Paylaş
Nerede Taksim Meydanı’na insanları taşıyan İstanbul Belediyesi? Nerede Gazze şehitlerindeki hassasiyet? Ne oldu da aynı duyarlılığı vatan için toprağa düşen fidanlara, şehitlerimize göstermiyorlar? Niçin dünyayı ayağa kaldırmıyorlar? Soran var mı bu soruyu? Ağlıyorum halimize.
- YENİ Parti Genel Başkanvekili Ruşen Özmen, PKK saldırılarının sorumlularını Erdoğan ve Arınç olarak gösterdikten sonra şunu söylüyor: “AKP iktidarı, tez elden aklını başına almalıdır. Ülkeyi getirdikleri yer bir uçurumdur. Ülke, bir terör, bir korku şantiyesi haline getirilmiştir.”
- AHMET Atay: Ölüme gönderildiği konuşulan bir gemi dolusu insan için elinde yeşil bayrakla günlerce slogan attılar, Mehmetçik için, ülke için kılını kıpırdatan yok. Utanıyorum. Yarın (bugün) elimde bayrağımla saat 10.00’da Tandoğan’dan Anıtkabir’e yürüyeceğim, şehitlerim için.
- YURT Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan: AKP terörle mücadele etmiyor. Terörü siyasi irade çözer... İdam tekrar Ceza Kanunu’na girmelidir. Terörün finansmanına el konulmalıdır.
- KAZIM Çiloğlu: Karada çuval, denizde torbalı balık ağı, şimdi de kışla ve karakollara baskın!.. Nedir bu başımıza gelenler? Hiçbir şeyden ders almıyoruz. Eğer demokratik ve hukuk devleti olan bir ülke isek ineğin altında buzağı aramayalım, gerçek ihmalkârlardan hesap soralım.
- HEPAR: Başımız sağ, vatanımız var olsun.
- İP Genel Sekreteri Av. Hasan Basri Özbey: Şehitlerin sorumlusu, ABD ile gizli hizmet sözleşmesi imzalayan Abdullah Gül ve BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğan’lardır.
- ADNAN Pelvanlar: Bıçak kemiğe dayandı. Bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını, vatanını sevenleri şehit cenazelerine davet ediyorum.
- KADİR Özhayat: Yine ciğerimiz yandı, bu gidişle de daha çok yanar. Niye anlamıyorum; 3. Ordu’yu kaldırıp Kuzey Irak’ın, Kandil Dağı’nın altını üstüne getirmiyoruz. Acaba kimlerin bu işlerden menfaati var.
- K.Ç. : PKK, Öcalan’ın talimatı doğrultusunda vur-kaç’ı bırakıp topyekun bir saldırı başlatmıştır. Çünkü Öcalan, Türkiye’yi sarsacak olan böyle bir ‘topyekûn saldırı talimatı’nı vermişti. PKK şimdi bu eylem içinde... Genelkurmay saldırıların artacağı tespitini yaptı ve kamuoyuna açıkladı. AKP Hükümeti ise bu son olayları anlamış gözükmüyor. Ankara uyuma!
Yorumsuz
ESKİDEN naiplerin (vekillerin) yani kadı (hâkim) yardımcılarının verdikleri kararlar ancak kadılık tarafından onaylanarak hüküm haline gelirdi. Kadının bir ‘bozma’ kararı bugünlere çağrışım yapar mı acaba?
1830’larda Mehmet Hakkı Paşa, İstanbul Kadısı iken Silivri’ye (kasaba) tayin edilmiş olan naipten saçma sapan bir karar gelir.
Kani Mehmet Paşa da, naibe açık bir cevap yazar. İçinde çok şey anlatır.
“Silivri naibi,
Şeriat haini.
İlamını gördüm.
Kahkaha ile güldüm.
Mühr-i müeyyedimi basarım.
Seni mahkeme kapısına asarım.
Mehmet Hakkı Paşa
(Ebuziya Tevfik Numune-i Edebiyat-ı Osmaniye kitabından)
‘Perakende açılım’
160 emekli büyükelçi ve konsolos, Başbakan’ın ‘Monşer’sözüne tepki gösteren bir açıklama yaptı. Bu arada, geçen cuma günü vefat eden emekli Büyükelçi Nusret Aktan’ın bir tekerlemesine cevap verildi.
İnsaf kalmadı beni-âdemde,
İşlerine gelince şehit,
Gelmeyince monşer sayıldık
Şu bi-vefa âlemde.
Açıklamada şu soru da soruluyor:
“Başbakan ‘monşer’ sözcülüğü ile dilde bir yeni Osmanlıcılık hevesine mi kapıldı?”
Dış politikanın ne olduğu anlatılan açıklamada, “Dış politikada cesaret ve dinamizm, maceraperestlik demek değildir” denildikten sonra şu hususa da dikkat çekiliyor:
“Kudüs‘te toplu namaz kılmak gibi maceraperest ve hayalperest ucuz vaatlerin geçmişte ülkemizi hangi badirelere götürdüğünü daima akıllarında tutmalıdırlar.”
“Dış politika, öyle günü kurtarmaya yönelik, kendisiyle çelişki içinde ‘perakende’ açılımlarla, üç-beş yabancı sözcüğü yerli yersiz kullanmakla, diplomatlara karşı küçük düşürücü ifadelerle yürütülmez. Yürütülmeye kalkılışırsa bedeli ağır olur.”
Biliyor musunuz
- MARMARA Üniversi-tesi’nden, profesör, doçent, yardımcı doçent ve öğretim üyesi 89 öğretim elemanı, Silivri’de tutuklu bulunan aydınların durumunu kaygıyla izlediklerini, tutukluluğun telafisi olanaksız bir cezaya dönüşmemesi gerektiğine dikkat çekerek “Amacımız, adalete müdahale etmek değil, adaleti yüceltmektir. Ülkemizde evrensel hukuk ve insan hakları ilkelerinin kök salması için göze çarpan olumsuzlukları seslendirmenin başta gelen yurttaşlık görevimiz olduğuna inanıyoruz” diye açıklama yaptıklarını...
- KEMAL Kılıçdar-oğlu’nun pazar ve pazartesi günleri Gaziantep ve Adıyaman’da olacağını; salı günü toplanacak MYK’da da Samsun İl Başkanlığı’na yapılacak atama ile İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek’in il yönetim kurulu listesinin ele alınacağını...
DOKAP, sukut-u hayaldir
DPT bölgesel geliştirme planları arasında bulunan ve uzun süredir sessizliğe gömülen Doğu Karadeniz Bölgesel Gelişme Planı (DOKAP), turizm odaklı olarak yeniden güncelleniyor. DOKAP; Ordu, Giresun, Gümüşhane, Bayburt, Trabzon, Rize, Artvin illerini kapsıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Doğu Karadeniz’in turizm potansiyelinin geliştirilmesi için özel bir müşavirlik firmasına rapor hazırlattı. Hazırlanan planda, bölgenin turizm açısından geliştirilebilmesinde öncelikli rolün, mevcut batı-doğu aksındaki ulaşım imkânların iç bölgeleri de kapsayacak şekilde geliştirilmesine bağlı olduğu, ancak diğer entegre olabilecek sektörlerin de değerlendirilmesine yönelik çalışma başlatıldığını ifade ettiler.
Tamam da...
Bölge insanının göçe mahkûm yaşamayacağı ve turizm pastasından pay alabilmesi için yüzlerce HES, taşocağı ve maden işletmelerinden bölgenin acilen arındırılması gerekmektedir. Aksi halde DOKAP, tam bir sukut-u hayaldir. Bırakın!.. Beş-on enerji şirketi değil, Doğu Karadeniz ve Türkiye kazansın.
Kadem EKŞİ
Köpek barınağı garaj oldu
BÜYÜKŞEHİR Meclisi’nde 3. köprü dosyası tartışmaları sırasında önceki gün yine ‘kanlı cuma’lardan birini daha yaşadı. Yine ‘kuşa bak’ taktiği ile 69 imar dosyası geçti. CHP grup yöneticileri, köprü için yaptıkları sert muhalefeti bu raporlara karşı yapmadılar.
Çıkan imar durumlar İstanbul’un yeni ‘hançerleri’ olacak. İmar Komisyonu bazı dosyaları ‘soslu’ yapıyor; yani araya okul ve sağlık gibi dosyaları koyuyor.
Maltepe 239 nolu rapor... Eskiden okul, sağlık alanı, bir bölümü de askeri alan olan -küçük bir yer de özel mülkiyet- yer bir anda 2.5 emsalle ticaret alanı oldu oybirliğiyle. Bir önceki meclisin reddettiği bu dosya Maltepe’nin İBB İmar Komisyonu üyesi Ömer Lütfü Somun’un gayreti unutulamaz. İBB Planlama Müdürlüğü’nün olumsuz görüşünü kim dinler?
Kadıköy’ün şimdi Ümraniye’de kalan 110 dönümlük köpek barınağı, Harem’in yerine oto terminali oluyor. Dosya oybirliği ile geçiyor. Aradaki meslek lisesi de ‘sos’... Karayolları’nın görüşü olumsuz var. O köpekler nerede barınacak? Silivri Belediye Başkanı ve üyelerinin ‘kefil’ olduğu 150 dönümlük alana otel+AVM ve rezidans yapılması ile ilgili dosya ‘başdöndürücü’ bir şekilde, yeniden Büyükşehir’e geldi ve oybirliğiyle geçti. Hiç bir dosya bu kadar ‘hız’ yaşamadı! Kartal Cevizli Tekel arazisinin üniversite yapılmasına ilişkin dosya da oy çokluğuyla geçti tabii... Çünkü, doğal sit alanı ve endüstriyel miras olan yeri Koruma Kurulu onaylamıştı.
Paylaş