Güncelleme Tarihi:
ÜNLÜ SOYADINI BU İŞ İÇİN KULLANDI
Hepsi bu kadar sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü bütün bunların ötesinde doğuştan gelen fiziksel bir güzelliği de var. Uzun boyu, mavi gözleri ile girdiği her ortamda kayıtsız kalınamayacak kadar güzel kısacası.
Yakışıklı kocası, iki güzel çocuğuyla birlikte uzaktan bakanların imrendiği bir hayat sürdürüyor. Kısacası zengin bir aileden gelip yine zengin bir ailenin gelini olan bu genç kadın isterse hiç çalışmadan büyük bir rahatlık içinde hayatını sürdürebilir.
Ama o yıllar önce küçük bir çocukken ailesi tarafından anlatılan, hafızasında derin izler bırakan trajik bir olayın peşine düştü. Bunun nedeni de 20'li yaşlarında kanına giren "gazetecilik virüsü".
Avrupa'nın yakın tarihinin en karanlık olaylarından birini belgesel haline getirdi genç kadın. Bir başka deyişle hem kendi ailesinden hem de kocasının ailesinden dolayı sahip olduğu iki ünlü soyadını, şöhretini ve parasını bu uğurda kullandı.
Son dönemde hazırladığı belgeselle gündemin ilk sıralarına çıkan bu kişiyi büyük olasılıkla tanıyorsunuz. Ya adını duydunuz ya da bir yerlerde fotoğraflarını gördünüz. Aksi pek mümkün değil çünkü.
ÇOCUKLUĞUNDAN BERİ BU KONU HAFIZASINDA
Hemen adını söyleyelim 37 yaşındaki bu genç kadının: Beatrice Borromeo Casiraghi... Hem ailesinin soyadı hem de kocasının soyadı gayet tanıdık değil mi?
Dünyanın en güzel ve en zarif kadınlarından biri olarak nitelendirilen Beatrice Borromeo Casiraghi, Monako Prensesi Caroline'in gelini.. Yani küçük oğlu Pierre'in karısı. İki çocuk annesi Beatriece, bir model olarak tanınıyor. Aynı zamanda gençlik yıllarında gazetecilik de yaptı. Yine evlenmeden önce mafyanın karanlık dünyası dahil birçok konuda belgeseller hazırladı.
İşte o yıllarda kafasını çok kurcalayan bir konuyu tekrar gündeme getirdi ve bir belgesele dönüştürdü. Bu çalışmaya hem yönetmen hem de ortak yapımcı olarak imzasını attı.
Bir dijital platform için çektiği belgeselde, aslında kendi aile çevresinden birinin yıllar önce kapatılmış eski defterlerinden trajik sayfalar açtı genç kadın.
KRAL OLMA HAYALİ HİÇBİR ZAMAN GERÇEKLEŞMEDİ
Kamerasının odağındaki kişi Avrupa'nın "hiç kral olamayan" veliaht prenslerinden biri. Ülkesinin tahtına oturmak için yetiştirilen ama son kral babasıyla birlikte sürgüne gönderilen veliaht prensin, Beatrice'in aklına takılan özelliği bu değil elbette.
Bu eski prens Avrupa'da yakın tarihin en karanlık ölümlerinden birinin şüphelisi. Ama bu yüzden hiçbir ceza almadı, hatta yargı önüne bile çıkmadı. Bu trajik olayın Beatrice ile bağlantılı kısmı ise annesi.
Sıcak bir yaz gecesi, sürgündeki prensin silahından çıktığı ileri sürülen kurşunla hem de uyurken hayatını kaybeden 19 yaşındaki genç, Beatrice'in annesi Paola Marzotto'nun yakın arkadaşının kardeşi. Hatta Beatrice'in söylediğine göre gencin cenaze törenini de annesi organize etti.
Beatrice Borromeo'nun kafasını yıllarca kurcalayan bu olayı bir hatırlamak gerekirse... İşte bunun için İtalya'nın çok uzak olmayan tarihine biraz uzanmak gerekiyor. Kısaca toparlayalım...
İtalya'nın son veliaht prensi Vittorio Emanuele, ailesiyle birlikte sürgüne gönderildiğinde takvimler 1946 yılını gösteriyordu.
Yapılan referandum sonrasında İtalyan halkı artık monarşi istemediğini ortaya koymuştu. Bunun üzerine son kral da o sırada henüz 9 yaşında olan veliahtı Vittorio Emanuele ve tüm ailesiyle birlikte ülkeden ayrılmak zorunda kaldı.
BOTTA UYURKEN BAŞINA İSABET EDEN KURŞUNLA ÖLDÜ
Asla kral olamayan son velihat Vittoria Emanuele, 1978 yılında artık yetişkin bir adamdı ve ailesiyle birlikte Korsika yakınlarında Cavallo adasında yaşıyordu.
Sıcak bir ağustos gecesinde yatında oturan Emanuele, etrafta duyduğu gürültülerden rahatsız oldu. Tüfeğini alıp uyarı amaçlı ateş etmeye başladı. Birkaç kişi yaralandı.
Ama o sırada başka bir şey daha oldu. Yakınlardaki bir botun içinde uyuyan 19 yaşındaki Dirk Hamer adlı genç kafasına isabet eden bir kurşun nedeniyle öldü.
Olay meydana geldiğinde Beatrice henüz dünyaya gelmemişti. Ama annesi Paolo, arkadaşı Birgit'in kardeşinin başına gelen bu olaydan o kadar etkilenmişti ki Beatrice de daha çocukluğundan itibaren hep bu konuda bir şeyler duyarak büyüdü.
AİLE, ONLARCA YIL DAVA AÇILMASI İÇİN UĞRAŞTI
Zaten Dirk'in ablası, sonradan model olan Birgit Hamer başta olmak üzere bütün ailesi on yıllarca sürgündeki prensin yargılanması için kampanyalar yürüttü. Ailesine bu kadar yakın bir olayın Beatrice'i etkilememesi mümkün değildi bir başka deyişle.
İşin daha da ilginci, Dirk Hamer'ın ölümüne neden olan kişinin sürgündeki veliaht Vittorio Emanuele olduğu hiçbir zaman kanıtlanamadı. Sadece eski prensin cinayeti itiraf ettiği ileri sürülen bir video bir süre ortalarda dolaştı. Ama bu da kesin bir sonuca ulaşılmasına yardımcı olmadı. Yine de olayın gölgesi de şu anda artık orta yaşı geride bırakan eski prensin üzerinden hiç silinmedi.
İşte Batrice Boromeo de kafasını yıllardır kurcalayan bu olayı bir belgesel yaparak bir kez daha masaya yatırdı: Üstelik çok uzun süre çabaladıktan sonra cinayetle suçlanan Vittorio Emanuele'i de konuşturarak.
Beatrice Borromeo, bu olaya kafasının neden bu kadar çok takılmış olduğunu Variety'ye verdiği bir röportajda anlattı. Söylediği ilk ayrıntı da bu olayla olan kişisel bağlantıları.
'SADECE GERÇEĞİN BİLİNMESİNİ İSTİYORLAR'
Sonra da bu konuda şunları söyledi Beatrice: "İtalyan Il Fatto Quotdiano Gazetesi'de çalışırken bu davaya fazla takıntılı bir hale gelmiştim. Şimdi bakınca fazla saldırgan bulduğum birkaç makale bile yazmıştım."
Beatrice için işin en zor kısmı ise gencin ölümüne neden olduğu ileri sürülen Vittorio Emanuele'i belgesele dahil etmek olmuş. Bunu "yıllarımı aldı" diye tanımladı genç kadın.
"Emanuele ile yakınlık kurmak bu projenin en zor kısmıydı. Gazetecilik yaptığım yıllarda onun cinayeti itiraf ettiği ileri sürülen videosunu yayınlamıştım. O da bana dava açmıştı. Yani aramızda korkunç bir iletişim vardı. Bu yüzden onu tanıyan herkese ulaşmaya çalıştım. Sürekli elektronik postalar gönderdim. En sonunda bıktı ve oğluyla konuşmamı söyledi. Ama sonra sanırım bu hikayeyle yüzleşmek için konuşmayı kabul etti. "
Beatrice Boromeo, Variety ile yaptığı röportajda eski de olsa sırf bir kraliyet ailesine mensup olduğu için Vittorio Emanuele'in yargı karşısına bile çıkarılmadığı sorusuna şöyle yanıt verdi. "Bence Avrupa'da insanların sahip olduğuu statü nedeniyle ayrıcalık görmesi gibi bir durum artık yok. Artık Birgit Hamer bile bir dava açılmasını istemiyor. Sadece gerçeğin bilinmesini istiyor."
Borromeo'ya göre sistem bir gencin ölümü konusunda zanlı olan Vittorio Emanuele'yi korudu. Bir yargıç tam bu konuda soruşturma yürütürken aniden Tahiti'ye tayini çıktı. Sürgünde olmasına rağmen Vittorio Emaunele'in bir gücü vardı. Bu şekilde de etrafında var olan ve onu koruyan çembere sığındı.
MONAKO SARAYI'NIN GELİNİ
Monako Sarayı'nın gelini Beatrice'in son dönemde bu kadar gündemde olmasının nedeni işte çocukluğundan bu yana kafasını meşgul eden bu konuyu tekrar ele alması. Ama aslına bakılırsa ondan önce de özellikle magazin basınının gözdesiydi genç kadın.
Her ne kadar Monako'nun ulusal etkinliklerine katılma görevi olsa da sadece ailenin bir parçası, herhangi bir soyluluk unvanı yok. Ama birçok kişiye göre gerçek prenseslerden bile daha prenses!
Biraz önce Beatrice için "isterse hiç çalışmadan rahatlık içinde hayatını sürdürür" demiştik ya... Şimdi isterseniz bunun nedenine bir bakalım.
Prenses Caroline'in trajik bir şekilde hayatını kaybeden eşi Stefano Casiraghi ile evliliğinden dünyaya gelen üç çocuğundan en küçüğü olan 35 yayındaki Pierre'in karısı Beatrice.
Genç kadın "mavi kanlı" bir İtalyan ailenin üyesi. Borromeo ailesi, Avrupa'nın dört bir yanında sahip olduğu lüks mülklerin yanı sıra kendilerine ait adalarıyla da biliniyor. Hatta Beatrice ile Pierre'in düğünü de bu adalardan birinde yapılmıştı.
Beatrice Borromeo, "prenses" unvanı taşımıyor ama ailenin katıldığı bütün etkinliklerde dikkatleri üzerinde topluyor. Hem güzelliği ve zarafeti hem de aile yaşantısıyla birçok kişiye "tam da damadın anneannesi Grace Kelly'e uygun bir gelin" diye nitelendiriliyor.
MAFYA KADINLARININ BELGESELİNİ ÇEKTİ
Borromeo, Milano'daki Bocconi Üniversitesi'ni bitirdikten sonra Columbia Üniversitesi'nde gazetecilik eğitimi aldı. 2013 yılında Newsweek ve Daily Beast'e katkıda bulundu. 2009 yılında Il Fatto Quotidiano'da muhabir olarak çalıştı. Politik içerikli röportajlar yaptı. İtalya'da birçok TV kanalında sunucu ve muhabir olarak görev aldı.
Aralarında mafya kadınlarını konu alan yapımın da bulunduğu birçok belgesel çekti. İtalya'nın Napoli bölgesindeki gecekondularda yaşayan çocuklarla ilgili belgeseli çok ses getirdi.
Ülkesinde bilinen bir gazeteci ve belgeselci olan Borromeo, 2008 yılında Magazin gazetelerinin manşetlerine çıkmaya başladı.
Bunun nedeni de Prenses Caroline ile genç yaşta hayata veda eden Stefano Casiraghi'nin evliliğinden dünyaya gelen üç çocuğundan biri olan Pierre ile olan beraberliğiydi. Çift, 25 Temmuz 2015'te Manaco Sarayı'nda düzenlenen resmi bir törenle evlendi.
Düğünleri ise çiftin ailesinin sahip olduğu adada gerçekleşti. Törene, Avrupa sosyetesinin önde gelen isimleri katıldı.
Pierre Casiraghi ile Beatrice Borromeo'nun iki tane çocuğu bulunuyor. Çift, bazı kesimler tarafından çok da sempatiyle bakılmayan Monaco prenslik ailesinin en gözde üyelerinden.