İtiraz geldi yurtdışı yasak
Güncelleme Tarihi:
Alkollüyken yol açtığı ölümlü kazaya rağmen Rüzgar Çetin’in 8 ay sonra tahliye edilmesine, savcının itirazı üzerine mahkeme yurtdışına çıkış yasağı koydu. Bir vatandaş da tahliye kararını veren hakimlere dava açtı. Öte yandan, tahliye edilen Rüzgar Çetin, cezası onanırsa 161 gün daha cezaevinde kalacak. Bunun nedeni ise, 15 Temmuz darbe girişim sonrası Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmesi ile bazı yasalarda da KHK ile değişiklik yapılması.
Yönetmen Sinan Çetin’in oğlu Rüzgar Çetin’in, bir polisin şehit olmasına, bir polisin de yaralanmasına neden olduğu kazayla ilgili davada tahliye edilmesine, duruşma savcısı Ekrem Şakar itiraz etti. Çetin’in tutuklanmasını isteyen Cumhuriyet Savcısı Şakar, tutuklama kararı verilmemesi durumunda ise yurtdışına çıkış yasağı konulmasını talep etti.
Savcı Şakar’ın talebini değerlendiren İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi, eski kararında direndi. Tahliye kararına ilişkin itirazın değerlendirilmesi için dosyayı bir üst mahkeme olan İstanbul 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Rüzgar Çetin’in tutuklanmasına ilişkin talebi reddeden İstanbul 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi de yurtdışına çıkış yasağı konulmasına karar verdi.
YARGITAY ONARSA 161 GÜN YATACAK
İstanbul Beşiktaş’ta meydana gelen ölümlü kazaya neden olmaktan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılarak cezaevinde geçirdiği süre gözönüne alınıp tahliye edilen Rüzgar Çetin, cezası onanırsa 161 gün daha cezaevinde kalacak. Bunun nedeni ise, 15 Temmuz darbe girişim sonrası Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmesi ile bazı yasalarda da KHK ile değişiklik yapılması. Bu çerçevede yapılan değişiklik nedeniyle, onanması halinde Çetin’in cezası, verilenin yarısı olan 3 yıl 1.5 aydan, 2 yıl denetimli serbestlik süresi düşürülerek 1 yıl 1.5 aya inecek. Cezaevinde geçirdiği 249 gün de bundan düşülünce, Çetin, 161 gün daha cezaevinde kalacak.
TAHLİYE KARARI VEREN HAKİMLERE DAVA
Bağcılar’da, iki yıl önce servis minibüsü altında can veren Emine Tatlı’nın (50) kızı, Rüzgar Çetin’i tahliye eden İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi hakimleri hakkında dava açtı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne, 100 bin liralık manevi tazminat talebiyle verilen dilekçede, mahkeme başkanının şerhine rağmen Çetin’i tahliye kararı veren hakimler Arzu Dur ve Fatma Aybey’in, kamu vicdanına aykırı bir karara imza attıkları savunuldu.
‘PARASI OLAN ÖLDÜRÜR’
Dilekçede şu ifadelere yer verildi: “Sanığın tahliye edilmesi, parası olan ve babasına güvenen herkesin trafikte adam öldürebileceğini, bunun da çok önemli bir suç olmadığı izlenimi vermiştir. Sicilinde 28 trafik ihlali cezası olan daha önce ehliyetine iki defa el konulan bir sürücüye bu cezanın verilmesi ciddiyetsizdir, yetersizdir, haksızdır, hukuksuzdur. Sayın hakimler caydırıcı bir ceza verebilirler ve toplumun menfaatini koruyabilirlerdi. Sayın hakimler trafikteki can güvenliğimizi daha fazla tehlikeye atmışlardır. Müvekkilim de eşi ve kendisi trafikte olan bir kişi olarak bu durumdan ciddi kaygı ve endişe duymuştur. “
RÜZGAR KARARINA ANKARA TEPKİSİ
Rüzgar Çetin’in tahliye edilmesine, siyasilerden de tepki geldi. Değişik partilerden görüşler şöyle:
Belma Satır (TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili): “Hâkimler sanık lehine bütün maddeleri uygulamış. Alkollü, hız sınırı aşılarak yapılan kazada lehe uygulamalar vicdanı yaralıyor.”
‘YENİDEN TUTUKLANABİLİR’
Yılmaz Tunç (AK Parti Bartın Milletvekili): “Alkollü araç kullandığı için kasten adam öldürmeye yakın cezayla cezalandırıyor yasa ve Yargıtay içtihatları. 20 yılın üstünde hapis gerektiren suçla yargılanıyor. Yargıtay bozabilir. Yeniden tutuklama da olabilir.”
‘PARASI OLAN KURTULUR’ ALGISI
Ali Özkaya (AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili): “Verilen cezanın miktarı bakımından hakikaten kamuoyunda ‘parası, gücü, sosyal statüsü olan daha az ceza alıyor’ algısı oluşturdu. Yasada mahkemenin çok geniş takdir hakkı var.”
Ömer Süha Aldan (CHP Muğla Milletvekili): “Yargılama faaliyeti kamu vicdanını tatmin edici bir nitelik de içermelidir. Burada kamu vicdanı ne yazık ki incinmiştir.”
CEZALAR CAYDIRICI DEĞİL
Zeynel Emre (CHP İstanbul Milletvekili): “Cezaların caydırıcılığı yok. Özellikle trafik kazalarında yaralama ve ölüme sebebiyet vermeyle ilgili sil baştan kanunda düzenleme yapmak lazım.”
Ayhan Bilgen (HDP Parti Sözcüsü): “Cezalandırmada sosyal statü gözetildi hissedilen durumlarda hukuk devletinden söz edilemez.”
Mehmet Parsak (MHP Afyonkarahisar Milletvekili): “Hakimin yerinde olsam tutukluluğun devamına karar verirdim. Yargıtaydan onanır gelir, cezası devam eder, bu esnada da kamuoyu vicdanı soğur.” ( ANKARA )
