Çanakkale Boğazı'nda bazı bölgelerde lokal olarak görülen müsilaj, endişe yarattı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı ve Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, müsilajın ortaya çıkışında deniz suyu sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesinin etkili olduğunu belirtip, "Sıcaklıkların 9 santigrat derece ve altına düşmesini bekliyoruz. Bu süreçte su sıcaklığının düşmesiyle organizmaların aktivitelerinde azalma olacağını öngörüyoruz" dedi.
#MüsilajÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, iklim değişikliği nedeniyle balık üreme sezonlarında kaymalar yaşandığına dikkat çekip, "Buna göre sezondan çok türe özel bazı av kısıtlamaları, yasakların getirilmesinin doğru olacağını düşünüyorum" dedi.
#ÇanakkaleÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, iklim değişikliği nedeniyle balık üreme sezonlarında kaymalar yaşandığına dikkat çekip, "Buna göre sezondan çok türe özel bazı av kısıtlamaları, yasakların getirilmesinin doğru olacağını düşünüyorum" dedi.
#BalıkçılıkÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlknur Ak, deniz biyoçeşitliliğinde önemli bir etkiye sahip olan deniz çayırlarının (Posidonia Ocenica), Çanakkale Boğazı'nda azaldığını tespit ettiklerini söyledi. Prof. Dr. Ak, "Son 8 yıl içerisinde çayır dağılım alanının alt sınırının 16-17 metrelerden 14-15 metrelere indiğini gördük. Bu bizim için kötü bir durum. Çayırların mevcudiyeti bizim için çok önemli. Çünkü deniz canlılarının biyolojik çeşitliliğini ve bu bölgedeki varlıklarını etkiliyor" dedi.
#Çanakkale BoğazıÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlknur Ak, deniz biyoçeşitliliğinde önemli bir etkiye sahip olan deniz çayırlarının (Posidonia Ocenica), Çanakkale Boğazı'nda azaldığını tespit ettiklerini söyledi. Prof. Dr. Ak, "Son 8 yıl içerisinde çayır dağılım alanının alt sınırının 16-17 metrelerden 14-15 metrelere indiğini gördük. Bu bizim için kötü bir durum. Çayırların mevcudiyeti bizim için çok önemli. Çünkü deniz canlılarının biyolojik çeşitliliğini ve bu bölgedeki varlıklarını etkiliyor" dedi.
#ÇANAKKALEÇanakkale Boğazı'nda, son bir yıldır sayıları artan zehirli pusula denizanaları, balık popülasyonunu olumsuz etkiliyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Türkoğlu, "Bu tür denizanalarının etoburdur. Daha çok balık yumurtaları ve larvalarla beslendiği için sayıları arttıkça, o bölgedeki balık popülasyonunun zayıflamasına da neden oluyorlar" dedi. Prof. Dr. Türkoğlu, teması halinde pusula denizanalarının insan sağlığı içinde tehlikeli olduğunu belirterek, uyardı.
#Çanakkale Boğazı’Hayalet Ağ Avcılığı Marmara’ projesi kapsamında Marmara Adası’nda 1 yılda denizin dibinden 12 bin metrekare gırgır ağı toplandı. Projeyi koordine eden Prof. Dr. Adnan Ayaz, Marmara Adası’nda deniz dibinin ağ mezarlığı haline geldiğine dikkat çekerek “4 ay daha dalsak temizleyemeyiz” dedi.
#Marmara DeniziÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz ve ekibi 'Hayalet Ağ Avcılığı Marmara' projesi kapsamında, Marmara Adası çevresinde gerçekleştirdikleri dalış sırasında hayalet ağların deniz ekosistemine verdiği zararı saniye saniye görüntüledi. Görüntülerde hayalet ağa takılan ve ölmek üzere olan bir 'lipsoz' cinsi balığın kurtarılması da yer aldı. Prof. Dr. Ayaz, Marmara Adası'nda deniz dibinin ağ mezarlığı haline geldiğine dikkati çekip, "4 ay daha dalsak temizleyemeyiz" dedi.
#Prof. Dr. Adnan AyazÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz ve ekibi 'Hayalet Ağ Avcılığı Marmara' projesi kapsamında, Marmara Adası çevresinde gerçekleştirdikleri dalış sırasında hayalet ağların deniz ekosistemine verdiği zararı saniye saniye görüntüledi. Görüntülerde hayalet ağa takılan ve ölmek üzere olan bir 'lipsoz' cinsi balığın kurtarılması da yer aldı. Prof. Dr. Ayaz, Marmara Adası'nda deniz dibinin ağ mezarlığı haline geldiğine dikkati çekip, "4 ay daha dalsak temizleyemeyiz" dedi.
#ÇANAKKALEÇanakkale Boğazı'nda balık avına çıkan Hakan Karakaş'ın oltasına yaklaşık 3 metre boyunda boz camgöz köpek balığı takıldı. Görüntüler hakkında açıklamalarda bulunan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi, Temel Bilimler Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cahide Çiğdem Yığın, "Boz camgöz köpek balığı 2019 yılında Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından nesli tehdit altındaki canlılar sınıflandırmasına girdi. Bu köpek balıkları büyük görünmelerine rağmen insanlar için herhangi bir tehdit içermiyor" dedi.
#Çanakkale BoğazıÇevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum müsailaj ile mücadele edilen bir aylık süreçte güzel gelişmeler yaşandığını belirtirken, Marmara Denizi'nde topalanacak miktarda müsilaj olmaması nedeniyle 7 Temmuz'da temizlik çalışmalarının yapılmadığını ifade etti.
#Murat KurumProf. Dr. Adnan Ayaz, deniz suyu sıcaklığının çok uzun süre 14-16 santigrat derecede sabit kalması nedeniyle Marmara Denizi’nin müsilajla kaplandığını söyledi. Son günlerde deniz suyu sıcaklıklarının 24 santigrat derecenin üzerine çıkmasıyla müsilaj üretiminin durduğunu belirten Ayaz, “Şu anda sular çok bulanmış durumda. Bu görüntü, müsilajın suda çözündüğünü, bakteriler tarafından parçalandığını gösteriyor" dedi. Öte yandan alınan son verilere göre, Marmara'nın güneyinde yer alan Bursa'da 166, Balıkesir'de 811, Çanakkale'de 919, Yalova'da 2 bin 118 bin olmak üzere 4 bin 14 metreküp müsilaj toplanarak denizin yüzeyi temizlendi.
#ÇANAKKALEMarmara Denizi'nin güney sahillerinde bir süre önce yoğun şekilde görülen müsilaj (deniz salyası) yürütülen çalışmalarla büyük ölçüde etkisini yitirdi. Prof. Dr. Adnan Ayaz son durumu aktarırken, 'Durum iyiye gidiyor. Şu anda Çanakkale Boğazı'nda azaldı, arka tarafta da Teke Burnu'ndan sonra Saroz'a doğru yok diyebiliriz. Gökçeada ve diğer adalarda da azaldı. Şu anda giderek azalıyor yalnız sularda bulanıklık var. Bu durum yağmurdan da parçalanan müsilajdan da kaynaklanıyor olabilir. Ondan tam emin değiliz.' şeklinde konuştu.
#HaberÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, müsilajın balıkları zehirlediği iddiasının doğru olmadığını belirterek, "Müsilajın şeker bazlı bir sıvı olduğunu söyleyebiliriz. Şekerin balıklara zehir etkisi olması mümkün değil” dedi.
#ÇanakkaleMarmara Denizi'ndeki canlı yaşamını ciddi şekilde etkilemeye başlayan deniz salyası vatandaşları tedirgin ediyor. Konu hakkında konuşan Prof. Dr. Adnan Ayaz, "Müsilaj Karadeniz suyunun içinden 15 metre kalınlıkta Ege Denizi'ne doğru akıyor. Müsilajın oluşma süresi değişti. 2007 yılında yaşadığımız müsilaj olayı ekim ayı sonlarında olmuştu. Şu anda ise Marmara Denizi'nde ocak ayında başladı. Mart ayında Çanakkale bölgesini etkiledi. " dedi.
#ÇanakkaleÇANAKKALE Boğazı'nın bazı bölümleri, hem teknelere hem de ağlara zarar verdiği için balıkçıların kabusu haline gelen 'müsilaj' ile kaplandı. Beyaz renkli ve yapışkan olan müsilaj nedeniyle balıkçılar avlanamaz hale geldi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, "Müsilaj sadece ağlarda sorun yaratmıyor. Teknelerin hem pompalarında hem filtrasyon sistemlerinde de sorun yaratıyor" dedi.
#Marmara DeniziÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi, İşleme Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nermin Berik, anne sütünden sonra en değerli besinin su ürünleri olduğunu söyledi. Uzmanların, koronavirüs döneminde önemine dikkat çektiği D vitamini için en iyi kaynağın balık olduğunu belirten Berik, "Özellikle yağlı balıklar çok iyi kaynaklardır. Bizim yağlı balık diye tanımladığımız kara etli ya da kırmızı etli dediğimiz balıklardır. Hamsi buna çok iyi bir örnektir. Düzenli olarak haftada en az üç gün tüketildiğinde sağlıklı bireylerin takviye almalarına gerek olmadan D vitamini ihtiyacı karşılanabilir" dedi.
#HamsiÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesince yapılan araştırmada, Ege Denizi'nden Marmara'ya doğru yayılan bir parazit türünün, pina (kalem kabuklu yumuşakça) neslini tehdit ettiği belirlendi.
#ParazitNesli tükenme tehlikesi altında olan yalancı katil balinalar, Kuzey Ege'de ilk, Ege Denizi'nde ise 25 yıl sonra görüntülendi. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arda M. Tonay, "Yalancı katil balinaların son 30 yıldır tüm Akdeniz'de kaydı 20'den azdır. Ege Denizi'nde ise son 25 yıldır ve Kuzey Ege'de ilk defa yalancı katil balinalar kayıt altına alındı" dedi. Bu arada yine Gökçeada'da dalgıçlar halk arasında "şeytan mantası" olarak bilinen ve görünümüyle uçan bir yarasayı andıran "mobula mobular" türü vatozu görüntüledi.
#Uğur ÖzdemirMeriç ve Ergene nehirlerinin denize döküldüğü yerde deniz suyunun yarısının kahverengi, yarısının mavi olması görenleri şaşırttı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, Saroz Körfezi'ndeki renk değişimini değerlendirirken, "Bu durum doğal bir olaydır. Yağışlar azaldıktan ya da bittikten bir süre sonra deniz suyundaki renk normale dönecektir" dedi.
#Saros