Jet sosyetenin yeni cenneti Borakay Adası

Giresun eski milletvekilli Rasim Zaimoğlu, parlamentoda geçen 12 yılı boyunca ne bakan olabildi, ne cumhurbaşkanı seçilebildi. Ama yıllar sonra Filipinler Cumhuriyeti’nin İstanbul Fahri Başkonsolosu oldu. Boş yere "Tirebolulu Jet Rasim" dememişler, o işini çok iyi bilir.

Hatırlayın ANAP-DYP arasında mekik dokuyuşunu. Galatasaray tutkusu uğruna, Leeds’e bir uçak dolusu parlamenter taşıdığını. Ya da "Her Türk’ten Bir Turist" adlı turizm kampanyasını... "Şebinkarahisar’ın il olması için" TBMM’deki canhıraş gayretlerini... Az kalsın, cumhurbaşkanı seçilecekti, bunu da mı unuttunuz. Eğer Ahmet Necdet Sezer, 3’üncü turda 276 oy alamasaydı, büyük bir olasılıkla çekilecekti ve Rasim Zaimoğlu en şanslı aday konumuna gelecekti. Rasim Zaimoğlu’nun Etiler Ulus sırtlarında Boğaz’ın bütününü kucaklayan görkemli evindeyiz. Eşi Hülya Hanım, her yanıyla krallara layık bir sofra hazırlamış. Ne de olsa, Bolu Elmalı’dan, hemşerileri gibi bir yemek sihirbazı olduğu belli. 37 yıllık eşi ise, güler yüzü, tatlı diliyle tam bir pazarlama, reklam ustası. Filipinler Cumhuriyeti’nin gözü aydın, tam adamını seçmişler Fahri Başkonsolos olarak. Bir Filipin atasözü şöyle diyor:

"Cennete varana kadar talihine güvenme." Buyurun sayın başkonsolos, söz sizin.

- Filipinler Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Galatasaray tutkunu. Kendisini son ziyaretimde bana "İstanbul’a geldiğimde beni Galatasaraylı futbolcularla tanıştırmanı istiyorum. Bir de adıma toplu imzalı formalarını istiyorum" dedi. Filipinler 7 bin 107 adadan oluşuyor, nüfusu 87 milyon. Asya’daki tek Hıristiyan devlet, siyasi kurumları ve yönetim biçimi Amerikan tarzı. 33 milyar dolarlık ithalat yapıyor, ihracatı ise 37 milyar dolar.

Ülke dışında çalışan Filipinlilerin ülkeye katkıları 10 milyar dolar. Dünyanın dört bir yanında, kimisi genel müdür olarak çalışıyor, kimisi gemici, kimisi de bebek bakıcısı. Filipinler’in Hollanda’yla yıllık ticaret hacmi 5 milyar dolar, bizimle ise sadece 50 milyon dolar. Hedefim, önce bu rakamı 400 milyon dolara çıkarmak. TOBB ile İTKİP organizasyonunda bir ticaret heyeti, ihraç ürünlerimizin tanıtımı için 9-13 Mayıs 2006 tarihleri arasında Filipinler’de olacak. Filipinler’de 80 Türk var, hepsi ticaretle uğraşıyor. Filipinler’in tarım ve madenciliğe dayanan bir ekonomik yapısı var.

Ülkenin başlıca madenleri altın, gümüş, krom, demir ve manganez. Dünya kereste ihracatçıları arasında ilk 6’da olan Filipinler, en çok maun kerestesi ihraç ediyor. Altın üretiminde ise dünya 8’incisi. Filipinler bizden uluslararası standartlara uygun tekstil ve hammaddeleri, gıda ve tarım ürünleri, zeytinyağı, peynir, başta fındık olmak üzere kuru yemiş almak istiyor.

PHUKET VE BALİ’NİN YERİNİ ALDI

- Filipinler’in Borakay Adası, Uzakdoğu’nun el değmemiş yeni cenneti; tek kelimeyle müthiş. Dünya jet sosyetesi şimdilerde Phuket ve Bali yerine bu adayı tercih ediyor. Adanın uzunluğu 7 kilometre, havaalanı bile yok. Borakay’ın hemen arkasındaki bir adaya yapmışlar havalimanını. Pervaneli uçakla oraya uçup, deniz kenarından tekneyle gidiliyor. iskele falan yok. Suyun içine girip, paçanızı sıvayıp biniyorsunuz teknelere. Bembeyaz kum, masmavi bir deniz var. Sizi sahilde deniz kabuklarından yapılmış kolyelerle karşılıyorlar. Denizden otele kadar sizi sırtlarında taşıyorlar. Her şey beyaz kum üzerine kurulmuş, gece kulüpleri, alışveriş merkezi bile.

Manila çok büyük ve kozmopolit bir şehir, dev gökdelenler var, insanlar İstanbul’daki gibi koşturuyor. Şehrin eski bölümü nehrin kanalları üzerine kurulmuş, geçişlerde güzel köprülerden geçiyorsunuz. Alışveriş Uzakdoğu’nun diğer ülkeleri gibi elektronik ağırlıklı değil, daha çok el işçiliği ürünleri var. Sedeften yapılmış káseler çok ilginç, takıda da sonsuz seçenek var. Filipinler’de ağırlıklı olarak deniz mahsulleri yemekleri tercih ediliyor. Yengeç ve ıstakozu her lokantada uygun fiyata bulmak mümkün.
Yazarın Tüm Yazıları