Güncelleme Tarihi:
Herkes onu “yuva yıkan” kadın olarak anıyordu. Bir yandan da gençlik günlerinde tanıştığı, gönlünü ta o zamandan kaptırdığı Charles’ından hiç vazgeçmeyen sadık bir aşık oldu Camilla Parker Bowles. İkisi de başkalarıyla evlendi; üstelik o zamanlar Galler Prensi olan Charles ileride annesinin yerine İngiltere tahtına oturacaktı.
ÖMRÜNCE BEKLEDİĞİ AŞKI ELLERİNDEN KAYIP GİDECEK
Camilla Parker Bowles, kendisi de başkasıyla evlenip iki çocuk ve 5 torun sahibi olsa da ölümsüz aşkı Charles için yıllarca bir kenarda sessizce bekledi. Ve üzerine yönelen tüm nefreti sineye çekti. Charles ve Diana en sonunda 1996’da boşanıp, Diana bir sonraki yıl o korkunç kazada hayatını kaybettiği günden beri de onun yanından hiç ayrılmadı.
Kraliçe Elizabeth’in ölümünden sonra Charles tahta çıkınca o da en sonunda ömrünce beklediği her şeye kavuştu ve İngiltere’nin biricik kraliçesi oldu. Ancak artık adı soyadıyla değil sadece Kraliçe Camilla olarak anılmaya başlayan bu fedakâr aşık gizlice gözyaşı döküyor…
"AŞKIN GÜNEŞİ YAKINDA BATACAK"
Kanser hastası Kral Charles ve sadık Kraliçesi Camilla 11 günlük Avustralya ve Samoa turunu tamamlarken, kaynaklar kocasının trajik bir şekilde kısa sürmesi beklenen saltanatında “güneşin yakında batacak” olmasının onu çok etkilediğini söyledi.
77 yaşındaki Camilla'nın Samoa'nın Siumu köyünde düzenlenen geleneksel veda töreni sırasında gözyaşlarını tutamadığı ve 76 yaşındaki hasta kocasının “en büyük şef” anlamına gelen To'aiga-o-Tumus onursal unvanını aldıktan sonra dokunaklı bir konuşma yaptığı ortaya çıktı…
GÖZYAŞLARINI SAKLAMAYA ÇALIŞTI AMA...
Charles, “Dünyanın bu bölgesine her zaman sadık kalacağım ve umarım tekrar gelip sizi görecek kadar uzun yaşarım” der demez yanında oturan Camilla’nın bir anda ağlamaya başladığı, bunu elindeki yelpazeyi yüzüne tutarak saklamaya çalışsa da yanaklarından süzülen gözyaşlarını herkesin fark ettiği konuşuluyor…
Kraliyet içerisinden bir yetkili, Charles’ın bu dokunaklı sözlerinin Camilla'yı derinden etkilediğini ve haftalardır ya da daha uzun süredir peşini bırakmayan korkularını gündeme getirdiğini belirtti: “Kalbinin derinliklerinde Charles'ın öleceğinden ve hayatının geri kalanıyla tek başına yüzleşmek zorunda kalacağından korkuyor olmalı”.
"O OLMADAN YAŞAMAYA NASIL DAYANACAĞINI BİLMİYOR"
“Camilla'nın Charles olmadan kraliyet hayatına nasıl katlanacağını kimse tahmin edemez. Konuşması sırasında tüm bunlar aklından geçmiş olmalı. Bunu gözyaşlarından anlayabilirsiniz.”
İngiltere'de dolaşan söylentilere göre kanser tedavisi gören Charles'ın durumu aslında saklanıyor ve ne yazık ki kralın “fazla zamanı” kalmadı. Charles’ın tur boyunca kırılgan bir görünüm sergilemesi de sağlığına ilişkin endişeleri arttırdı.
DOKTORLAR KRALİYET TURU BOYUNCA ONU YAKINDAN İZLEDİ
Charles yolculuk sırasında kanser tedavisine ara vermiş olsa da, kemoterapinin yan etkilerine dair belirtiler gösterdi; en belirgin olanı da şişmiş ve iltihaplanmış dudaklarıydı.
Bu arada, bir çift doktor da kralı yakından takip etmek için geziye katıldı. Hatta doktorların kralın acil kan nakline ihtiyaç duyması ihtimaline karşı yanlarında bir miktar kanla seyahat ettiğine dair haberler de basına yansıdı.
KANSERİN ONU NE KADAR ETKİLEDİĞİ HÂLÂ BİLİNMİYOR
Charles'a şubat ayında prostat büyümesi nedeniyle geçirdiği ameliyatın ardından açıklanmayan bir kanser türü teşhisi konmuştu. Saray, kralın prostat kanseri olmadığını söyledi.
Ve hemen kemoterapi tedavisine başlandı. Tam bir işkolik olduğu söylenen Charles doktorların uyarılarına rağmen çalışmayı ve kraliyet görevlerini sürdürdü.
KARISI VE OĞLU ONUN YERİNE ÇALIŞIRKEN BİR KÖŞEDE OTURMAK İSTEMİYOR
Saray kaynakları ise Camilla’nın Charles'ın kendisini çok zorladığından yakındığını söylüyor.
Öte yandan kanser olduğu ve tedavi gördüğü için üstlendiği görevlerin karısı Camilla ve oğlu William’ın sırtına binmesinden rahatsız olan Charles için “İş ahlakı öyle ki, diğer kraliyet ailesi üyeleri onun yerine çalışırken bir köşede oturma fikrine katlanamadığı” söyleniyor.