Feminist edebiyatın yaşayan en büyük isimlerinden Margaret Atwood, bir kıyamet sonrası anlatısı olan ‘DelliÂddem’de, geçmişin küllerinden daha iyi bir medeniyeti nasıl yeniden kuracağımızla ilgileniyor.
Dünya edebiyatı kavramı, Goethe’den bu yana konuşulan, tartışılan bir kavram. Kavramın kendisi tartışılırken yenilerde Türkçede yayımlanan Adam Kirsch’in ‘Küresel Roman: 21. Yüzyılda Dünyayı Yazmak’ kitabı da bu tartışmaya bir katkı niteliğini taşıyor.
‘Antilop ve Flurya’ günümüzdeki biyoteknolojik gelişmelerden esinlenilerek yazılmış, hem ütopik hem de distopik bir roman. Margaret Atwood, bilimin sınırlarında dolaşırken ne zaman durmamız gerektiğini sorguluyor.
Eğer<B> Haldun Taner’</B>in öykülerini okumadıysanız nelerden yoksun kaldığınızı sıralayabilirim.