Paylaş
Bakın etkinliğin ikinci gününde neler oldu, kimler öne çıktı...
KIŞLIK MAYOLAR BIKTIRDI
Bu eleştiri hemen herkese gidiyor, çünkü koleksiyonuna kışlık mayoyu dahil etmeyen tasarımcı sayısı az. Gizia, Arzu Kaprol, Simay Bülbül ve Özgür Masur koleksiyonlarını kışlık mayolarla açtı. Bu kışlık mayolar birkaç yıldır etrafta. Önce Batı’nın yıldızlarının üzerinde gördük, sonra onlara özenip bizim şarkıcılardan giyen oldu. Daha sonra kimi hazır giyim markaları 2009-2010 kış koleksiyonuna kışlık mayoları dahil etme cesaretini gösterip onları sokağa indirmenin peşine düştüler. Ne var ki en hasından moda kurbanları bile markaların gösterdiği cesareti gösteremedi, sokağa kışlık mayoyla çıkmak pek kimseye nasip olmadı. Anlayacağınız, kışlık mayo modası tutmadı. Dolayısıyla tasarımcılar da bu sevdadan vazgeçmeli, tüketicinin benimsemeye direndiği kışlık mayoları artık bir kenara koymalı.
EN PARLAK GENÇLER
Genç Tasarımcılar defilesinin prensesi Zeynep Tosun, prensi ise Özgür Masur’du. Bu iki isim de uzun zamandır başarının sinyallerini veriyor. Geçtiğimiz yıl ıstanbul Moda Günleri’nde gençlerden en fazla dikkat çeken Özgür Masur’du. Zeynep Tosun’u ise bir süredir radarıma aldım ve yaptıklarını çok beğeniyorum. Marangoni mezunu Tosun’un Alberta Ferretti’de çalışmışlığı var; Bilstore, Beymen Blender ve Midnight Express için harika şeyler tasarlıyor. Karma defilede gösterdiği koleksiyonunun teması karada atı, denizde balığı, havada kuşu simgeleyen Lidya kralı Karun’a ait hazinenin en özel parçası olan kaybolan deniz atı. Deniz atının yüzgeçleri sırt ve göğüs dekoltelerinde ustaca kullanılmış. Koleksiyon kış için fazlasıyla renkli; somonlar, sarılar, pembeler, nil yeşili... Hem yaratıcı hem işçiliği iyi.
Özgür Masur’un kumaşı kullanarak elde ettiği dokular son derece sade koleksiyonuna zenginlik katmış.
İkisine de puanım yüksek. Simay Bülbül’ün deri tasarımları da dikkate değerdi.
EN “HAYIR”LI DEFİLE
Günün en özel defilesi Argande’ninkiydi. Argande, GAP bölgesindeki Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi kapsamında yaratılmış bir hazır giyim markası. Dokuz tasarımcının birlikte hazırladığı koleksiyon yedi şehirdeki 17 Mudo mağazasında satışa sunuluyor. Beni en çok şaşırtan bu kadar çok tasarımcının birlikte bir koleksiyon hazırlaması. Hepsinin tarzı farklı ama tasarımlarını aynı potada eritmeleri gerekiyor. Bu biraz, dokuz yazarın birlikte roman yazmasına benziyor. Ne kadar zor olduğunu anlayın. Tasarımlar Batman ve Mardin’deki atölyelerde çalışan kadınlar tarafından üretiliyor. Hatta bu kadınlardan tasarım yönü kuvvetli iki tanesinin ıstanbul’a getirilip ıstanbul Moda Akademisi’nde eğitim almaları sağlanacakmış. Böylece onlar da koleksiyonun tasarımına katkıda bulunabilecekler. Projeyle ilgili konuştuğum Mudo Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Taviloğlu “ınsanların bu tasarımları o kadınlara acıyarak değil, beğenerek alması önemli ki proje sürdürülebilir olsun. Çünkü insanlar bir şeyi yardım amaçlı sadece bir kere alır. Önemli olan bu markayı beğenip hep almaları” dedi.
Projenin yararlı bir yanı daha var: Kutnu ve şalşapik adlı yok olmaya yüz tutmuş iki yöresel kumaşı yeniden hayata döndürmesi... Projeden önce bu kumaşları dokuyan sadece dört usta vardı. Argande sayesinde bu dört usta 25 civarında kadına bu zanaati öğretti. Hem kumaşlar yok olmaktan kurtuldu hem de bu kadınların bir mesleği oldu. Benim favorim Alex Akimoğlu imzalı elbiseydi. Ezra & Tuba Çetin’in tasarımı palto ise önümüzdeki kış gardırobuma ilk katacağım parçalardan olacak.
Notlar... Notlar... Notlar...
Gün boyunca en fazla Deniz Berdan ve kızının kıyafetleriyle ilgili geyik döndü. ıkisi birlikte dolaşırlarken “şehre sirk mi geldi acaba?” diye düşünmeden edilemedi.
“Argande defilesine Emine Erdoğan gelecek” söylentileri bir doğrulandı, bir yalanlandı. Emine Hanım gelmedi.
Tamirane yan etkinliklere sahne oldu. Bir köşede Trendometre.com sitesinin önderliğinde bir moda blogger’ları buluşması düzenlendi. Blogger’lar sorunlarını konuştu, çözümler aradı. Mekanın diğer bir köşesinde Desa’nın tasarımcısı Fred Tutino gazetecilere yeni koleksiyondan parçalar gösterdi, kir tutmayan süetlerin geri dönüşünden söz etti.
Hakan Yıldırım’ın koleksiyonu hem giyilebilir hem de süper şık uzun siyah elbiselerden oluştu.
Paylaş