'Sessiz katil' olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş! Neye dikkat etmeli?

Güncelleme Tarihi:

Sessiz katil olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş Neye dikkat etmeli
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 04, 2022 12:19

Yumurtalık kanserinden bahsedilen konuşmaların hepsinde hastalık ‘sessiz katil’ olarak anılıyor. Ancak onkoloji uzmanı Prof. Dr. Barbara Goff, tüm bilinenleri unutturacak bir açıklamayla dikkatleri yumurtalık kanserine çekiyor. Erken teşhis konulamadığı için en öldürücü türlerden biri haline gelen yumurtalık kanserini ilk evrelerde tespit için dikkat edebileceğimiz bazı semptomların olduğu ortaya çıktı...

Haberin Devamı

Yumurtalık kanseri, jinekolojik tümörler arasında en ölümcül tür olarak bilinir. Teşhis konulanların yüzde 40’ından daha azı tedavi ediliyor ve ABD’de her yıl yaklaşık 22.000 kadına yumurtalık kanseri teşhisi konuyor ve 14.000 kadın hayatını kaybediyor.

Son 25 yıldır bilim insanları, yumurtalık kanserini tedavi şansının diğer evrelere göre nispeten yüksek olduğu en erken evrede tespit etmek için tarama testi belirlemeye çalışıyor. Ne yazık ki, yüz binlerce katılımcıyla yapılan çok sayıda klinik deney, yumurtalık kanserini taramanın etkili bir yolunu belirleyemedi. Yumurtalık kanseri olan hastaların çoğuna ileri evrelerde teşhis konulduğundan, semptomları değerlendiren çalışmaların hemen hepsi de ileri evre hastalığı olan hastalar üzerinde yapıldı.

Haberin Devamı

2020 Türkiye istatistiklerinde yumurtalık kanserinin Türkiye’de görülen vaka sayısı 4 bin 59. Ülkemizde tüm kanserler içerisinde 17. sırada, kadınlarda görülen kanserler içerisinde de 7. sırada yer alıyor.

Sessiz katil olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş! Neye dikkat etmeli?

2020 Türkiye istatistiklerinde yumurtalık kanserinin Türkiye’de görülen vaka sayısı 4 bin 59. Ülkemizde tüm kanserler içerisinde 17. sırada, kadınlarda görülen kanserler içerisinde de 7. sırada yer alıyor.

Şu anda etkili bir tarama testi bulunmadığından, yumurtalık kanseri olan kişilerin yüzde 70’ine tedavi şansının zayıf olduğu ileri evrelerde teşhis konuyor. Öyle ki birinci ve ikinci evrede kanseri olanların yaklaşık yüzde 60 ila 90’ı tanıdan 5 yıl sonra hastalıktan kurtuluyor. Üçüncü veya dördüncü evre kanseri olanların da yüzde 10 ila 40’ında kanser yayılım gösteriyor.

Umut dolu haberler de yok değil. Kanserin tamamen cerrahi olarak çıkarılması hala mümkünse, ilerlemiş evrelerde bile iyileşme şansı oldukça yüksek. Sadece bu bile erken tanıyı çok önemli kılıyor.

‘GEÇ TEŞHİSLER BENİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI’

Her yıl yüzlerce yumurtalık kanseri hastasını tedavi eden Prof. Dr. Goff, “Bu geç teşhisler beni hayal kırıklığına uğrattı ve semptomlarının daha iyi tanınmasının, uzmanların ve hastaların yumurtalık kanserini daha erken teşhis etmesine yardımcı olup olmayacağını merak ettim” diyerek yaptıkları çalışmaya değiniyor.

Son 20 yılda yumurtalık kanserinin erken uyarı işaretleri olduğunu gösteren birçok çalışma yapıldığını söyleyen Goff, “Meslektaşlarım ve ben en erken çalışmalardan birini 2000 yılında gerçekleştirdik. Yumurtalık kanseri olan bin 700 kişiyle yaptığımız anket, hastaların yüzde 95'inin tanıdan üç ila 12 ay önce belirgin semptomlar bildirdiğini ortaya koydu. En sık görülen semptomlar pelvis ve karın bölgesinde ağrı, artan sıklıkta ve idrara çıkma isteği, yemek yemede zorluk veya çabuk doyma hissi ve şişkinlik veya karında şişkinlikti” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Yumurtalık kanseri olan hastaların yüzde 72'sinde en az bir semptom görülüyor.

Yapılan çalışmada hem ileri hem de erken evre hastalığı olan kişilerde benzer semptomlar tespit edildi. Daha sonra yapılan çalışmalar da bunu doğrular nitelikteydi.

SEMPTOMLAR ÇOK BENZER

En önemli sorunlardan birinin yumurtalık kanseri semptomlarını yaygın gastrointestinal ve üriner rahatsızlıklardan ayırt etmek olduğunu vurgulayan Goff, “Sıklıkla yumurtalık kanseri başka hastalıklarla karıştırılıp, yanlış teşhis ediliyor. Hastalara semptomlarının nedenlerinin hangi hastalıklara bağlandığını sorduğumuzda, yüzde 15'inin irritabl bağırsak hastalığına, yüzde 12'sinin strese, yüzde 9'unun gastrite, yüzde 6'sının kabızlığa, yüzde 6'sının depresyona bağlı olduğu görüldü” açıklamalarında bulundu.

Haberin Devamı

ALTI ÖNEMLİ SEMPTOM HASTALIĞIN GÖSTERGESİ

Yumurtalık kanserinin erken tespitini kolaylaştırmak için Goff ve ekibi, ben yumurtalık kanseri hastalarının yaşadıkları semptomları yumurtalık kanseri olmayan hastalarınkilerle karşılaştırdı. Buna istinaden yumurtalık kanserinin altı önemli semptomunu tanımlayan bir indeks geliştirdiler.

-- Şişkinlik

-- Karın büyüklüğünde artış

-- Çabuk doyma hissi

-- Yemek yemede zorluk

-- Pelvis ağrısı

-- Karın ağrısı

Semptomların ayda 12 defadan fazla ortaya çıkması, ancak bir yıldan az sürmesi gerekiyordu. Goff, “Bu kriterlere dayanarak indeksimiz, çalışmamızdaki hastaların yüzde 60 ila yüzde 85’inde yumurtalık kanserini tespit edebildi” dedi.

Haberin Devamı

AİLEDE YUMURTALIK KANSERİ ÖYKÜSÜ VARSA…

Erken teşhis önemli olmakla birlikte, yumurtalık kanseri geliştirme riskini azaltmaya yardımcı olabilecek önleme stratejiler de olduğunu belirten Goff, “Ailenizde yumurtalık kanseri öyküsü varsa, riskinizi tam olarak belirlemek için genetik test veya kanser gelişimini önlemek için profilaktik cerrahi (önleyici) önerebilecek doktorunuzu bilgilendirin” dedi ve ekledi:

“Yumurtalık kanserlerinin yüzde 70'e yakını fallop tüplerinden kaynaklanır. Başka bir ameliyat sırasında fallop tüplerinin çıkarılması, yumurtalık kanseri riskini azaltmaya yardımcı olacak bir seçenek olabilir. Bu, yalnızca gelecekte hamile kalmayı planlamıyorsanız yapılmalı.”

Haberin Devamı

Sessiz katil olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş Neye dikkat etmeli

  • Yumurtalık kanseri gerçekten de sessiz bir katil mi, yoksa bu bir efsane mi?
  • Ölüm oranları diğer jinekolojik tümör türlerine göre ne durumda?
  • Aile öyküsü bu kanser türünde ne denli önemli?
  • Tedavi oranları neden bu denli düşük?

Yumurtalık kanseriyle ilgili merak edilen tüm detayları Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Naki ile konuştuk.

NEDENİ BİLİNMİYOR AMA YAŞ ÖNEMLİ BİR FAKTÖR

Yumurtalık kanseri ölüm oranları diğer jinekolojik tümör türlerinden daha mı fazla?

Yumurtalık kanseri diğer tüm jinekolojik tümör türlerine göre en yüksek ölüm oranına sahip kanser türü. Bu denli yüksek olması yumurtalık kanserlerinin yaklaşık yüzde 70’ine ileri evrede tanı konulmasından kaynaklanır. Yapılan istatistiksel çalışmalarda tüm evreler göz önünde bulundurulduğunda yumurtalık kanserine yakalanan hastaların sadece yüzde 30-40’ı ne yazık ki 5 yıl kadar yaşayabiliyor.

Yumurtalık kanseri neden olur? Aile öyküsü bu kanser türünde ne denli önemli?

Yumurtalık kanserinin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte yaş önemli bir faktör. Bunun dışında; erken yaşta adet görmeye başlamak, ileri yaşta ve daha geç dönemde menopoza girmek, bazı genetik faktörler, doğum yapmamış olmak, endometriozis hastalığı, asbeste maruz kalmak ve erken yaşlarda pelvik bölgeye alınan radyasyon nedenleri arasında sayılabilir. Aile öyküsü bu kanser türünde önemli. Çünkü yumurtalık kanserlerinin yaklaşık yüzde 10’u ailesel olarak tanımlanır.

ERKEN EVREDE YAKALANIRSA KURTULMAK MÜMKÜN

Araştırmalara göre yumurtalık kanseri tanısı konanların yüzde 40’ından daha azı tedavi ediliyor ve Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre ABD’de her yıl yaklaşık 22.000 kadına yumurtalık kanseri teşhisi konuyor ve 14.000 kadın ölüyor. Tedavi oranları neden bu denli düşük?

Yumurtalık kanserlerinde tedavi oranlarının az olmasının nedeni, tıpkı ölüm oranlarında olduğu gibi geç tanı konulmasıyla ilgili.  Yumurtalık kanseri erken evrede yakalanırsa tamamen tedavi edilmesi mümkün. Ancak, sadece yüzde 20-30 hasta erken evrede yakalanabiliyor. Yumurtalık kanserleri için tarama stratejileri de maalesef bu nedenle gelişmedi.

Erken evrede yakalanan yumurtalık kanserleri daha çok rutin jinekolojik muayene sırasında tesadüfen saptanır.

Sessiz katil olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş Neye dikkat etmeli

DİKKATLİ YAPILAN BİR MUAYENE ORTAYA ÇIKARABİLİR

Yumurtalık kanseri nasıl teşhis edilir? Taramanın en etkili yolu nedir?

Yumurtalık kanseri tanısında en önemli durumun, hastanın şikayetlerinin olması diyebiliriz. Bahsettiğim şikayetlerden özellikle karında rahatsızlık ve huzursuzluk hissi, hazımsızlık, dışkılama alışkanlığında değişiklikler, idrar yapmada zorluk, karın içi mide-bağırsak problemleri gibi gözüken şikayetler nedeniyle doktora başvuranlara yapılan muayenelerde kitle tespit edilmesi üzerine tanı konulabilir. Ayrıca, tanıyı desteklemek amacıyla bazı tümör belirteçleri kullanılır. En sık kullanılan tümör belirteci CA-125’tir. Ancak unutulmalıdır ki, CA-125 diğer birçok hastalıkta da yükselebilir. Hatta bazen iyi huylu hastalıklarda da yüksek çıkabilir ve çok erken evre yumurtalık kanserlerinin neredeyse yüzde 50’sinde CA-125 normal bulunabilir. Ancak dikkatli yapılan bir jinekolojik muayene ve gerekirse tüm batın MR gibi görüntüleme yöntemleri yumurtalık kanserine çok rahat tanı koymayı sağlayabilir.

CA 125 testi, kandaki kanser antijeni miktarını ölçer. Tedavi sırasında ve sonrasında belirli kanserleri izlemek için bir CA 125 testi kullanılabilir. Bazı durumlarda, çok yüksek risk taşıyan kişilerde yumurtalık kanserinin erken belirtilerini araştırmak için bir CA 125 testi kullanılabilir.

Sessiz katil olarak biliniyordu... Yumurtalık kanserinde erken teşhis mümkünmüş! Neye dikkat etmeli?

CA 125 testi, kandaki kanser antijeni miktarını ölçer. Tedavi sırasında ve sonrasında belirli kanserleri izlemek için bir CA 125 testi kullanılabilir. Bazı durumlarda, çok yüksek risk taşıyan kişilerde yumurtalık kanserinin erken belirtilerini araştırmak için bir CA 125 testi kullanılabilir.

BAŞKA HASTALIKLARLA KARIŞTIRILIYOR

Yumurtalık kanseri gerçekten de sessiz bir katil mi, yoksa bu bir efsane mi? Erken uyarı işaretleri neler?

Goff ve ekibinin aksine yumurtalık kanserinin bir sessiz katil olduğunu söyleyebilirim. Çünkü yumurtalık kanserinin belirtileri olan; karın huzursuzluğu, karın şişliği, hazımsızlık, bulantı, kusma, dışkılama değişiklikleri, karın ağrıları, pelvik bölgedeki ağrı, idrar yapmada zorluk, idrar yapma değişikleri, sık idrara çıkma ve idrar kaçırma gibi şikayetler genellikle irritabl bağırsak sendromu, safra kesesi taşı hastalığı, pankreas hastalıkları, mide rahatsızlıkları ya da kalın bağırsak rahatsızlıkları gibi karın içi diğer organların dahili hastalıklarıyla karıştığı için maalesef bu hastalara geç tanı konulabiliyor. Sessiz katil olarak tanımlanmasının en büyük nedeni budur. Ancak, bu müphem şikayetleri olan hastalarda yumurtalık kanserinin ayırıcı tanısı düşünüldüğünde yapılacak detaylı incelemeyle erken tanı koyma şansı çok az da olsa mevcut.

Bu işaretleri ne zaman ciddiye alıp bir uzmana başvurmalıyız?

Karın şişliği, hazımsızlık ve dışkılama alışkanlıkları gibi işaretler çok önemli. Bu tür şikayetleri olan her hastanın, bu şikayetleri ciddiye alıp mutlaka bir doktora başvurmasını öneririz. Özellikle geçmeyen şikayetler olduğu durumlarda mutlaka altta yatan bir yumurtalık kanseri akla gelmeli.

GEBELİK VE EMZİRME HASTALIK İHTİMALİNİ ETKİLİYOR

Yumurtalık kanseri önlenebilir mi? Kanser geliştirme riskini azaltmak için neler yapılabilir?

Yumurtalık kanseri riskini azaltan birtakım uygulamalar bulunuyor. Bunların başında doğum kontrol hapı kullanmak sayılabilir. 10 yıl doğum kontrol hapı kullanan bir kadında yumurtalık kanseri görülme riski yaklaşık yüzde 60 azalır ve bu etki doğum kontrol hapı bırakıldıktan sonraki 20 yıl devam eder.

Son yıllarda yapılan çalışmalarda özellikle yumurtalık kanserlerinin yaklaşık yüzde 70-80’inin tüplerden kaynaklandığı gösteriliyor. Tüplere yönelik cerrahi gelişimler özellikle tüp bağlanması ve daha da iyisi doğum yapmış ve ailesini tamamlamış kadınlarda tüplerin alınması yumurtalık kanseri riskini düşüren uygulamalardan biri. Bunların dışında; gebelik ve emzirme de yumurtalık kanseri ihtimalini düşürüyor.

Annesinde, teyzesinde veya kız kardeşinde yumurtalık kanseri olan kadınlarda genetik analiz yapılmalı ve eğer genetik analiz yapılan hastada bir genetik yatkınlık varsa önceden önlem alınabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!