Jölenin de mi kıvamı kaçtı?

- KAHVEDE oturuyoruz, derhal açılıyor “çıldırtıcı İstanbul trafiği üzerine mülahazalar” bahsi...

Haberin Devamı

- İşyerinden arkadaşlarla bir araya geliyoruz, hemen giriyor devreye “Ben iki buçuk saatte geldim, sen kaç saatte geldin” muhabbeti...
- Komşuya gidiyoruz, hemen başlıyor “Trafikte en fazla kalma rekoru kimde” üzerinden bir büyük müsabaka...
- Sokakta çevriliyoruz, “Yaz kardeşim, şu trafiği yaz” serzenişleri...
- Yemekteyiz, masada uçuşuyor “Çekip gideceğim İstanbul’dan” cümlesi...

*

Peki umut var mı?
Düzelir mi bu iş?
- Trafiğe giren araç sayısı arttıkça...
- İstanbul göç aldıkça...
- Metro ağır aksak gittikçe...
- Hepsinden önemlisi İstanbul’un dört bir yanı yeni rezidanslarla, inşaatlarla, AVM’lerle, sitelerle doldukça...
Umut: Sıfır.

*

Umut sıfır.
Ama gelin görün ki umutların tükendiği anda ortaya çıkan büyük kurtarıcılar da ortada yoklar.
“İstanbul trafiği üzerinden AK Partimizi yıpratmak istiyorlar” diye ortaya çıkmıyorlar.
Şöyle esaslı birkaç komplo teorisiyle İstanbul trafiğinden şikâyet etmeyi bile imkânsız hale getirmiyorlar.
Ellerine belgeler, fotoğraflar falan alarak...
- Bu trafik işinin de arkasında faiz lobisi var.
- Divan Oteli arabayla gelen müşterilerine yüzde 50 indirim yapıyormuş.
- Almanya, belli saatlerde arabasını trafiğe süren İstanbulluya yüz dolar veriyormuş.
- CNN canlı yayın aracı kiralamış, trafiği diline dolayacakmış.
- Eylem kitapçığında “Arabanla trafiğe çık, trafiği sıkıştır, milleti bezdir” diye bir madde var.
Türünden çıkışlar yapmıyorlar, suçu başka mihraklara atmıyorlar ve Kadir Abi’yi rahatlatmıyorlar.

*

Haberin Devamı

Ne oluyor ya?
Yoksa jölenin de mi kıvamı kaçtı?
Bu çaptan düşüş de neyin nesi?

Türkiye nereye gidiyor

AK Parti İstanbul İl Başkanı’nın, “Başörtülü kız kardeşime Nişantaşı’nda tükürdüler” dediği bir günde...
Bir televizyon sunucusu, “ekranda biraz fazla dekolte” giydiği için eleştiriliyor ve ardından da işinden oluyor.

*

Mimar Sinan Üniversitesi’nde öğrenim gören bir kız öğrencinin, şort giydiği için bir erkek öğrencinin hışmına uğradığı bir günde...
Başörtülü bir grup kadın, “Sırf başörtülü olduğumuz için bizi Cihangir’de bir restorana almadılar” diyor.

*

Haberin Devamı

Bir şey soracağım:
Türkiye nereye gidiyor Allah aşkına?

‘Allahsız’ diyordu, şimdi ‘sayın’ diyor

CEM Uzan var ya...
Hükümetle savaşa giriştiğinde meydanlarda Başbakan Erdoğan’a “Allahsız” diyen, bu sözcüğü defalarca haykıran, Erdoğan’a karşı bin türlü hakareti sıralayan bir adamdır.

*

Aynı Cem Uzan var ya...
Şimdi Başbakan Erdoğan’dan “sayın” demeden bile söz etmiyor, onu kıracak tek bir sözcüğün yanına bile yaklaşmıyor, ona saygıda kusur etmiyor. Ama bu sefer de başkalarına saydırıyor.

*

Rahmetli babam derdi ki:
Bir adamın her şeyden önce tıyneti ve karakteri sağlam olacak, gerisi o kadar da mühim değil.

Hangisi CHP?

CHP’li Süheyl Batum Meclis komisyonunda yeni anayasanın özgürlükçü bir mahiyette çıkmaması için mücadele ederken aynı komisyonda CHP’li Atilla Kart özgürlükçü bir anayasa için doludizgin savaş veriyor.
Soruyorum: Hangisi CHP?

*

Haberin Devamı

Dün CHP’li Engin Altay ve 32 arkadaşı Meclis’e “Andımız’i isteriz” diye kanun teklifi verirken CHP’li Sezgin Tanrıkulu Andımız’ın kaldırılmasından gayet mutlu.
Soruyorum: Hangisi CHP?

*

Demokratikleşme paketi açıklandığı anda CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bunların daha ilerisini biz teklif etmiştik” derken CHP’li Birgül Ayman Güler aynı paket hakkında “Ulusal ve laik Türkiye paketlenmiştir” diyor.
Soruyorum: Hangisi CHP?

*

Tamam birader.
Tabii ki iktidar dururken muhalefete muhalefet edenler durumuna düşmeyelim.
Ama CHP’nin de bir karar vermesi gerekmiyor mu?
Aşırı ulusalcılık ile süper demokratlık arasında salınıp duracak mı sonsuza kadar?
Ulusalcıyla ulusalcı, demokratla demokrat gibi davranmasının vakti ne zaman gelecek?

Haberin Devamı

Araştırdığım 7 şey

BİR: Danyal Topatan sinemada göründü mü neden alkış kopardı?
İKİ: Süheyl Eğriboz’a neden “sütçü” denirdi?
ÜÇ: Turgut Özatay çok para kazanabildi mi?
DÖRT: İhsan Gedik neden hep beyaz giyer?
BEŞ: Herkes hatırlanıyor da Cevat Kurtuluş neden unutuluyor?
ALTI: Şemsi İnkaya bugünlerde nerelerdedir?
YEDİ: İhsan Yüce’nin şiirleri yayınlandı mı?

Galiba

- Galiba iktidardakiler, biraz da başkalarının mağdur olmasına hiç ama hiç fırsat tanımayacaklar.
- Galiba “Dershaneler kapatılacak” açıklaması, “Cemaat” ile “Hükümet” arasındaki kapışmayı gün yüzüne çıkaracak.
- Galiba önümüzdeki beş ay boyunca Mustafa Sarıgül’den biraz fazla söz edeceğiz.
- Galiba dekolte türü elektrikli tartışmalara hepimiz bir biçimde bayılıyoruz.
- Galiba daha az demokrasi veren iktidara karşı daha çok demokrasi isteyen bir muhalefete sahip olamayacağız.

Haberin Devamı

MHP’nin Kürtçe ile imtihanı

MHP’li Fethiye Belediye Başkanı, Kürt diline karşı bir afiş astırıyor.
Ancak Kürtçe karşıtı afişte, Kürtçe sözcüklere de yer veriyor.

*

MHP Genel Merkezi’nin bu konudaki tavrı şu oluyor:
Kürtçenin aleyhinde de olsa afişinde Kürtçe kelimelere yer veremezsin. Doğru disipline!

*

Sonuç?
- Biri alenen “Kürtçe karşıtlığı” yapıyor.
- Diğeri “Kürtçeye karşı çıksan da bunu Kürtçe kelimelerle yapamazsın” diyor.

*

Bize düşen ise...
“İnsan bazen hayret ediyor” demekten başka bir şey değil.

Yazarın Tüm Yazıları