Güncelleme Tarihi:
Türkiye bugüne kadar nasıl bir hazırlık yaptı?
Bu Türkiye için bir ilkti. Başmüzakereci olarak dünyanın neresinde bir toplantı varsa hepsine katıldım. 18 ay içinde 180 kez uçağa bindim. Son iki aydır da diğer bakanlıklarla koordinasyon toplantıları yaptık. Bu iş hem ekonomi hem de enerji modellemesi aslında. Sadece Çevre değil, tüm bakanlıklardan da onaylar aldık. Herkesin bakış açısı farklı. Hazine, Maliye, Kalkınma, Ulaştırma bakanlıkları başka yönden bakıyor olaya.
Türkiye ilk kez bir taahhüt verdi ancak bu çok eleştiriye de maruz kaldı. Yeterli bir hedef miydi?
Çok kuvvetli görülmeyebilir ancak biz ilk defa taahhüt verdik. “Daha iyisini verebilirdi Türkiye” diye eleştiriler geliyor. Ancak bu bile kolay olmadı. İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu’ndan çıkan bir karardı. Üst düzeyde onaylandı. Tarihsel bir karar aldı Türkiye.
Bundan sonra hayatımızda ne değişecek?
Türkiye gelişmekte olan bir ülke. Yılda yüzde 4-6 oranında büyüyoruz. Enerji ihtiyacı artıyor. Mülteciler geliyor. Bu insanlar cep telefonunu şarj etmek istiyor. Yeni sanayiler kuruluyor. Elektrik ihtiyacını bir şekilde karşılamak gerekiyor. Herkese elektrik lazım. Ya termik santral ya nükleer ya da doğalgaz çevrim santralu kuracaksın.
Termik, hidroelektrik ve rüzgâr santralları var. Nükleer yok ve başka bir şeyimiz yok. Fransa’da 38 nükleer santral var. Almanya’nın elektriğinin yüzde 40’ı termik santrallardan elektrik üretiyor. 2030’da enerji ihtiyacımız 150 bin megavata çıkacak. Sanayiye, insanlara bir şekilde elektrik üretmemiz gerekiyor. Bunu yapabilmenin yolu yeni termik santral yapmak. Güneş deniliyor ancak güneşten üretilen elektrik halen 12 Euro/cent, kömürse 6 Euro/cent.
Peki yenilenebilir enerjiye yatırım yapılmayacak mı?
Gönül istiyor ki çevreci olalım, her yer güneş ve rüzgâr olsun. İki sıkıntı var. Gece güneş santralları bir işe yaramıyor. Sürekli bir enerji olmuyor. Rüzgâr yoksa elektrik üretilemiyor. Güvenilir değil dünyada.
Türkiye emisyon salımı konusunda hedefini daha çevreci tutabilir miydi?
Olabilirdi tabii. Biz son ana kadar müzakereler yaptık. Bizden daha iyi şeyler yapmamız isteniyor. Ulusal katkılarımızın az olduğu söyleniyor. Ancak bunları yapmamız için para
gerekli.
Yani bize para mı vermeleri gerekli?
Evet. Aslında bu anlaşma çok light oldu. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler olarak ülkeler ayrıldı. Gelişmiş ülkeler gelişmekte olanlara finans desteği verecek. Ancak kim gelişmiş ülke, kim gelişmekte olan ülke bilmiyoruz. Karşı çıktığımız konu buydu.