Aslında yaşam öyle zengin bir menü sunuyor ki bize, iç görümüz arttıkça mucizeler de çoğalıyor. Yaşamın kendisi detoks; kendi kendisini yenileyebilen bir yapı. Benlikler, kimlikler ve egolardan örülü setlerle ve ikircikli bir yaşam algısıyla doğamızı biz bozuyoruz. Üstelik farkında olmadan! Oysa esas olan Nirvana’ya ulaşmak değil, çarşıda özle köprü kurarak yaşayabilmeyi başarmak!