Güncelleme Tarihi:
Kesişen hayatlardan doğan samimi bir hikaye dinlemek ister misiniz? ‘Delibal’, yönetmen Ali Bilgin’in ilk uzun metraj filmi. Başrollerinde farklı projelerden tanıdığımız Çağatay Ulusoy ve Leyla Lydia Tuğutlu var. Hem son günlerin dikkat çeken iki genç yeteneğinin bir araya gelmesi hem de daha ismini duyduğumuz an merak uyandırması nedeniyle film radarımızdan kaçmadı!
Masal, müziğe tutkuyla bağlı mimarlık öğrencisi Barış’ı bugüne dek hep teğet geçen aşkın sonunda onu bulmasıyla başlıyor. Söz konusu eğitim olunca idealist davranan ve tek hayali yüksek lisans için Amerika’ya gitmek olan Füsun’u ise aşkın varlığına ikna etmek gerekiyor. Film ilerledikçe Barış ve Füsun’un hikayesinde her şey masal gibi gelişiyor ve evleniyorlar. Ancak bir gün masal bozuluyor. Niye bozulduğu sorusu, hala izlememiş olanlar için sürpriz kalsın ve gelin çekimlerin kamera arkasına doğru, Sezen Aksu şarkıları eşliğinde, sadece Elele’ye özel görüntülerden oluşan aşk dolu bir yolculuğa çıkalım.
ALİ BİLGİN (Yönetmen)
“Delibal’ ilk sinema filmim olduğu için şanslıyım, çünkü projenin oluşumundan itibaren her şeyiyle bir yılı aşkın süredir ilgileniyorum. Film yapmak olağanüstü bir his. Çağatay Ulusoy ve Leyla Lydia’nın iyi bir ikili olacaklarını hissetmiştim. Bunun net bir tarifi yok ama benim işim hislerle yürüyor. Hem çekim sürecinde hem de post prodüksiyonda yanılmadığımı gördüm. Çağatay’ın bugüne kadar oynadığı tüm işlerde partnerleriyle uyumlu oldu Leyla ile tanıştığımda da iyi anlaşacaklarını, enerjilerinin tutacağını hissetmiştim. Filmin müziklerine ise Sezen Aksu ve Ozan Bayraşa ile beraber karar verdik. Filmde üç cover, bir orijinal parça, Çağatay’ın söylediği bir şarkı ve Sezen Aksu’nun daha önce kendi seslendirmediği sürpriz bir parça var. Müzikler için de kafamda referans olabilecek eserler vardı, Sezen Aksu ile paylaştığımda düşündüklerimden daha öte şeyler sundu. Bu süreçte, sayesinde müziğe dair çok şey ögrendim, bana nasıl düşünmem gerektiğini öğretti.”
“Delibal’da canlandırdığım Barış karakteri, duygularını en uç noktalarda yaşayan, tutkulu, heyecanlı ve aşık biri. Film, Barış ve Füsun’un aşkını konu alıyor. Barış da Füsun da hayatlarını değiştirme pahasına da olsa aşklarının peşini bırakmıyor. Anı yaşıyorlar. Yönetmenimiz Ali Bilgin’le de ‘Medcezir’de çalışmaya başlamıştık, iyi arkadaş olduk. ‘Delibal’da birlikte çalışıyor olmak, işin kusursuz işlemesi açısından önemliydi. Birbirimizi iyi tanıdığımız, iyi anlaştığımız için bu çalışmamıza da yansıdı.”
LEYLA LYDIA TUĞUTLU
“Delibal’ı ilk okuduğumda, senaryoyu ve karakterin hikayesini öyle sevdim ki, ‘Bunu ben oynamalıyım başkası olmamalı’ demiştim. Aynı zamanda beni duygusal anlamda zorlayacak sahnelerin olması nedeniyle, yepyeni bir beni keşfedebileceğimi hissettim. Füsun karakteri, sosyoloji bölümünde okuyan idealist bir kız. Orta halli bir ailenin iki kızından küçüğü. Hayattaki hedefi okulu dereceyle bitirmek. Ablası ailenin istediği gibi bir evlat olamamış, bu yüzden ailenin, özellikle babasının Füsun’dan beklentisi fazla. Bir taraftan okuldan sonra imkanı olmayanlara İngilizce dersleri veriyor, harçlığı için kafede çalışıyor. O kadar meşgul ki doğru düzgün sevgilisi bile olamamış. Çevresiyle iyi geçinen, güzel huylu, akıllı, mükemmeliyetçi ve planlı biri. Bu düzenin dışına çıkmayı denememiş. Ailesinin sözünden çıkmak aklının ucundan geçmiyor. Ta ki Barış’la tanışıncaya kadar... Biz severek çalıştığımız için insanları gerçekten güzel bir işin beklediğini söyleyebilirim. Seyirciler, uzun süre filmin etkisinde kalacak...”
MUSTAFA AVKIRAN
“Delibal’ın, 1970’lerde ‘Love Story’ filminin yarattığı etkiyi yaratmasını umut ediyorum. Bende bıraktığı etki bu oldu. Umarım düşündüğüm kadar etkili olmuştur ve insanlar aşka dair sahici ve samimi bir film izler.”
NAZAN KESAL
“Seyircinin aklıyla ve duygularıyla dalga geçmeyen, samimi bir film olduğu ve aşkın bizi daha çok insan yaptığını hatırlamak için ‘Delibal’ izlenmeli! Ben filmde kocası ile kızları arasında denge kurmaktan başı dönmüş, aşkı ıskalamış ama kızının da aynı hatayı yapmasını istemeyen, aşktan yana tavır koyan bir kadını canlandırıyorum.”
TOPRAK SAĞLAM
“Çalışkan, iyi kalpli, sizden önce her şeyi düşünmüş bir ekip tadından yenmez oluyor. Leyla ile iyi arkadaş olduk. Özel hayatta da görüştüğüm, kıymetlim. Çağatay da, ‘İyi ki tanıdım’ dediğim insanlardan.”
HÜSEYİN AVNİ DANYAL
“Oğluyla gurur duyan, onunla arkadaşça ilişki kurmaya çalışan bir babayı canlandırmaya çalıştım. Sonu sürprizlere gebe bir sevgi hikayesi. Sevgi ve acının harmanlandığı iyi bir film…”
LAÇİN CEYLAN
“Çağatay’ı ve Leyla’yı sette tanıdım. Çağatay herkesi şaşırtacak. Sete çok iyi hazırlanarak gelmiş. İnandırıcı bir kimlik çiziyor. Leyla Lydia ise yetenekli bir genç oyuncu; filmde ‘aşk’ın en önemli simgesi. İkisinin de yaptıkları işe karşı takındıkları tutum ve ciddiyeti çok beğendim. Çağatay’ın annesini oynadığım için onu yakından tanımış oldum. Hayatımda gördüğüm en içten, sıcak, içtenliğini paylaşan biri. Bu filmde ‘aşk’ dörtnala koşuyor; rüzgar gibi. Bu rüzgara kapılıp uçacaksınız ama üşütüp hasta da olabilirsiniz...”
www.elele.com.tr TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR.