Ramazan Bayramı’nda Ankaralıların bir kısmı tatili şehir dışında geçirmeyi tercih ederken bir kısmı da başkent Ankara’da kaldı. Başkentin çevre ilçeleri, kentin yoğun temposundan uzaklaşarak dinlenmek ve rahatlamak isteyenler için birçok seçenek sunuyor. İşte bayramı Ankara’da geçirenler için Ankara’nın çevresinden derlediğimiz 7 sakin rota...
#Şeker BayramıBazı kent sakinleri Kurban Bayramı tatilini şehir dışında geçirmeyi tercih ederken bazıları da Ankara’da kaldı. Ankara’da bulunanların doğanın güzelliklerini keşfetmek için çok uzaklara gitmesine de gerek yok. Başkentin çevre ilçeleri, kentin yoğun temposundan uzaklaşarak dinlenmek ve rahatlamak isteyenler için birçok seçenek sunuyor. İşte Ankara’nın çevresinden 7 rota...
#BayramYaz tatili dendi mi akla hemen deniz, kum ve güneş üçlüsü gelir. Ama hem pandemi hem de müsilaj insanları doğanın içinde tatile yönlendirmiş durumda… Biz de uzmanlara bu yıl kamp atılacak, bungalov ya da butik otellerde hatta Tiny House’larda da konaklama yapılabilecek yaylaları sorduk. 5 bölge ve 14 şehirden harika 22 yaylayı hurriyet.com.tr’ye anlattılar…
#YaylalarAnkara’ya kara kış gelmeden, hele hele sıcaklığın 20 derecenin üzerinde seyrettiği şu günlerde güzel bir hafta sonu geçirmeye ne dersiniz? Ankara gibi yorucu ve stres dolu bir şehirde yaşıyorsanız, kafa dinlemeye ihtiyacınız var demektir. Çok uzağa gitmenize de gerek yok. Ankara’nın dış ilçeleri, kentin yoğun temposundan uzaklaşarak dinlenmek ve rahatlamak isteyenler için birçok seçenek sunuyor. Hem de cep yakmıyor. İşte, siz okurlarımız için hazırladığımız listemiz.
#Ayça Gözde ÇETİNBu hafta da sizler için Türkiye’nin parlayan yıldızlarını seçmeye devam ediyorum. Ve diyorum ki: Hep yanlış zamanda doğru yerdeydim; kar altındaki Kapadokya, günbatımında Alahan manastırı, sisler arasında Athena Tapınağı, donmuş Çıldır Gölü, yağmurda gezilen ıssız bir antik kent... Şimdi, yolculuğumun sayfalarını çevirirken merak ediyorum. Yaşamlarında bir çıkış yapmak isteyen Vanlı üç genç kızın açtığı Asmin Lokantası hálá yadırganıyor mu? Bodrum’da gün, Cevat Şakir’in dediği gibi, ‘’avucunu göğe açacak ve elini yanaştırıp bakınca, avucunun mavileşmediğine şaşacak’’ kadar güzel mi?