Haftanın görünümü

PARA ya da sermaye piyasalarının yarın ne yapacaklarını tahmin etmek olanaksızdır. Ama, piyasaların hangi haberlere duyarlı olup nasıl tepki verebilecekleri konusunda görüş beyan etmek çok zor değildir.

Bu haftayı meşgul edecek üç önemli bilgi vardır. Yarın nisan ayına ait fiyat istatistikleri açıklanacaktır. Mart ayına ait dış ticaret istatistikleri bu hafta yorumlanıp hazmetmeye çalışılacaktır. Amerikan Merkez Bankası (FED) faizler konusunda karar alacağı toplantısını bu hafta yapacaktır.

HAFTANIN HABERLERİ

Üretici fiyatları endeksinin
(ÜFE) Tüpraş’ın akaryakıt satış fiyatına çok duyarlı olduğu artık bilinmektedir. Döviz kurlarındaki gelişmeler de ÜFE’yi etkilemektedir. Dolayısıyla, ÜFE’nin nisan ayında yüzde 1 dolaylarında artması şaşırtıcı olmayacaktır.

Tüketici fiyatları endeksindeki artış yine ÜFE artışının altında kalabilecektir. Ama, bu iki endeksteki artışların kümülatif bazda birbirinden açılması faiz kararlarında Merkez Bankası’nı biraz daha tutucu yapabilecektir.

Dış ticaret istatistikleri geçen Cuma günü piyasalar kapandıktan sonra açıklandı. Beklentilere paralel olarak, ithalat rekor kırarken, ihracattaki artış ithalat patlamasının gerisinde kaldı. Yalnızca mart ayında dış ticaret açığı 3.7 milyar dolar oldu.

İthalat bir ayda 10 milyar doları geçti. Yani, 1990’lı yılların sonunda dört ayda yaptığımız ithalatı bir ayda yapmaya başladık. Son on iki aydaki açık ise 36 milyar dolar civarına gelmiştir.

Dış ticaret açığındaki artış doğal olarak cari işlemler açığını da artıracaktır. Cari işlemler açığı riski uzun zamandan beri konuşulmaktadır. Ama, açığın azaltılması yönünde çok fazla çaba harcandığı söylenemez.

İçinde yaşanan şartlarda, yurt dışındaki piyasalarda yaşanan rahatsızlıklar yurt içinden kaynaklanan riskleri daha da ciddi bir hale getirmektedir. Bir noktada, yalnızca IMF ile program yapmış olmamıza güvenerek oluşan risklerdeki artışlara gözümüzü kapayamayız.

Amerikan ekonomisi konusunda kaygılar devam ederken FED faizleri artırmaya devam ediyor. Büyük bir olasılıkla, bu hafta FED faizleri yine 0.25 puan artıracak. Ama, önümüzdeki 4-5 ay içersinde FED’in faizleri bir defada 0.5 puan artırması büyük bir olasılıktır. Dolayısıyla, yıl sonuna yaklaşıldığında Amerika’daki faizler beklenenden daha yüksek olabilecektir. Bu gelişmeler, uluslararası likiditeyi azaltması açısından Türkiye ekonomisini yakından ilgilendirmektedir.

ÇALKANTI

Bu hafta gündemi meşgul edecek konular piyasaları rahatsız edecek türdendir
. Geçen hafta sonuna doğru kurlar ve faizler beklenenin üzerinde artıp bu yılın en yüksek düzeylerine gelmişlerdir. Bu ivmenin devam etme olasılığı yüksektir.

Mayıs ayı para ve sermaye piyasaları açısından çalkantılı bir ay olmaya adaydır. Piyasaları yatıştırıcı tek etken iktisadi ve siyasi konularda hükümetin kararlı adımlar atmasıdır. Böyle dönemlerde ‘iyi haberler’ piyasaları daha az olumlu etkileyip ‘kötü haberler’ piyasaları yönlendirse de, kendi yaratabileceğimiz olumsuzluklardan kaçmak piyasalardaki çalkantıları göreli olarak azaltacaktır.

Forum İstanbul

HER
yıl bu dönemde tekrarlanan Forum İstanbul toplantıları yine gündem yaratacak nitelikte görünüyor. Türkiye’nin uzun vadeli perspektifini oluşturması açısından bu toplantıların özel bir önemi var. Her şeyden önce, toplantılar, ‘kendi çalar, kendi oynar’ türünden değil, başkalarının deneyimlerinin de paylaşıldığı bir platform oluşturmaktadır.

Çek Cumhuriyeti’nin kapitalistleşmesi sürecinde baş rol oynamış Cumhurbaşkanı Vclav Klaus’un bugün Çeklerin AB’ye tam üye olmasından kaygılanıyor olması ve düşüncelerini Forum İstanbul’da bizlerle paylaşacak olması bu yılki toplantıları özellikle ilginç bir hale getirmektedir.
Yazarın Tüm Yazıları