu kez aynı şeyi Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi için yapacak. Kampus içerisinde inşa edilecek KİT-VAK Hasta ve Hasta Yakınları Konukevi’nin protokolu, Bakan Binali Yıldırım’ın tanıklığında KİTVAK Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Soncul ile Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün tarafından imzalandı.
KİTVAK Yönetim kurulu başkanı Ramazan Soncul “Hastanede kanser tedavisi gören çocuklar ve aileleri ile hastanenin değişik kliniklerinde tedavi gören hasta ve hasta yakınlarının barınma sorununu çözmekte olan konuk evinin yapımının başarısında ve hızla yol almada oda satışlarının yanı sıra, hayırseverlerin ve gönüllülerin maddi ve manevi desteğini hep yanımızda hissettik. Türkiye ve Ege Bölgesi’ne örnek olacak 3. projemiz için de, başta İzmir ve Ege Bölgesi olmak üzere hayırsever ve gönüllülerimizden destek bekliyoruz” diyor.
Ne dersiniz, özellikle kanserli çocuklar için bu kadar çabalayan bir vakıf, küçücük de olsa desteğinizi haketmiyor mu? Evet diyorsanız, yardımlarınızı Halkbank Konak Şb. 16000008 nolu hesaba, hemen gönderin.

Haberin Devamı

Diva ve Pakize Sükan’a bravo
Geçen hafta 500. sayısını çıkaran Diva dergisi görkemli bir kutlama yaptı. Yayıncılığın zorlaştığı günümüzde 500 hafta boyunca dergi çıkarabilmek kolay iş değil. Diva’cılar, hem istikrarlı başarılarından hem de düzenledikleri şık geceden dolayı takdiri hakediyorlar.
Gecede en çok dikkatimi çeken, daha önceleri mikrofon fobisi olduğunu söyleyen Diva Genel Yayın Yönetmeni Pakize Sükan oldu. Sevgili Pakize, sahneye çıkıp gayet rahat bir konuşma yaptı ve fobisini hipno-terapiyle yendiğini anlattı. Bilinçaltında yarattığımız birçok korku ve endişenin hayatımızı kısıtladığını düşündüğümden açıkçası çok ilgimi çekti. Yakında bu konuyu araştırıp sizlere aktarmayı düşünüyorum. Hatta, belki uzman birinin yardımıyla hipnoz bile olabilirim. Tabi, hipnoz olma fobimi yenebilirsem...

Haberin Devamı

KİT-VAK bu kez Dokuz Eylül için konuk evi yaptırıyor

Keyifli röportaj
Hürriyet’in pazar ekinde yayınlanan Hakan Gence’nin Perihan Mağden röportajından bahsetmeden geçemeyeceğim. Birçoklarına antipatik gelen Perihan Mağden bana göre çok ilginç bir insan. İnsanların kurduğu koruma duvarlarının ardını apaçık gören, ‘Kral hem çıplak, hem kel hem de fodul’ diye bağırabilen ender insanlardan. Sanatçı olarak nitelendirilen bazıları hakkındaki doğru yaklaşımları, ‘Aşk, pavyon faturasına benziyor. Yiyorsun, içiyorsun, duygulanıyorsun. Sonra bir fatura geliyor. Ödemezsen de adamlarına dövdürüyorlar’ şeklindeki tanımlaması, ‘Muhalefeti ve Kılıçdaroğlu’nu nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna verdiği ‘Bulmuyorum. Adam ortada yok. Muhalefet yok’ yanıtları kendi tanımlamasıyla entelektüel faşiste yakışır yanıtlar. Kendiminkiler de dahil, uzun zamandır en keyifli okuduğum röportajdı...

 

Yazarın Tüm Yazıları