Hedeflediğimizden 1 yıl önce Süper Lig'deyiz

Akhisar Belediyespor’un Süper Lig başarısının perde arkasındakilerle konuştuk. Kulüp Başkanı Hüseyin Eryüksel, Süper Lig’in hedeflediklerinden bir yıl önce geldiğini, bu yüzden de tartışma konusu olan stat sorunu yaşadıklarını söyledi.

Haberin Devamı

BÜTÜN yıl boyunca futboldaki kirlilik; şike, para, TAPE kayıtları konuşuldu durdu. Birkaç gündür ise küçücük bir haberle bile, büyük gazetelerin sayfalarında kendine yer bulamayan bir “kasaba takımı”nın başarısı dilden dile dolaşıyor. Kendi halinde, sessiz bir ilçe olan Akhisar aslında çoktan hak ettiği, ama hiç görmediği ilgiyi futbol sayesinde görüyor. Televizyon kanalları, gazeteciler günlerdir Akhisar sokaklarında başarı öyküsünü yansıtmaya çalışıyor. Akhisar denince aslında pek çok şey geliyor insanın aklına, ama onlar mütevazi duruşlarıyla, sessiz ve derinden ilerlemeyi hep tercih ediyorlar.
Tarihine bakınca yine tam bir Amazon kenti çıkıyor karşımıza... M.Ö. 14. yüzyılda İskitlerle birlikte akınlar yapmakta olan bir Amazon kolunun Lidya’ya uzadığı ve Kraliçeleri Myrine tarafından Akhisar’la Dikili arasında bazı kasabalar kurulduğu, bunlardan bir tanesine kendi adını verdiği ve Akhisar’ın bir Amazon karargahı halinde küçük bir kasaba olarak kurulduğu anlatılıyor söylencelerde. Aradan 1.300 yıl geçtikten sonra M.Ö.24 yılında bir deprem sonucunda yıkılan bu kasaba Amazon komutanlarından Tyatirin adını taşımaktaymış. Tyatirin kuruluşundan sonra Helen Rumları tarafından başka isimlerle anılmış. Polonya, Ohipko, Semiramis gibi... Akhisar tarih boyunca Hititler, Akadlar, Lidyalılar, Romalılar, Bizanslılar, Saruhanlılar ve Osmanlılar yönetiminde kalmış. Lidyalılar zamanında senatosuyla, kalabalık nüfusuyla ve zenginliğiyle önemli bir şehir olmuş.
1.300 yıllık tarihine bakınca, belki de böyle bir coşku görmedi Akhisar! Çaykur Rizespor maçında bitiş düdüğü çaldığı andan itibaren, adeta düğün evini andırıyor ilçe sokakları. Caddelerde dev bayraklar, kahvelerde her televizyonda adı anıldığında alkışlar, tezahüratlar... Bugünlerde herkes şehir takımları büyük bütçeleriyle ligde kalma mücadelesi verirken, mütevazi bütçesiyle 2011-2012 sezonundan Bank Aysa 1.Lig’i 63 puanla şampiyon olarak tamamlayan ve Spor Toto Süper Lig’e yükselen Akhisar Belediyespor’u konuşuyor.
Kulübün Yılmaz Atabarut Tesisleri’nde ise ilçe sokaklarının tam aksine sessizlik ve sakinlik hakim. Önce başarının mimarlarından gösterilen Kulüp Başkanı Hüseyin Eryüksel ile konuşuyoruz. Eryüksel, Süper Lig’in hedeflediklerinden bir yıl önce geldiğini, aslında bu yüzden de tartışma konusu olan stat sorunu yaşadıklarını vurguluyor.

Haberin Devamı

Hedeflediğimizden 1 yıl önce Süper Ligdeyiz

Haberin Devamı

Bu şampiyonluk futbolda  değişimin göstergesi

Hüseyin Eryüksel, çocukken amatör olarak futbol oynamış. Akhisarspor’da ise önce asbaşkanlık görevinde bulunmuş, üç yıldır da kulüp başkanı. Eryüksel, günlerdir konuşulan, yazılan, çizilen başarı öyküsünün perde arkasını şu sözlerle anlatıyor:
“İlk yılımda Bank Asya’ya çıktık. Geçen sene bir travma yaşadık. Son anda düşmekten kurtulduk. Adana’yı yenip ligde kaldık, ama bu bize ders oldu. Bu yıl ilk hedefimiz ilk 10 içinde kalmaktı. İlk yarıyı üçüncü bitirdik. Çıtamızı yavaş yavaş yükselttik. İlk beşten hiç kopmadık. Son hafta liderdik ve şampiyon olduk. Ama hep üçüncü, beşinci, ikinci sıralardaydık. Başarıda birlik olmamız gösterilen nedenlerden biri. Belediye Başkanı ile birlik içindeyiz. Biz zaten Belediyesporuz. Bu anlamda organik bağımız var. Tesisler belediyenin. Çalışanlarımız aşçımızdan futbolculara kadar belediyeden maaş alıyor. Bunları alt alta koyduğunuz zaman aşağı yukarı bizim genel bütçenin yüzde 15’i yapıyor.”

Haberin Devamı

İstikrar avantajımızdı
Yıllık bilançolarının 9 milyon lira olduğunu kaydeden Başkan Eryüksel şöyle devam ediyor:
“Bunun aşağı yukarı 1 milyon TL’si bu şekilde altyapı desteği. Maaşı, personeli, sigortası... Bunun yanında tam bir profesyonel kulüp hiyerarşisi var. 27 kişi çalışıyor. Futbolcular da sigortalı çalışan gözüküyor. Transfer rakamlarımız da çok yüksek değil. Mütevazi bir bütçemiz var. Rakiplerin belki üçte ikisini veriyoruz. Ama bizi seçiyorlar çünkü söz verdiğimizi veriyoruz. Daldaki beş kuşu değil, eldeki bir kuşu teklif ediyoruz. Onu da veriyoruz. Aksama yok. Futbolcular, maç başına aldığı kadar primden aldılar. 1.500 lirayla başladık şampiyonluk maçında 10 binle bitirdik. Ancak baktığınızda bizim asıl avantajımız istikrardı. Futbolcuda istikrar, hocada istikrar, yönetimde istikrar.
Geçen sezon hocamızla başladığımızda 10 hafta vardı ligin bitmesine. Bu sene de şampiyon olduk. Geçen sene Atilla Hoca’yı gönderdiğimizde İstanbul Güngören’de ilk maçı aldık. Hepsi bir kader. Kolay işler olmadı, kolay işler yapmadık. Mütevazi davranıyoruz; yeterli bütçemiz, paramız var, ama demek ki başkaları çok para harcıyor.
Bence bizi Süper Lig’e çıkaran en önemli faktör; istikrar ve yönetimin futbolculara verdiği güven. Futbolcu buraya geldiği zaman, parasını söylendiği biçimde alacağını biliyor. İmza attığı parayı alacağından ve gelecekten emin.”
Hayaldi gerçek oldu
Eryüksel Akhisarlılar’ın desteğinin de altını çiziyor:
“Onlar çoluk çocuk, tüm Akhisar halkı Akhisarspor’a sahip çıktı. Sadece iyi günde değil, kötü günde de bizi motive ettiler. Değişik şovlar yaptılar. Hayaldi, gerçek oldu. Akhisar 110 bin nüfuslu bir ilçe, ama genlerinde bu var. İdari anlamda ilçe, ama 9 bin yıldır vilayet. İl olmayı yıllardır istiyor ve ekonomisiyle hak ediyor. Kozmopolit yapısı var. Büyük şehire mesafeli, kendi kültürü gelişmiş, oturmuş. Bunu da ispat etti sonunda. Biz ise şimdi geleceğe bakacağız. Çıktığımız lig, kurtlar sofrası. Başkalarının yaptığı hataya düşmezsek kalıcı oluruz. Futboldaki bu yeni ortamdan sonra hakemlere güveniyoruz. Futbolun tuzu olmuşlar, kokmasına engel olmuşlar. Bunun en büyük göstergesi Akhisarspor gibi bir ilçe takımının şampiyonluk yaşaması. Bundan 10-15 sene önce olsa bizim ölçekteki takımların şansları zayıf olurdu. Demek ki bu değişimden futbol dünyası da etkilenmiş. Futbol da dönüşüm ve değişime girmiş.”

Haberin Devamı

Yıldızlar gelecek mi?

Eryüksel, transferlerle ilgili temkinli konuşuyor:
“Öyle maceralara girmeyiz. Ayağımızı yorganımıza göre uzatırız. Genç, çıkış yapmak, kendini göstermek isteyen oyunculara bakıyoruz. Şu anda bir ekibimiz var, çalışıyor. Avrupa’daki Türk çocukları araştırıyor. İsimlerle işimiz yok. Önemli olan genç idealist, futbolda kendini ispat etmek isteyen başarılı oyuncular. Mesela Lima Brezilya’dan geldi, 22 yaşında. Türkiye’de öyle bir oyuncu yok ama sakatlığı vardı, son üç hafta maça girdi. 90 dakikayı çıkaracak gücü yoktu ama girdiğinde de kaleye gidebilen, skoru değiştiren özelliği olan bir oyuncu... Bütün takıma müteşekkiriz, onlar Akhisarspor’u buraya taşıdı. Biz sadece yönettik. Bu istikrarımızı da devam ettireceğiz. Hocamızla prensipte anlaştık. İnşallah yolumuza devam edeceğiz. Önce hocayla anlaşacağız, 6-7 transfer yapacağız. Bu arada altyapıya da önem veriyoruz. 12 yaşından 18 yaşına kadar altyapıda yüzlerce çocuğumuz var. 6 tane altyapı takımımız var. 120 kişi sadece orda. Son üç aydan beri futbol okuluna başladık. Süper Lig’de olunca yıldız futbolcular buraya gelecek. Burada denemeler yapacağız. Altyapı için kalacak yerler de var. Gençleri yetiştireceğiz artık.

Haberin Devamı

Hedeflediğimizden 1 yıl önce Süper Ligdeyiz

Gönül ister ki maçlar burada olsun

Başkan Eryüksel, en çok konuşulanlardan biri olan stat sorunuyla ilgili şunları söylüyor: “Biz erken çıktık, önden gittik. Bir yıl sonra tüm bu altyapılar hazır olacaktı. Erken geldi Süper Lig. Bu işler nasiple oluyor. 4 bin 800 kişilik bir satımız var. Çok düşük bir rakam. Fiziki imkanları, girişleri çıkışları, aydınlatması, basın odası... Tüm bunlar kriterlere uyumuyor. Bunun için para gerekiyor. İki üç gündür bunun hesabını yapıyoruz. Onu yapsan bile oynatmama imkanı var. Gönül, burada oynansın istiyor. Akhisar’ın sokaklarında dolaşsın bu taraftarlar istiyoruz ama eğer fiziki olarak mümkün olmazsa, o kriterleri yerine getiremezsek... Ne yapacağız; döneceğiz Manisa’ya. Aklın yolu bu. Manisa da bizim vilayetimiz. Çevre ilçelerden gelebilirler, Akhisar’dan gelecekleri biz taşırız. İzmir’den de gelen olur. Önemli olan bu. Seneye zaten 13 bin kişilik stadımız olacak.”

Unutamadıklarım

Her maç final gibiydi. Rize maçı, ondan önce Karşıyaka maçı, Bolu maçı... Orada kaybettik. Onu kazanabilirdik. Rize maçı her şeyin üstünde. Dediler ki; “Başbakan’ın memleketi, gelirse Rize çıkar.” Eğer yanlış bir sonuç olsa, bunu 40 sene anlatamazdık. Kasımpaşa da Başbakan’ın memleketi ama gittik onu orada yendik. Demek ki bu işler artık bazı şeylerden arınmış. Bunu bizim söylememiz daha doğru. Bizim altyapımızdaki çocuklar da bunu görüyor motive oluyor.”

Lima’dan Samba şov!

Brezilyayı Diego da Costa Lima, Akhisar’a geleli iki sene oldu. 23 yaşındaki Lima, Akhisarspor’dan önce Yunanistan’da oynamış. Burada çok az Türkçe öğrenmiş. Takım geçen sene de onun kritik golleriyle ligde kaldı. Bu sezon ise uzun bir süre sakatlık geçirdi. Son dört maçta, son 15-20 dakikada sahaya çıktı. Şampiyonluğun geldiği Çaykur Rizespor maçında ise 88’inci dakikada onun attığı golle, Akhisarspor şampiyonluğu ilan etti. İlk şampiyonluğu Akhisar’da yaşayan Lima, para mı şampiyonluk mu sorusunu “Şampiyonlukmuş” diye tarif ediyor.
Gol attıktan sonra yaptığı samba şovla bilinen Lima bize de Samba gösterisi yaparken, Akhisarspor’daki günlerini şu sözlerle aktarıyor. “2010’da geldim. Geldiğimde Süper Lig’e çıkacağımızı düşünmedim. Bu sene sakatlandım. Son maçta ikinci golü attığımda, o an hiçbir şey düşünemedim. Bu benim için çok önemliydi. Zor zamanlar geçirdim. Devamlı sakatlık beni üzmüştü. Son golü attıktan sonra ellerimi açtım, Tanrı’ya teşekkür ettim. Bu küçük şehire ilk geldiğimde korktum. Hiçbir şey yok. Sadece ben. Yalnızdım. Akhisar’da hiç arkadaşım yok. Tek arkadaşım taksicimiz. Bazen İzmir’e gidiyoruz. Burası küçük, ama huzurlu bir kulüp.”

 Rahat olmamız en büyük faktördü

27 yaşındaki Osman Bozkurt, geçen yıl önce Viyana’dan Karşıyaka’ya gelmiş, sonra da Akhisar...
“Avusturya’da üçüncü ligden ikinci lige çıkma heyecanını yaşamıştım. Bu ise ayrı bir duygu. Türkiye’ye geldiğimin ikinci senesinde yaşamak çok güzel. İnşallah devamı gelir. Bütün sezon boyunca iyi çalıştık, sonuçta da şampiyon olduk. Ben buraya geldiğimde imza atarken şampiyon olmak istediğimi söylemiştim. Ama biz aramızda sessizdik. Yayınlara, basına söylemedik. ‘Şampiyon olacağız’ demedik. O bizim için daha kolay oldu. Rahat olmamız en büyük faktördü. Geçen sene Karşıyaka’da 4 tane hoca değiştirdik. Burada bir rahatlık vardı. Stres yoktu. Mecburiyet yoktu. Olursa olur, olmazsa olmazdı. Devre arasında Rize’yi yendikten sonra şampiyonluğu artık iyice konuşmaya başladık. Süper Lig’de oynamayı tabii ki isterim. Ama hayırlısı neyse o. Tarihe karıştık. İnşallah bu duyguyu birkaç kere daha yaşarım. Bu sene nasıl geçti anlamadım, ama son maç bir seneye bedeldi.”
 
YARIN:
Belediye Başkanı Salih Hızlı kentte nelerin değişeceğini anlattı.
Statla ilgili son durum ne?
Taraftar Manisa yerine nereyi önerdi?
İlçedeki ekonomik yansımalar neler?

Yazarın Tüm Yazıları